AK PARTİ MARDİN İL BAŞKANI NİHAT ERİ İLE ÖZEL RÖPORTAJ

Mardin Ak Parti İl Başkanlığına atanan Mardin 22.dönem Mardin  Milletvekili Nihat Eri   görevinin başına geçer geçmez ilk röportajını Artukluhaber Genel Yayın Yönetmeni İsmail DİNÇEl ile yaptı.Nihat Eri ile Türkiyede ki suriyeliler hakkında merak edilen hususlar hakında röportaj yapan Dinçel Nihat Eri ye sorduğu sorulara aldığı cevaplar bazı soru işaretlerinin giderilmesine yardımcı oldu.

Başkan Nihat Eri ile yaptığımız röportajda Eri şunlara değindi ;

İsmail DİNÇEL: Sayın Milletvekilim size bir soru yöneltmek istiyorum. Suriyeliler hakkında durmadan tepki alıyoruz vatandaşlardan. Örnek vermek gerekirse; kimlik verilecek, aylık alıyorlar, kart verilmiş onunla alışveriş yapıyorlarmış vb. Sizce niye böyle oluyor? Bir de olaylar daha çok İstanbul, Ankara’da oluyor ve televizyonlarda veriliyor; falan Suriyeli böyle yapmış böyle çalmış şeklinde haberler veriliyor. Bu konulardaki görüşünüzü alalım Nihat Bey.

Nihat Eri: Her ülkede bir suç oranı var, bir suç yüzdesi var. Türkiye vatandaşları ile Suriye’den gelen Suriye vatandaşlarının karıştıkları suç oranlarına baktığımız zaman; Suriyeli vatandaşların suç oranları Türkiye vatandaşların suç oranlarından fazla değil. Ama bu abartılarak veriliyor. Bazıları bunu kasıtlı yapıyor. Özellikle iç muhalefet unsuru olarak Suriyeliler kullanılmaya çalışıyor.

Bununla hükümet özellikle Sayın Cumhurbaşkanı yıpratılmaya çalışılıyor. Halbuki mesele çok insanidir. Anadolu coğrafyası zaten bir göç coğrafyasıdır. Kafkaslardan, Balkanlardan, Girit’ten ve Kıbrıs’tan çevremizdeki gönül coğrafyası dediğimiz yerlerden kopup gelen insanlar aramızda yaşıyorlar, bunların sayısı milyonlarla ifade ediliyor. Bazen bakıyorum, Suriyeliler gitsin diyenlerin aileleri bu topraklar göçmen olarak gelmiş kimseler. Kaldı ki Suriyelilerin Türkiye’ye getirmiş oldukları önemli bir sermaye de var, zenginleri fabrikalar aldılar, işyerleri kurdular, Türkiye ekonomisine katkı sağlıyorlar. Son dönemde Türkiye ekonomisinin büyümesinde Suriyelilerin katkısının olduğuna inanıyorum, 4 – 5 lük büyümenin en az 1 ‘i Suriyelilerden kaynaklanıyor. Niye Suriyelilerden kaynaklanıyor? Bir kere sermaye olarak üretime girdiler, ikincisi ucuz işçilik olarak birçok müessesenin çarkının dönmesini sağlıyorlar. Bu kriz ortamında, çevremizin ateş çemberi olduğu bir dönemde, bütün dünya ekonomileri durağanlaşırken Türkiye'nin önemli bir performans göstermesi biraz da bundandır.

Gaziantep’te, Şanlıurfa’da, İstanbul’da birçok yerde fabrikalar Suriyelileri çalıştırarak ayakta durmağa çalışıyorlar. Bu anlamda Suriyelilerin Türkiye ekonomisine zarar değil yarar sağladığı söylenebilir. Halkımızın da Suriyelilerden rahatsız olduğunu düşünmüyorum. Ama bazı odaklar dediğim gibi, sırf muhalefet olsun diye; Suriyelilere karşı halkı kışkırtmağa çalışıyorlar. Birçok yerde bunu denediler. Suriyelileri linç ettiler, evlerini yaktılar, evlerinden kovdular, bunlar ne Türklüğe ne de Müslümanlığa yakışan şeyler değiller. Türkiye, Dünya’da bu göçmen politikası dolayısıyla takdir gördü. Kaldı ki Türklerin kendileri dahi göçmendirler. Yakın zamanlarda 1960’larda Türkiye’den Avrupa’ya giden milyonlarca insanımız vardı. Bu insanlar böyle savaştan, ölümlerden de kaçmadılar. Daha iyi bir hayat şartları elde etmek için gittiler. Avrupalılar bunlara iş verdi, kimlik verdi, oturma izni, ev barkta verdiler ama sürekli sosyal yardımda da bulundular.

Bugün Avrupa’da Türkiye’den giden birçok insan çalışmadan devletin verdiği sosyal yardımlarla geçiniyor. Dönelim Türkiye’ye, Suriye’den savaştan kaçan, orada evini barkını, zenginliğini, bağını, tarlasını, iş yerini bırakıp gelen insanların açlıktan ölmelerini mi bekleyeceğiz! Dışarıdan gelen heyetler, Türkiye’deki kampları gezdikleri zaman Türkiye’ye teşekkür ettiler. Suriyelilerin sağlık hizmetini de devlet üstlendi. Bu da insani bir görevdi. Buraya gelmiş parası olmayan insanı hastalığıyla baş başa mı bırakacağız, böyle bir şey mümkün değil. Suriyelilere çok yardım yapıldığı da doğru değildir, kişi başı 80 – 100 lira yardım yapılıyor.

ARTUKLU HABER  AJANSI-ANKARA

Haber:İsmail DİNÇEL/Bedirhan DİNÇEL