Mehmet Altan, İpek Üniversitesi?nde?

İpek Ekonomi Kulübü’nün davetlisi olarak üniversitemize gelen Gazeteci-Yazar Prof. Dr. Mehmet Altan, İpek Üniversitesi’nde söyleşiye katıldı.

Mehmet Altan’ın İpek Üniversitesi’ndeki söyleşisinden satır başları şöyle;

İNSANLIĞIN GELİŞİMİ

İnsanlık tarihine iki açıdan bakıyorum. Birincisi denizlerin keşfi, ikincisi uzayın keşki. Kolomp’un oralara nasıl gittiğini, ihtiyaçlarını nasıl gördüğünü, yolda nelerle karşılaştığını, kimsenin merak etmediğini düşünmüyorum. İnsanlık macerasının ikinci keşfi ise uzayın keşfidir. Bunlar insanlığın gelişimi açısından önemli konulardır. 2009 yılından sonra Nobel ödüllerinin hangi dallarda alındığına bir bakın. Fizik alanında, optik alanındaki gelişmeler ödül alıyor. Bunu görürsünüz.

TÜRKÇE’NİN DOĞRU KULLANIMI

Türkiye anadilini konuşmakta zorlanıyor, üniversiteye giriş sınavında Türkçe sorularda doğru yapma oranı düşüyor. Bununda nedeni Türkçenin doğru kullanılmamasıdır.

İMKANIM OLSA NE YAPARDIM

Benim elimde imkanlarım olsa şunları yapardım; birincisi bilim tarihi okuturdum. Düşünün bir kere Edison’un da bulunduğu 5 önemli adam buluşlarını çekse Ortaçağ’a geri dönüyoruz. Bunu çok önemsiyorum. İkincisi, Sosyal Bilimler ile Uygulamalı Bilimler arasındaki farkı gözetirdim. Sanat sezer, felsefe sistemli hale getirir, bilim ise çözer…Üçüncüsü ise sosyal değişimi önemserdim.

ÜNİVERSİTENİN ANLAMI

Üniversitelere ‘Kızıl Elma’ gibi ulaşılması zor bir anlamda yüklüyorum. Üniversiteleri coğrafyalardan bağımsız insanlığa bağlı kurum olarak addediyorum. Üniversite insanlığın o toplumda temsil edildiğinin adıdır. Bu nedenle üniversitelerde olmayı çok önemsiyorum.

ÜNİVERSİTE HOCASI MEMUR DEĞİLDİR

Türkiye’de verilen unvanlar çay markası gibi, içerde geçiyor ama dünyada geçmiyor. Akademisyenler dünyada yazamadığı, kendine alan bulamadığı ya da o alanı oluşturamadığı için medyada yer alıyor.

Devlete memur yetiştirmekle ülke gelişmez.

Üniversitesi hocası memur değildir, korkarak üniversite hocası olunmaz. Türkiye’deki kurumlar buna neden oluyor. Ben bilim adamı denildiği vakit hiçbir paradigmanın esiri olmayan bir insan anlıyorum. Üniversiteler üniversite olmayınca o ülke değişmiyor.

DEMOKRASİ İNSANLARI RAHAT BIRAKMAK DEMEKTİR

Bizim ülkemizdeki dindarlar hem dindarız diyorlar, hem de milliyetçi olduklarını söylüyorlar. Dindar adam milliyetçi olmaz.

Benim demokrasiden anladığım şudur; demokrasi insanları rahat bırakmak demektir. Eskiden Türkiye’de Harp Okulları önemliydi, şimdi ise İmam Hatipler…Eskiden Kemalist gençlik önemliydi şimdi ise dindar gençlik…Devlet aygıtını kim elinde tutuyor ise ülkeyi o şekillendiriyor. Devlet bir aygıt ve bunu kim ele geçirdiyse o kullanıyor.

TÜRKİYE’DE SADE VATANDAŞ OLMAK ZOR

Türkiye’de sade vatandaş olmak zor. Bunu söylediğin vakit işlerin olmuyor. Ben insanım deyince taraftarın çıkmıyor, olmuyor. Müslümanın deyince, Kürdüm deyince, Aleviyim deyince, Sunniyim deyince taraftarın çok oluyor. ‘İçki mi içelim yoksa başörtüsü mü takalım’ tartışmalarından özgür bir üniversite çıkmaz. ‘Sünni oylar mı çok, Kürt oyları mı çok’ bu tartışmalar bizi bir yere taşımaz. Çalışmadan bir özellik elde ediyorsanız bu ayıp bir şeydir.

LİBERALLER ZAMANINDA İKTİDARA NEDEN DESTEK VERDİ

Liberallerin toplumdan neden sayıları az ancak etkileri fazla…Çünkü liberaller yüzyılı anlamada daha önde. Okuyan, çağı yakalayan öndedir, onun neler söylediğine bakılır. İktidara ilkeler üzerinden destek verildi. Ancak şimdi yarınımızı karartmaya yönelik bir durum varsa bu destekte verilmez, verilmemektedir. Tabii bazılarının desteği halen sürüyor. Neden sürmesin ki, Milli Piyango’nun bile verdiklerinden daha fazlasını alma durumuyla karşı karşıyalar, ondan destek veriyorlar. Bugünkü iktidarın ilk zamanlardaki parti programına bakarsanız bizim neden destek verdiğimizi anlarsınız. Orada konular ilkeler bize uyduğu için destek verildi. Ancak şimdi bakarsanız bugünkü iktidara en büyük muhalefet yine kendi programıdır.

ÜRETENE KİMSE BASKI YAPAMAZ

Devlet memuru gibi güvence aldığında insan olamazsın. Hayattan korkan adam bağıramaz, hayattan korkmayan adam bağırır. Hayattan korkmayacak kadar bilgi sahibi olmak gerekir. Eğitim sistemi bürokrasiye adam yetiştiriyor. Liseler özgüvenli insan yetiştirmiyor. Korkak insan yetiştiriyor. Herkesin derdi devlet imkanlarını ele geçirmek.

Güvence aradığın vakit kendi tavanını, derinliğini aramıyorsun. Çok donanımlı olan adam hayattan korkmaz. Bu toplum neden baskı görüyor; üretmiyor ki özgür olsun, baskı görmesin. Üretirse kimse ona baskı yapamaz.

ÜLKE NE ZAMAN DEĞİŞİR

12 Eylül yasalarıyla ülke yönetiliyor. Seçim kanunu değişmeden ülke değişmez.

İPEK ÜNİVERSİTESİ’NE ÖVGÜ

Üniversitenizi çok sevdim. Üniversiteler konusunda çok meraklı olduğumu söylemiştim. Gördüğüm kadarıyla İpek Üniversitesi, 21. Yüzyıl hedeflerini aşan bir iklimde gördüm. Çok mutlu oldum, bu dönemin refleksini yakalamış, hatta aşmış bir üniversite.

KİTAP İMZALADI

Mehmet Altan, öğrencilere yönelik söyleşinin ardından kitaplarını İpek Üniversitesi öğrencileri için imzaladı.

 

ARTUKLU HABER AJANSI-ANKARA