İMRALI'YA KİMİN GİDİP-GELECEĞİNE HÜKÜMET KARAR VERİR

Başbakan Erdoğan, AK Parti  Grubu`nda yaptığı konuşmada, (Pilotların kurtarılması) Böyle üzücü olaylar yaşanmaması için tedbirler artırıldı. Büyük devlet olmanın nimetleri olduğu kadar külfetleri de var. Külfetten korkanlar nimete kavuşamazlar. Türkiye üzerinde ameliyat yapılacak bir ülke değil. Bugüne kadar buna müsaade etmedik, bundan sonra da etmeyiz`` dedi.

Başbakan Erdoğan, AK Parti  Grubu`nda yaptığı konuşmada, (Pilotların kurtarılması) Böyle üzücü olaylar yaşanmaması için tedbirler artırıldı. Büyük devlet olmanın nimetleri olduğu kadar külfetleri de var. Külfetten korkanlar nimete kavuşamazlar. Türkiye üzerinde ameliyat yapılacak bir ülke değil. Bugüne kadar buna müsaade etmedik, bundan sonra da etmeyiz`` dedi.

Başbakan Erdoğan`ın, konuşmasından öne çıkan başlıklar özetle şöyle:

"Birileri çıkıp da İmralı`ya `kim gider, kim gelir.` Bunun kararını vermek hükümete aittir."

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Kim uğraşıyor MİT Müsteşarımızla? Dikkat edin. Bunlar çok önemli. İçeriden de uğraşanlar var, dışarıdan da uğraşanlar var. Biz memnun olduğumuz bürokratımıza, memnun olduğumuz teknokratımıza, kusura bakmasınlar sonuna kadar sahip çıkarız ve onun icaetini de birilerinden almayız. Bir şikayet varsa, değerlendiririz. O zaman da gereğini yaparız" dedi. 

Partisinin TBMM Grup Toplantısı`nda konuşan Erdoğan, demokratikleşme paketine değindi. Erdoğan, ``Açıkladığımız demokratikleşme paketinin yasama organı tarafından ele alınacağı bütün başlıkları, maddeleri toplu olarak, süratle Meclisimize gönderiyoruz. Demokratikleşme paketinin yasalarla adımı atılacak kısmını da süratle inşallah çıkarmakta kararlıyız`` diye konuştu. 

Bakanlar Kurulu olarak yetkisinde olan askerliğin kısaltılmasına değinen Erdoğan, Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç`ın dün Bakanlar Kurulu`nun ardından açıklamayı yaptığını hatırlattı. 

Erdoğan, düzünlemeler yapılırken ilglii kurumların görüşlerinin alındığını, ancak nihai kararı Hükümet olarak kendilerinin verdiğine işaret ederek, şöyle konuştu: 

``Askerle ilgili olanda da tabii ki TSK`nın da düşüncesini alırız, nihai kararı ise Bakanlar Kurulu olarak biz veririz. aynı şey diğer konularla ilgili de öyledir. Bu yargı ile ilgiliyse, yine ilgili bütün kurumların düşüncelerini alırız ama nihai kararı yine Hükümet olarak biz veriiz. Yani bunun üslubu, çalışma şekli budur. Fakat bunu kaşımaya, kurcalamaya çalışan demokrat göründüğü halde, demokrasi karşıtı tavırnlar içerisinde olan Türkiye`de bir siyaset anlayışı var. Bu siyaset anlayışını da görmemezlikten gelmek mümkün değildir. Yeri geldiği zaman, `Siz yetkinizi birileriyle niye paylaştınız` diyenler çıkar. Onu bize söylemeyin, onu geçmişteki siyasilere söyleyin. Biz yetkimizi gayet iyi biliyoruz. Yetkimiz neyse bu yetkimizi de hukuk içerisinde en ideal şekilde kullanmanın gayreti içerisindeyiz. 

Ama bütün bunlar yapılırken ülkemizde kurumlarımızı zan altında bırakmanın gayreti içine girenler de oluyor. İşte zaman geliyor bakıyorsunuz, MİT Müsteşarımız ile uğraşılıyor. Kim uğraşıyor MİT Müsteşarımızla? Dikkat edin. Bunlar çok önemli. İçeriden de uğraşanlar var, dışarıdan da uğraşanlar var. Biz memnun olduğumuz bürokratımıza, memnun olduğumuz teknokratımıza kusura bakmasınlar sonuna kadar sahip çıkarız ve onun icazetini de birilerinden almayız. Bir şikayet varsa, değerlendiririz. O zaman da gereğini yaparız. Aynı şekilde Türk Silahlı Kuvvetlerimiz ile de son zamanda çok uğraşanlar var. Yok `Genelkurmay Başkanı ilgilenmiyordu, yok takip etmiyordu.` İlgilenmediğini nereden biliyorsunuz? Muhatabı benim. Ha, bundan önce alıştığınız gibi sürekil olarak basın mensupları, şunlar, bunlar davet edilmek suretiyle onlarla icazet paylaşımı mı yapılacak? Bunu mu bekliyorsunuz? Biz Genelkurmay Başkanımız ile rutin olarak her hafta fevkalade bir şey olmadığı zaman tüm durumlar değerlendiririz, görüşürüz ve atılması gereken adımlar varsa, bu adımları da yine biz atarız. Ama kimse Silahlı Kuvvetlerimizi de aynı şekilde bir zan altına sokma gayretine lütfen girmesin. Buna da hakları yok. Bunlar ülkemize zarar verir. Aynı şey istihbarat örgütlerimiz için de böyledir. Kimse zan altında bırakmaya kalkmasın. Yıllarca bizler istihbarat örgütlerinin nasıl çalıştırıldığını bu ülkede biliyoruz. Ama artık böyle çalışan bir istihbarat teşkilatı yok. Bunu da bilmeleri lazım. Bunu da özellikle bilmelerini istiyorum. Onun için de, her şeye gece gündüz demeden 24 saat anlayışıyla çalışan bir anlayış vardır. Bu anlayışı gölgeleme gayretine girenler kaybederler, kazanmazlar. Onun için de kayıp da kazanç da ortadadır." 

(Suriye`de kedi, köpek eti yeneceğine dair fetva) Bizim vicdanımızdan, kalbimizden paylaşma duygusunu hiç kimse söküp atamaz. Biz bir varil petrol için, bir avuç elmas için, bir çuval altın için, iktidar ve güç hırsı için kardeşini satacak, arkadan hançerleyecek, kardeşine sırtını dönecek bir millet değiliz. Bu böyle bilinmeli.

"AB`nin 2013 İlerleme Raporu, kimi hususlarda eksik ve yanlış bilgilenme neticesinde veya inatçı bir yaklaşımla doğru olmayan değerlendirmeler içerse de geneli itibariyle hükümetimizin reform kararlılığını teyid eder mahiyettedir."

"Birileri ön kesiyor diye biz duramayız. Kimlerin ön kestiği bellidir. Geçmişte bu işi eşkiyalar yapardı. Şimdi de modern eşkiyalar var."dedi.

Partisinin Meclis grup toplantısında konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Konuşmasına hacıların hac ibadetinin kabul edilmesini dileyerek başlayan Erdoğan, vefat yıl dönümü dolayısıyla Aliya İzetbegoviç`e de değindi.

İzetbegoviç`in kendisine bir vasiyet niteliğindeki sözlerini hatırlatan Erdoğan, "İzetbegoviç, `bu topraklar, Osmanlı bakiyesidir, Bosna`yı koruyun, Bosna`ya sahip çıkın, orası size emanettir` demişti. Aliya İzetbegoviç`in bu vasiyetine sahip çıkacağız. Şehitler arasında yatan Aliya İzetbegoviç`e Allah`tan bir kez daha rahmet diliyorum" dedi.

Kaçırılan pilotların kurtarılmasına değinen Erdoğan, "Böyle üzücü olaylar yaşanmaması için tedbirler artırıldı. Büyük devlet olmanın nimetleri olduğu kadar külfetleri de var. Külfetten korkanlar nimete kavuşamazlar. Türkiye üzerinde ameliyat yapılacak bir ülke değil. Bugüne kadar buna müsaade etmedik, bundan sonra da etmeyiz`` ifadelerini kullandı. 

Erdoğan, "Dışişleri Bakanlığımıza, MİT`e ve diğer ilgili bütün kuruluşlarımıza hassas çalışmaları için özellikle teşekkür ediyorum. Lübnan, Katar devletine bizimle aynı hassasiyetleri paylaştıkları için ayrıca teşekkür ediyorum" diye konuştu.

İMRALI’YA KİMİN GİDİP-GELECEĞİNE HÜKÜMET KARAR VERİR

İmralı`ya gidecek isimlerin belirlenmesine de değinen Erdoğan, "Birileri çıkıp da İmralı’ya kim gider kim gelir bunun kararını vermek tamamen hükümete aittir. İster gönderir, ister göndermez. Hiçbir zaman şu veya bu nedenle hükümete veya Adalet Bakanlığı’na kimsenin rota çizme yetkisi yoktur. Yeri gelir gönderilir, yeri gelir gönderilmez. Herkes haddini bilecek" şeklinde konuştu.

AB`nin 2013 İlerleme Raporu`na da değinen Erdoğan, "Kimi hususlarda eksik ve yanlış bilgilenme neticesinde veya inatçı bir yaklaşımla doğru olmayan değerlendirmeler içerse de geneli itibariyle hükümetimizin reform kararlılığını teyid eder mahiyettedir" ifadelerini kullandı.

KAMUYA HİZMET VERİYORUZ

3. köprü için kesilen ağaç eleştirilerine de cevap veren Başbakan Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:

"Biz ammeye hizmet ediyoruz bireye değil. Bireye hizmet söz konusu olsa bu dediğinizi kaale alırız. Biz kamuya hizmet veriyoruz... Yol uğruna her şey feda edilebilir, çünkü yol medeniyettir. Ama medeni olmayanlar yolun kıymetini bilmezler. Bizim değerlerimizde yol engel tanımaz. Birileri çıkıyor, bu yolu kesmek, engellemek için. Kim? Bütün yolsuzlukların mimarı olan CHP. Çünkü onların anlayışında yol yok, onların anlayışında yolsuzluk var. Biz yol yaparız, onlar yolsuzluk yapar. Fark bu."

Demokratikleşme Paketi`nin yasama organı tarafından ele alınacağı bütün başlıkları ve maddelerin toplu olarak Meclis`e göndereceklerini belirten Erdoğan, "Süratla çıkarmakta kararlıyız" dedi.

MİT MÜSTEŞARIMIZLA İÇERİDEN DIŞARIDAN UĞRAŞANLAR VAR

MİT Müsteşarı Hakan Fidan`a yönelik eleştirilere de cevap veren Erdoğan, "MİT Müsteşarımızla içeriden, dışarıdan uğraşanlar var. Memnun olduğumuz bürokratımıza, teknokratımıza kusura bakmasınlar sonuna kadar sahip çıkarız. Onun icazetini de birilerinden almayız" ifadelerini kullandı.

ARTUKLU HABER AJANSI-ANKARA