ESDER`DEN``ŞEKER FABRİKALARI``AÇIKLAMASI

ESDER Genel Başkanı Mahmut ÇELİKUS, “Türkiye Şeker Fabrikaları Prof. Dr. Necmettin ERBAKAN' ın bu topraklara verdiği en büyük armağanlardan birisidir. Özelleştirilme fikri her açıdan oldukça zararlı ve büyük bir talihsizliktir.'' dedi.

Esnaf ve Sanatkarlar Derneği (ESDER) Genel Başkanı Mahmut ÇELİKUS, yazılı açıklamasında,  "Türkiye Şeker Fabrikaları kurulduğu tarihten bu yana milli ekonomide oldukça büyük görevler üstlenmiştir.Türkiye 'de yıllık 5-6 milyar dolarlık ekonomiye sahiptir. Türkiye genelinde 25 fabrikanın bir tanesinin bile özelleştirilmesi öncelikle sektöre ardından da halk sağlığına büyük darbe vuracaktır. Şeker fabrikalarının özelleştirilmesi fikri bile can yakıcı ve milli ekonomiye  büyük bir darbedir. " dedi.

             Şeker pancarı üretiminin sadece şeker olarak düşünülmemesi gerektiğinin altını çizen ÇELİKUS, şekerin birçok iş kolunda bir lokomotif güç olduğunu ve herhangi bir özelleştirmede yüz binlerce insanın işinden olabileceğini belirtti.

    ÇELİKUS;" ZİNCİRLEME KAYIPLAR YAŞANACAK "

            Şeker pancarı üretiminin hayvancılıkta yem üretiminin bel kemiğini oluşturduğunu ve şeker piyasasına dayalı sektörlerin ve sektördeki esnafın yaşanacak olumsuzluktan ilk başta etkilenecek kesim olduğunu vurguladı. Ayrıca şeker pancarının çiftçiden fabrikaya fabrikadan sanayiye birçok iş kolunda bağlayıcı bir ürün olduğunu dile getiren ÇELİKUS;" Politikalara baktığımızda kırsal kalkınmayı, hayvancılığı, çiftçiliği destekleyen ve teşvik eden uygulamalar olduğunu görüyoruz ancak şimdi şeker fabrikalarının özelleştirilmesi bu durumla çelişmektedir. Ve ortaya çıkan bu tabloyu anlayabilmek mümkün değil. Ayrıca şeker fabrikaları kooperatif üretim uygulamasıyla ayakta durabilmektedir. Eğer bu uygulamanın ne gibi olumsuz sonuçlar doğuracağını görmek istiyorsak yakın zamandaki Polonya örneğine bakabiliriz. AB’nin üçüncü büyük şeker üreticisi olan Polonya’nın 1990’lı yılların başında yaptığı şeker özelleştirmesinden büyük sıkıntılar yaşadığını ve bu hatalarını telafi etmek için 2001 yılında kamumun elinde kalan fabrikalara yönelik olarak Parlamentolarından özel kanun çıkarıldı." dedi. ÇELİKUS bu çıkartılan özel kanunla elde kalan fabrikaların kesinlikle özel sektöre satılmasının yasaklandığını bildirdi. Polonya hükümetini bu yasayı çıkarmaya zorlayan şartların Türkiye tarafından da çok iyi incelenmesi gerektiğini dile getirdi.

ÇELİKUS , Türkiye'deki her fabrikadan ya da pancar tarlasından aynı verimi almanın mümkün olmadığını fabrikaların birbirlerini dengeleyerek üretim yaptıklarını,  şeker fabrikalarını özelleştirmenin aynı zamanda, nişasta bazlı şeker ürünlerine piyasa doğurması ve bu ürünlerin uzun ve kısa vadede halk sağlığına olan olumsuz etkileriyle bir tehlike yaratacağına da dikkat çekti. NBŞ ürünlerin özellikle diyabet, kolestrol, obezite ve bundan kaynaklı hastalıklarda tetikleyici olduğunu vurgulayan ÇELİKUS, Avrupa ülkelerinde nişasta bazlı şeker kotası ortalama yüzde 1-2’lerde seyrederken, Türkiye'de bu oranın yüzde 10’lar seviyesinde olduğunu sözlerine ekledi.

ARTUKLU HABER AJANSI-ANKARA

HABER:ABDULLAH ORTAÇ