CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, İstanbul Çağlayan Adliyesi?nde savcı Mehmet Selim Kiraz?ın teröristler tarafından silahla vurularak öldürülmesinin ardından Cumhurbaşkanı ve Başbakan?ın yaptığı açıklamalara tepki gösterdi.
CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde savcı Mehmet Selim Kiraz’ın teröristler tarafından silahla vurularak öldürülmesinin ardından Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın yaptığı açıklamalara tepki gösterdi.
Levent GÖK, açıklamasında “Başbakan mızmız bir çocuk gibi… Terör unsurlarına karşı devletin bu kadar seyirci kalması affedilebilir değildir, savcı göz göre göre hayatını kaybetmiştir. Operasyonlar hayat kurtarmak içindir, Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Başbakan. Siz orada rehin alınan savcınızı koruyamıyorsanız bu işi bırakıp gidin. Kimseye çamur atmayın” dedi.
Gök, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde savcı Mehmet Selim Kiraz’ın teröristler tarafından silahla vurularak öldürülmesinden duyduğu üzüntüyü belirterek durumu değerlendirdi.
Gök, “İstanbul gibi son derece korunaklı olması gereken Adliye Binasına böyle bir terör saldırısı nasıl gerçekleştirilebiliyor? İçeriye silah sokuluyor, bu silahlar nasıl geçiyor?” sorularını yönelterek şöyle dedi: Gök,
“Cumhuriyet savcısını koruyamayan bir hükümet toplumdaki yurttaşları nasıl koruyacaktır? Olay sıradan bir olay değildir. Sayın Başbakan o kişiler oraya yüzleri maskeli girmedi ki, ellerini kollarını sallaya sallaya girdiler. Senin istihbaratın ne işe yarıyor? Başbakan hala mızmız bir çocuk gibi Genel Başkanımıza güya çamur atacak. Başbakan, başbakanlığını bil. Başbakan’dan tık yok. Cumhurbaşkanı konuşuyor. Başbakan olay bittikten Sayın Savcı hayatını kaybettikten operasyon bittikten sonra açıklamalar yapıyor.” diyen Levent Gök şöyle devam etti.
“Ülkede çok ciddi bir hükümet krizi yaşanıyor, “Böyle bir hükümetin Başbakanı yoktur. Başbakan, abisi konuştuktan sonra onun söylediklerini takip etmektedir. Büyük bir güvenlik zafiyeti yaşanmıştır. Bu güvenlik zafiyetinin içinde çok ciddi kuşkulu sorular ortada durmaktadır ve bunların yanıtı verilmelidir. Bu silahların oraya nasıl girdiği konusunda, nasıl tespit edilemediği konusunda? Bu terör unsurlarının neden tespit edilemediği ve böyle bir istihbaratın niçin paylaşılamadığı, ortada duran can alıcı sorulardır bunlar.”
“SAVCI GÖZ GÖRE GÖRE HAYATINI KAYBETMİŞTİR”-
Gök şöyle devam etti:
“Terör unsurlarına karşı devletin bu kadar seyirci kalması affedilebilir değildir, savcı göz göre göre hayatını kaybetmiştir.
Daha savcının rehin alındığı odada neler yaşandığını bilmiyoruz. Adli Tıp raporlarından sonra umuyoruz ki, savcının üzerinden çıkan 5 kurşunla ilgili de kamuoyuna yeterli aydınlatıcı bilgiler verilir ve sağken kurtarılması mümkün olabilecekken bir savcının hayatını kaybetmesinin sonuçlarını önümüzdeki günlerde hep beraber tartışırız.”
BAŞARILI OPERASYONMUŞ! SİZ KAMUOYU İLE ALAY MI EDİYORSUNUZ?
KİMSEYE ÇAMUR ATMADAN BU İŞİ BIRAKIP GİDİN…
Cumhurbaşkanı’nın açıklamalarına işaret eden Gök, “Rehine alanlar ölmüş, rehin alınan ölmüş, Cumhurbaşkanı kalkmış diyor ki, Başbakan kalkmış diyor ki polisimizi kutluyoruz, çok başarılı bir operasyon yapıldı. Siz kamuoyuyla, milletle alay mı ediyorsunuz? Savcı sanki kurtulmuş, cumhurbaşkanı çok başarılı bir operasyon yapıldı yani bir rehin alınan savcının hayatını kaybetmesine yol açacak bir operasyonu cumhurbaşkanı savunuyor, başbakan savunuyor ve çok başarılı bir operasyon oldu diyor. Operasyonlar hayat kurtarmak içindir Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Başbakan. Siz orada rehin alınan savcınızı koruyamıyorsanız bu işi bırakıp gidin. Kimseye çamur atmayın. Bunun altında kaldınız” dedi
AKP’NİN AMPULÜ PATLAMIŞTIR
CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, dün yurt genelinde yaşanan elektrik kesintisine ilişkin, “Hükümetin ampulü patlamıştır. Şalteri indirdiler, fişini çektiler, bu hükümetin fişidir, çekilen hükümetin fişidir” dedi…
“BU ELEKTRİK KESİNTİSİNİN DAHA ADINI KOYAMADILAR”-
Dün yurt genelinde yaşanan elektrik kesintisine işaret eden Gök, “Dün Türkiye’de bir afet yaşandı” dedi.
Hükümeti sert sözlerle eleştiren Gök, şöyle devam etti:
“Türkiye AKP iktidarının aczinin, beceriksizliğinin ve bir beceriksiz yönetim anlayışının sonucu olarak da Türkiye, yıllarca unutulmayacak bir elektrik kesintisine sahne oldu. Bu elektrik kesintisinin daha adını koyamadılar. Bu elektrik kesintisinin neden kaynaklandığı, sebebinin ne olduğu konusunda hiçbir açıklama yoktur. Bir açıklama yapamamışlardır”
Aşılara işaret eden Gök, “Eğer kesilen elektrik yüzünden aşılar korunmadıysa Türkiye büyük bir sağlık sorunuyla karşı karşıya” uyarısını yaptı.
“HÜKÜMET ÇÖKMÜŞTÜR. HÜKÜMET KENDİ BECERİKSİZLİĞİNİN ALTINDA KALMIŞTIR!”
Hükümetin dün çöktüğünü iddia eden Gök, “Bu hükümet kendi beceriksizliğinin altında kalmıştır. Bu skandaldır. Türkiye doğal bir afetin ötesinde hükümetin sebep olduğu, hükümet eliyle bir afet yaşamıştır. Elektrik gibi can alıcı konuyu siz özelleştirmelerle yandaşlarınıza peşkeş çekerseniz bu konuları yaşarsınız” dedi.
AKP İKTİDARI YOĞUN BAKIMDADIR. ÇEKİLEN HÜKÜMETİN FİŞİDİR. PATLAYAN AKP AMPULÜDÜR!
“Hükümetin ampulü patlamıştır” ifadesini kullanan Gök, şöyle devam etti:
“Bu hükümetin ampulünü daha sonra biz sandıkta 7 Haziran’da patlatacağız ama önce kendileri patlattılar. Şalteri indirdiler, fişini çektiler, bu hükümetin fişidir, çekilen hükümetin fişidir.
BAŞBAKAN 23 NİSAN BAŞBAKANI GİBİ, MIZMIZ BİR BAŞBAKAN
Mızmız bir başbakanla idare edilmeye çalışılıyoruz. Mızmız bir başbakan. CHP’ye çatarak prim yapmaya çalışıyor. Mızmız… Ortada yok. Ne terör saldırısında ortada var, ne elektrik kesintisinde ortada var. 23 Nisan Başbakanı gibi, mızmız bir Başbakan Türkiye’nin gerçekten kaderiyle oynamaya çalışıyorlar. Bunun siyasi sorumlularına Başbakan ve Enerji Bakanı da dahildir. İstifaya davet ediyorum.”
BALYOZ DAVASINBIN SAVCISI DAVANIN ALTINDA KALDI, 'PARDON' DEME HAKKI YOKTUR.
Levent GÖK, beraat kararıyla sonuçlanan Balyoz Davası konusunda şunları söyledi:
“Dünün önemli olaylarından bir tanesi, ben bu davanın savcısıyım diyen önceki başbakan, şimdiki cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın üstlendiği ve savunduğu Balyoz Davasında bütün sanıklar beraat etti.
Bu verilen beraat kararıyla üretilen delillerin sahte olduğu ve delil vasfında olmadığı mahkeme zabıtlarına geçti ve dava da bu davanın savcısının elinde kaldı değerli arkadaşlarım.
Balyoz Davasının savcısı R.T.Erdoğan’a seslenmek istiyorum…. Bu insanların, Balyoz davasında yargılanan insanların hayatlarını neden kararttın? Hayatlarının en verimli zamanlarını çürümeye terk ettiğin bu insanların itibarlarının iadesi konusunda ne yapmayı düşünüyorsun?
Biz CHP olarak bu askerlerin itibarlarının iadesi için önerge verdik, AKP’nin oylarıyla reddedildi. Bu davada yargılanan pek çok subay davada yargılandıkları için terfi edemediler ve Silahlı Kuvvetlerin bütün komuta kademesi çöktü. Yazıktır, günahtır. İçeride 3 yılını, 4 yılını geçiren arkadaşlar var. Yazıktır, günahtır, bunun bir sorumluluğu yok mudur değerli arkadaşlar? Ben bu davanın savcısıyım dediğin andan itibaren, deliller senin elindeyken, her şey senin elindeyken, kamuoyu önünde davalar sürerken bütün bu insanları mahkum ettirmeye çalışırken şimdi “pardon” deme hakkın yoktur. Hesap verme durumundasınız. Böyle bir tablo adalet adına, hukuk devleti adına utanç vericidir. Bu utancın tam ortasında Cumhurbaşkanı vardır, hükümet vardır. Yazıklar olsun! Yazıklar olsun!”
GİDERAYAK YANDAŞLARA HER TÜRLÜ KIYAK…
Dün meclisin kapanmaya çalıştığı bu son günlerde yangından mal kaçırır gibi son dakika vurgunlarına tanık olduğumuz yasalar geçirilmeye başladı. Sabaha kadar süren tartışmalardan sonra adı her türlü tartışmaya bulaşmış, Başbakanın çocuklarının, damatlarının, bütün yakınlarının AKP’li milletvekillerinin ve AKP’li yöneticilerin yönetim kurulunda bulunduğu TURGEV’ e bir Vakıf Üniversitesi kurma hakkı tanındı. Yangından mal kaçırır gibi. Hükümet son günlerini yaşadığını görüyor Ne yaparsak kardır anlayışı içinde cebini doldurmaya çalışıyor. Yandaşlara her türlü kıyak… Üniversite mi, al sana üniversite!. Örtülü ödenek mi, al sana örtülü ödenek! Her şey dağıtılıyor değerli arkadaşlarım.
HARAM PARAYLA HELAL İŞ OLMAZ.
AKP. artık bu iktidarını kaybettiğini görmüş durumda, şimdi ne kadar nemalanırsam ne kadar cebime ne koyarsam kardır anlayışını sürdürdüğü son günlerini yaşıyor.
Yangından mal kaçırır gibi. Yandaşlara her türlü kıyak… Bir nüfus suiistimalinin yaşandığı bir yasadır TÜRGEV’e verilen bu üniversite hakkı. Birçok işadamı TÜRGEV’e bağış yapıyor, hepsi ihale alıyor. Al gülüm ver gülüm. TÜRGEV’e para veren ihaleyi alıyor. TÜRGEV’e dün son dakika vurgunuyla üniversite kurma hakkı tanındı. Haram parayla helal iş olmaz.”
“İSTANBUL ÇAĞLAYAN ADLİYESİNDEKİ OLAYIN DA BAŞ SORUMLUSU HÜKÜMETTİR” KİMSEYE ÇAMUR ATMAYA KALKIŞMASIN
İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde savcı Mehmet Selim Kiraz’ın teröristler tarafından silahla vurularak öldürülmesinin ardından hükümet kanadından yapılan açıklamalara ilişkin soruya Gök, “Başbakan avukatlara saldırıyor. Avukatlık mesleğine Başbakan’ın saldırması kabul edilemez. Başbakan kendi istihbarat zafiyetini başka kurumlara başka kişilere yıkmasın. Mızmız Başbakan başka yerlerde herhangi bir şekilde suçu aramasın. İstanbul’daki olayın da baş sorumlusu hükümettir, İçişleri Bakanı’dır, MİT’tir, güvenliktir, emniyettir, hesabını versinler kimseye çamur atmasınlar.
Başbakan’ın yapmak istediği avukatları sustur. Senin güvenlik zafiyetinin sorumlusu avukatlar değil.Oraya bir polis kıyafetiyle de girebilirlerdi, başka bir kıyafetle de… Avukatların haklarını hukuklarını kimseye ezdirmeyeceğiz” dedi.
9549,89%1,94
34,47% -0,02
36,21% 0,61
2956,62% -1,61
5031,94% 0,00