Meslek hayatında 63. yılını kutlayan Erkan Özerman, Sinemaport yazarlarından Alper Ergez’e çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Merhaba Erkan Bey, Sinemaport’a hoş geldiniz, nasılsınız? Öncelikle organizatörlük, showbusiness işine nasıl girdiniz? Best Model markası nasıl doğdu? Bu serüven nasıl başladı? Biraz bahseder misiniz?
Merhaba hoş bulduk. 13 soruluk bir röportajınızla karşı karşıyayım. Buna 13 soru diyemem çünkü merhaba ile başlayan ilk soru cümlesi adeta başlı başına bir röportaj konusu içinde çünkü 5 soru içeriyor. Önce organizatörlük ve Show business işine nasıl girdiniz. Best Model markası nasıl doğdu, bu serüven nasıl başladı. Biraz bahseder misiniz….ben bunları toparlamaya çalışarak cevap vereyim. Organizatörlük, prodüktörlük, menajerlik hepsine toptan Show business diye cevap vermeye çalışayım. Ama hemen içine Best Model markası dediğiniz bambaşka bir şey, onu ayrıca anlatayım. Galatasaray Lisesi’nde çok değerli hocaların emekleri neticesinde hayatımın alt yapısı sağlam başladı. 19 yaşında magazin muhabirliği, sinema ve tiyatro kritikleri ile başlayan maceram büyük bir şans eseri 20 yaşımdayken Ankara Radyosu’na prodüktör ve eğlence yayınları sorumlusu olmamla bir yelpaze gibi açıldı. Bu mesleğin bugün geldiği yerden oldukça uzaktaydık. Çünkü artık her bölümü başlı başına bir meslek kabul edilen bir çok meslekleri içeren Show business bundan 63 sene önce yolun çok başındaydı. Dolayısıyla menajerlik tabiri bugünkünden çok farklı, sadece bir ajans durumundaydı. Aracı kurum… müzik editörlüğü zaten yoktu. Gece hayatını meydana getiren gece kulüplerinin çok çok başlarındaydık. Avrupa’dan gelen Show programları ile gece hayatına renk katan bir bakıma kabare sayılabilecek eğlence yerlerinin en kökenli ve görkemli olanları ise alaturka müziğin icra edildiği gazinolardı. Hepsinde çalışmak zaman zaman benim mecbur bırakıyordu. Menajerlik müessesesini başarılı bir şekilde yöneterek mesleğin ciddiyetini ve değerinin ortaya koyduk. Orada öncülük yapma şansım oldu. sorularınız içindeki Best Model ancak son 35 yılımda olan çok özel bir çalışmadır. Bunların hepsinin dışında tutarım onu. Çünkü Best Model’in doğuşu Türkiye’nin tekstil sanayinde marka olmasını arzu etmemden doğan çok zor olan bir işti. Türkiye’de doğup dünyaya açılması başlı başına bir olay oldu. Böyle bir yarışmanın gerçekleşemeyeceğini iddia eden yalnız Türkiye değil, buna dünya da katıldı. Ama biz bu yarışmanın bu yıl otuz dördüncüsünü yaparak kendimizi ispatladık. Dünyadaki kopyalarımızın sayısını net olarak bilmiyorum. Hatta Türkiye’dekilerin de net olarak kaç organizasyon olduğu resmi bir açıklama yok. Ama dünyadaki model yarışmalarının belki en başarısız olanları da maalesef yine kendi ülkemde.
Adeta kimin elinden tuttuysanız star oldu. Best Model markası olarak televizyon dünyasına birçok isim kazandırdınız ve çok güzel bir basamak oldu. Bu kadar başarılı olmayı ve uzun yıllardır ayakta kalmayı başarmayı neye bağlıyorsunuz?
Bu sorunuz çok tatlı bir şekilde başlıyor; “adeta kimin elinden tuttuysanız star oldu”… Sohbet ederken sık sık duyduğum bu cümle beni hep güldürür. Bir insanın elinden tut, başından tut, ayağından tut… Böyle bir anlatım tarzı yine gülünç bir şekilde önüme çıktı. Ben Best Model’in iyilerini seçtim. Ne var ki onlar sinema ve dizilerin Best oyuncuları oldu ve çok da başarılı oldular. 147 tane model bu piyasada iş yaptılar. İlk 10-15 modelimiz hala mesleklerinin zirvesinde olarak gündemdeler. Bu da zaten büyük bir başarının neticesidir
Merhaba Erkan Bey, Sinemaport’a hoş geldiniz, nasılsınız? Öncelikle organizatörlük, showbusiness işine nasıl girdiniz? Best Model markası nasıl doğdu? Bu serüven nasıl başladı? Biraz bahseder misiniz?
Merhaba hoş bulduk. 13 soruluk bir röportajınızla karşı karşıyayım. Buna 13 soru diyemem çünkü merhaba ile başlayan ilk soru cümlesi adeta başlı başına bir röportaj konusu içinde çünkü 5 soru içeriyor. Önce organizatörlük ve Show business işine nasıl girdiniz. Best Model markası nasıl doğdu, bu serüven nasıl başladı. Biraz bahseder misiniz….ben bunları toparlamaya çalışarak cevap vereyim. Organizatörlük, prodüktörlük, menajerlik hepsine toptan Show business diye cevap vermeye çalışayım. Ama hemen içine Best Model markası dediğiniz bambaşka bir şey, onu ayrıca anlatayım. Galatasaray Lisesi’nde çok değerli hocaların emekleri neticesinde hayatımın alt yapısı sağlam başladı. 19 yaşında magazin muhabirliği, sinema ve tiyatro kritikleri ile başlayan maceram büyük bir şans eseri 20 yaşımdayken Ankara Radyosu’na prodüktör ve eğlence yayınları sorumlusu olmamla bir yelpaze gibi açıldı. Bu mesleğin bugün geldiği yerden oldukça uzaktaydık. Çünkü artık her bölümü başlı başına bir meslek kabul edilen bir çok meslekleri içeren Show business bundan 63 sene önce yolun çok başındaydı. Dolayısıyla menajerlik tabiri bugünkünden çok farklı, sadece bir ajans durumundaydı. Aracı kurum… müzik editörlüğü zaten yoktu. Gece hayatını meydana getiren gece kulüplerinin çok çok başlarındaydık. Avrupa’dan gelen Show programları ile gece hayatına renk katan bir bakıma kabare sayılabilecek eğlence yerlerinin en kökenli ve görkemli olanları ise alaturka müziğin icra edildiği gazinolardı. Hepsinde çalışmak zaman zaman benim mecbur bırakıyordu. Menajerlik müessesesini başarılı bir şekilde yöneterek mesleğin ciddiyetini ve değerinin ortaya koyduk. Orada öncülük yapma şansım oldu. sorularınız içindeki Best Model ancak son 35 yılımda olan çok özel bir çalışmadır. Bunların hepsinin dışında tutarım onu. Çünkü Best Model’in doğuşu Türkiye’nin tekstil sanayinde marka olmasını arzu etmemden doğan çok zor olan bir işti. Türkiye’de doğup dünyaya açılması başlı başına bir olay oldu. Böyle bir yarışmanın gerçekleşemeyeceğini iddia eden yalnız Türkiye değil, buna dünya da katıldı. Ama biz bu yarışmanın bu yıl otuz dördüncüsünü yaparak kendimizi ispatladık. Dünyadaki kopyalarımızın sayısını net olarak bilmiyorum. Hatta Türkiye’dekilerin de net olarak kaç organizasyon olduğu resmi bir açıklama yok. Ama dünyadaki model yarışmalarının belki en başarısız olanları da maalesef yine kendi ülkemde.
Adeta kimin elinden tuttuysanız star oldu. Best Model markası olarak televizyon dünyasına birçok isim kazandırdınız ve çok güzel bir basamak oldu. Bu kadar başarılı olmayı ve uzun yıllardır ayakta kalmayı başarmayı neye bağlıyorsunuz?
Bu sorunuz çok tatlı bir şekilde başlıyor; “adeta kimin elinden tuttuysanız star oldu”… Sohbet ederken sık sık duyduğum bu cümle beni hep güldürür. Bir insanın elinden tut, başından tut, ayağından tut… Böyle bir anlatım tarzı yine gülünç bir şekilde önüme çıktı. Ben Best Model’in iyilerini seçtim. Ne var ki onlar sinema ve dizilerin Best oyuncuları oldu ve çok da başarılı oldular. 147 tane model bu piyasada iş yaptılar. İlk 10-15 modelimiz hala mesleklerinin zirvesinde olarak gündemdeler. Bu da zaten büyük bir başarının neticesidir
Ben Best Model yarışmasını bir okul gibi görüyorum siz öğretmensiniz ve bugüne kadar birçok öğrenciniz oldu. Aralarında çok başarılı olanlar, güzel işlere imza atanlar oldu. Peki öğrencilerinizin içinde en vefalı olanları kimler ve vefasızlık gösterenler var mı diye sorsak cevabınız ne olur?
Hayatımdaki model, sanatçı, müzik dünyası, sinema dünyasında başarılı ve önemli yerlerde olanların vefalı olanların isimlerini sormuşsunuz. Vefa, İstanbul’da bir semt adıdır. Çok severek içtiğim bozanın da adı…’vefa bozası’
Daha önce Klass TV’ye vermiş olduğunuz bir röportajda 1997 yılında Kenan İmirzalıoğlu’nun Best Model’da nasıl birinci olduğuna dair yaptığınız açıklamada Hasan Yalnızoğlu ve Kenan İmirzalıoğlu’nun 27 puan alarak başa baş olduklarını ve iki isim arasından bir seçim yaparak Kenan İmirzalıoğlu’nu Best Model yaptığınızı, Hasan Yalnızoğlu’nu ise Mr. International’a gönderdiğinizi söylemiştiniz. Peki neden Kenan İmirzalıoğlu’nu seçtiniz? Star olacak kişiyi nasıl tanıyorsunuz? Biraz bahsedebilir misiniz?
Star olacak kişiyi nasıl tanıdığım ve bu konu ile ilgili bahsetmemi istemişsiniz. Bir doktora hastanıza teşhis koymak için ne yaparsınız diye bir soruyu sormak ve ondan sayfalar dolusu cevapları beklemek nasıl bir şey hiç düşündünüz mü?
Daha önceki bir röportajınızda Burak Özçivit için ‘’Onu Çöpten Çıkardım’’ şeklinde bir açıklamanız olmuştu. Bu konu hakkında neler söylemek istersiniz?
Burak Özçivit için “onu çöpten çıkardım” diye hiçbir açıklama yapmadım. Burak bir gün kendisi televizyonda “Best Model’in müdürü benim fotoğrafımı çöp kutusundan çıkardı” diye açıklama yapmıştı. Çok da garipsenmişti. Gerçeğini bana sorduklarında ben de bütün samimiyetimle anlatmıştım. Kısaca tekrarlayayım; o sene Best Model’e müracaat edenlerin ve bunlar yüzlerce kişidir…. Ben de Paris’teydim. Organizasyonumda çok kıymetli yeri olan koreografım ve sanat yönetmenim olan Uğurkan Erez’e “ilk elemeyi siz yapın ben gelince yaklaşık 100’e yakın başvuruyu hazır bulundurun” diye bildirmiştim. Ertesi gün Türkiye’ye geldiğimde resimlere bakarken yarışma müracaatına babası ile Kadıköy’den gelen genç bir delikanlı vardı, anladığım kadarıyla onu elemişsiniz onun dosyasını bana bulun kendisini finalde görmek istiyorum” dedim. Elenen fotoğrafları büyük bir kutuya attıklarını söylediler. Sevgili Burak bunu çöp kutusu olarak anlatmış. Ekibim hepsini boşalttı içinden bu genç arkadaşın dosyasını buldum ve onu finale aldım, kazandı ve mutlu oldum. İstikrarlı güzel çalıştı. Bugün kendi konumunda en iyi oyunculardan biri oldu. Duyduğum kadarıyla babasını da prodüktör yapmış. O da sinema dünyasında prodüktör olarak hayatını sürdürmekteymiş.
En çok emek verdiğiniz isimlerden biri de Kıvanç Tatlıtuğ biraz bahseder misiniz, Kıvanç Tatlıtuğ için neler yaptınız? Ayrıca bir dönem aranızın iyiden iyiye bozulduğunu da biliyoruz. Aranızda bir dava süreciniz vardı nasıl sonuçlandı ve kendisiyle görüşüyor musunuz? Neler söylemek istersiniz?
En çok emek verdiğiniz Kıvanç Tatlıtuğ ile davalarınız ne şekilde sonuçlandı demişsiniz. Hepsini kazandım ama o dosyalar çoktan kapandı.
Modelliğin Türkiye’de gördüğü ilgi sizce nasıl? Yorumlarınızı merak ediyoruz.
Modellik eskiden çok daha ciddi bir şekilde Türkiye’de yapılıyordu. Dolayısıyla yurt dışından gelen mankenlerle başka bir şekil aldı. Bu durum Türkiye’deki kendi mankenlerimiz için çok zararlı oldu. O yüzden mankenler dizi, sinema veya reklam gibi başka işlere yönelmek zorunda kaldılar.
Best Model 2020 yarışması için seçilen isimlerin bilerek tartışma yaratacak yaşı küçük olan isimlerden seçildiği iddia edilmişti. Bu konu hakkında neler söylemek istersiniz?
Mankenliğin yaşı yoktur. üç yaşında bir çocuk da altmış yaşında bir kadın veya erkek de manken olabilir.
Hayatınızı bir sinema filmi yapmayı düşünseniz, bu projede kimlerin rol almasını istersiniz?
Hayatımın film yapılmasını hiç düşünmedim. Ama olsaydı kimin oynayacağı, yazılan senaryoya, yönetmene veya prodüktöre göre ortaya çıkar. İlla bir isim söylememi istiyorsanız Rasim Öztekin derim. Çünkü Rasim her türlü rolde her zaman başarılı olan Galatasaray Lisesi’nden genç bir kardeşimdir. Tabii bana göre çok genç…
Bu arada Best Model 2021 yarışması için başvuruların başladığını biliyoruz. Yarışmaya başvurular nereden ve nasıl yapılıyor. Katılan adaylar hangi aşamalarından geçiyor? Biraz bahsedebilir misiniz?
Best Model’e başvuru yapmak isteyenler www.bestmodelturkey.com sitemizden gerekli bilgileri alıp istenen şartları yerine getirerek başvuruyorlar. Bu arada bizi üzen ve bir türlü mani olamadığımız olay da Best Model Organizasyon adı altında çalışan, açtığımız davalarla mahkemeleri kazanıp bu insanlarla hiçbir ilişkimiz olmadığını beyan ettiğimiz birileri var. Gençleri her fırsatta uyarıyoruz. Yine söyleyeyim Best Model’in hiçbir yerde temsilcisi, temsilciliği yok. Web sitemizde yazan adreste bir tek ofisimiz var. Gençleri kandırarak bizimle beraber olduğunu söyleyen şirketler, şahıslar, bir takım kişiler gerçek dışıdır. Lütfen bu insanlara güvenip para ödemeyin, sizi yarışmaya hazırlayacaklarını iddia edenler ve bu konuda bizimle bağlantısı olduğunu söyleyenler tekrar tekrar söylüyorum gerçek dışıdır. Yarışmaya katılmak isteyenler bir adet mayolu boy fotoğraf, bir adet portre fotoğraf, başvuru ücreti ve başvuru formunu ptt veya kargo yolu ile ofisimize ileterek müracaat etsinler. Yanlış kişilerin oyununa gelmesinler.
Size başvuran iyi bir model nasıl Best Model olur? Kriterler neler?
Yarışmaya katılanlar önce bir fotoğraf elemesinden geçerler, fotoğraf elemesini geçenleri topluca davete deriz, jüri huzuruna çıkarlar. Çok ciddi bir elemeden geçerek, final için belirlediğimiz sayıdaki mankenler derece almak için yarışırlar. Biz bu elemelerden geçen ve finale kalanları meslekte iyi bir yere getirmek için çok değerli, kıymetli hocalar tarafından elimizden geleni yapıyor ve karşılığında maddi bir şey beklemiyoruz.
Röportajımıza katılarak bize zaman ayırdığınız için teşekkür ederiz. Son olarak Sinemaport okuyucularına ve sizi sevenlere neler söylemek istersiniz?
Sinemaport oyuncularına ve beni sevenlere söylemek istediğim; ben de sizleri çok seviyorum. Mesleğimin 63. Yılını kutluyorum. Elimden geldiği kadar bütün imkanlarımı gençlerin mesleklerinde ciddi bir özveriyle hayata sarılmalarını, çalışmaktan yorulmamalarını, şartlar ne olursa olsun meslek terbiyesini elden bırakmamalarını onlara nasihat ederim. Nasihat satıcısı alıcısı olmayan bir halk tabiri vardır ama ben yine de bu mesleğin kıdemlisi olarak –Fransızca tabir olarak duayen diyorlar ben yine de kıdemliyi kullanacağım- mesleğinizi severek aşkla yapın. O zaman mutlaka başarılı olursunuz.
ARTUKLU HABER AJANSI
KAYNAK:SİNEMAPORT
RÖPORTAJ;
Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi İşletme Bölümü ve Başkent İletişim Bilimleri Akademisi Spikerlik Sunuculuk ve Diksiyon Bölümü mezunuyum. Ritüel sanat merkezide kısa süre kamera önü oyunculuk eğitimi aldım ve halen eski TRT spikeri ' Fulya Ergüneş 'ten televizyonculuk, diksiyon ve artikülasyon eğitimi almaya devam etmekteyim.
9367,77%3,72
34,58% 0,33
36,23% 0,01
2987,83% 0,88
4956,37% 0,00