DİYABET HAYATİ ORGANLARA ZARAR VEREBİLİR!

Prof. Dr. Ferit Kerim Küçükler “Diyabet, kan damarlarına ve sinirlere zarar vererek vücuttaki birçok organ sistemini olumsuz etkiler. Diyabetli bireylerde kalp hastalığı ve inme riski oldukça yüksektir. “ diye konuştu.

Sağlık 13.11.2024 12:47:00 0
DİYABET HAYATİ ORGANLARA ZARAR VEREBİLİR!

Uluslararası Diyabet Federasyonu'nun verilerine göre, dünya genelinde 537 milyon yetişkin diyabet hastalığıyla yaşıyor, ancak diyabetli bireylerin yüzde 44’ü henüz tanı almadığı için hastalık ve komplikasyonlarından habersiz.

Diyabetin kan damarlarına ve sinirlere zarar vererek kalp ve böbrek gibi birçok organı olumsuz etkilediğini vurgulayan Bayındır İçerenköy Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ferit Kerim Küçükler, 14 Kasım Dünya Diyabet Günü dolayısıyla önemli açıklamalarda bulundu.

Diyabet, vücudun kan şekerini düzenleyememesi nedeniyle ortaya çıkan ve dünya genelinde hızla artan ciddi bir hastalık. Pankreasın yeterli miktarda insülin üretememesi veya ürettiği insülinin etkili bir şekilde kullanılamaması sonucu oluşan diyabet,  çeşitli sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Ülkemizde TURDEP-II (Türkiye Diyabet, Hipertansiyon, Obezite ve Endokrinolojik Hastalıklar Prevalans Çalışması-II verilerine göre diyabet sıklığı yüzde 13,7 oranında olup, yaklaşık 12 milyon insan diyabetle yaşıyor.

DİYABET GÖRÜLME YAŞI DÜŞTÜ

Diyabetin hızla artan bir halk sağlığı sorunu olduğunu vurgulayan Bayındır İçerenköy Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ferit Kerim Küçükler “Bazı ailelerde genetik nedenlerle diyabete daha sık rastlanır ve bu faktörler değiştirilemez ancak çevresel faktörler üzerinde kontrol sağlanabilir. Diyabetin en yaygın risk faktörleri obezite, hipertansiyon, genetik yatkınlık, sigara, hareketsiz yaşam, polikistik over sendromu ve  uykusuzluktur. Obezite ve hareketsiz yaşam tarzı, diyabetin artışında başlıca nedenlerdir. Diyabetli yetişkinlerin yaklaşık yüzde 80’i fazla kilolu veya obezdir ve ayrıca ailesinde diyabet geçmişi olan bireylerin hastalığa yakalanma riski 2-3 kat daha fazladır. Günümüzde çocuklarda ekran başında fazla zaman geçirme ve fast food tüketimiyle diyabet riski erken yaşlara kadar inmiştir. Modern yaşamın bir diğer unsuru olan endokrin bozucu kimyasallar da diyabet gelişme riskini artıran çevresel faktörler arasında yer almaktadır” dedi.

DİYABETLİ KİŞİLERDE KALP HASTALIĞI VE İNME RİSKİ DAHA YÜKSEK

Diyabet hastalığının sadece kan şekeri yüksekliği anlamına gelmediğini vurgulayan Prof. Dr. Ferit Kerim Küçükler “Diyabet, kan damarlarına ve sinirlere zarar vererek vücuttaki birçok organ sistemini olumsuz etkiler. Diyabetli bireylerde kalp hastalığı ve inme riski oldukça yüksektir. “ diye konuştu.

Bununla birlikte böbrek hastalıkları, ‘diyabetik retinopati’ olarak adlandırılan ve görme kaybına yol açabilen göz hastalığı, sinir hasarları gibi ciddi sağlık sorunlarının da diyabetin yaygın komplikasyonları arasında yer aldığına açıklayan Prof. Dr. Ferit Kerim Küçükler, diyabetin kontrol altına alınmamasıyla ortaya çıkabilen ve  'diyabetik ayak' olarak bilinen durumun ise ayaklarda yara, enfeksiyon ve daha ileri vakalarda uzuv kaybına kadar gidebilecek ciddi bir tabloya neden olabileceğine dikkat çekti.

YAŞAM BOYU SAĞLIKLI BESLENMEK KRİTİK ROL OYNUYOR

Diyabetin önlenmesinin ve yavaşlatılmasının mümkün olduğuna açıklayan Prof. Dr. Ferit Kerim KüçüklerBurada ilaçlardan ziyade yaşam tarzında yapılacak kalıcı değişiklikler esastır. Akdeniz tipi beslenme, sağlıklı bir yaşam için en uygun beslenme modelidir. Düzenli fiziksel aktivite, kan şekerinin dengelenmesine ve diyabet riskinin azaltılmasına katkı sağlar. Her gün 30 dakika yapılacak orta tempolu yürüyüşler bile bu konuda büyük fayda sağlar. Ayrıca, diyabet tedavisinin her bireyin ihtiyaçlarına özel olarak planlanması gerekmektedir” ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Ferit Kerim Küçükler, “Diyabetli hastaların yaşam boyu sağlıklı bir diyet programı sürdürmeleri, hem kan şekeri yönetiminde hem de diyabetin komplikasyonlarının önlenmesinde kritik öneme sahiptir” diyerek sözlerini noktaladı.

Bayındır Sağlık Grubu Hakkında:

Bayındır Sağlık Grubu’nun temeli, 1992 yılında o zamanki adıyla Bayındır Tıp Merkezi ile hizmet vermeye başlayan Bayındır Hastanesi’ne dayanmaktadır. İş Bankası grup şirketlerinden olan Bayındır Sağlık Grubu, kısa sürede sağlık alanında referans kurumlardan biri haline gelmeyi başarırken, bunda tam zamanlı çalışan deneyimli hekim kadrosunun yanı sıra, hedeflenen nitelikli hizmet anlayışını sağlamak için kurum tarafından özümsenen temel değerler de önemli rol oynamaktadır. Etik değerlere saygılı, kanıta dayalı tıp ve hasta odaklı hizmet anlayışına sahip Bayındır Sağlık Grubu, Bayındır Söğütözü Hastanesi ile başlayan bu anlayışını kısa sürede Bayındır Kavaklıdere Hastanesi, Bayındır İçerenköy Hastanesi ve Bayındır Levent Tıp Merkezi’nin yanı sıra, İstanbul’da Fenerbahçe, Beşiktaş, İş Kule, Tuzla , Ataköy ve İzmir Alsancak olmak üzere 6 farklı lokasyonda bulunan Bayındır Diş Kliniklerinde de başarıyla uygulayarak, vermekte olduğu sağlık hizmetinin etki alanını genişletmiştir.

 

 

 

ARTUKLU HABER AJANSI


16.8° / 9.2°
  • BIST 100

    9209,58%1,97
  • DOLAR

    34,54% 0,24
  • EURO

    36,46% 0,34
  • GRAM ALTIN

    2961,34% 0,90
  • Ç. ALTIN

    4965,45% 0,74