Ak Parti Mardin il Başkanlığı yazılı basın açıklaması yaparak,;''AK Partinin başarılarını hazmedemeyen iç ve dış odaklar ellerine geçen her fırsatı değerlendirmeye çalışarak ülkemizi iç karışıklığa ve çökertmeye çalışmaktadırlar.''denildi.
Ak Parti Mardin il Başkanlığı yazılı basın açıklaması şöyle;
“Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak, anlayışıyla 14 Ağustos 2001 yılında kurulan AK Parti içerde ve dışarıda herkesin vazgeçilmez umudu oldu. AK Parti, Kurucu Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde 17 yıldır her alanda yapmış olduğu icraatlarla Türkiye'yi zirveye ulaştırmıştır. Olumsuzlukların en uç olduğu bir dönemde ortaya çıkan AK Parti, ülkemizin tüm yükünü sırtlayarak tüm kirli odaklara meydan okumakla kalmayarak, tekrar aynı tezgâhlarla ülkemizi bölmek isteyenleri ortadan kaldırdı”.
“Daha ilk seçimlerde 34,6’lık oy oranıyla tek başına iktidar olan AK Parti, halkın artık koalisyonlardan oluşan iktidarları istemediğinin en büyük delili niteliğindedir. AK Parti Türkiye'nin içinde bulunduğu olumsuz ortamı çok iyi gördü. Halkın güvenini kazanacak doğru analizlerle seçimlere girerek tek başına iktidar oldu. Halkımızın toplumsal istekleri doğrultusunda kurulan AK Parti, ortak amaçları paylaşan, ortak bir kaderi paylaşan, sevinç ve kederleri aynı kardeşlikten gelen herkesin partisi konumundadır. Mayasını milletin attığı AK Parti, milletin yolundan çıkmamış ve milletin yanında olmaktan hiçbir zaman geri durmamıştır. AK Parti yıllar geçse de asla ülkemize ve milletimize hizmet etmekten vazgeçmemiştir. Vazgeçmeyecektir. AK Parti, "herkes özgür olmadıkça kimse özgür değildir" bağlamında din, dil, ırk ayırımı yapmadan kürdü de, türküde, lazıda, arabıda kardeş bilip her kesime eşit mesafede olmayı kendisine amaç edinmiştir. Durmak bilmeyen azmimiz ve gönülleri fethetmek sevdasıyla çıktığımız bu yolculukta, AK Parti olarak üzerimize ne düşüyorsa yapmayı gaye edindik. Bunun sonucunda da bu davanın yükünü çeken, cefakâr ve fedakâr milletimiz ile 17 yıl boyunca mücadele ederek başarıdan başarıya koştuk”.
“2001 yılı öncesinde sağlık alanında büyük bir çöküş varken, şimdi Türkiye’nin sağlık sistemi dünyada en kapsamlı sistem haline geldi. Milli eğitime ayrılan bütçe eskiye oranla on kattan fazla artış gösterdi. Öğrencilerimizin sınıf mevcudu 27’e kadar düşürüldü. Kangren haline gelen başörtüsü sorunu çözüldü. İmam Hatip Okullarının önündeki kat sayı kaldırıldı. Artık kürtçe eğitim veren bölümler açıldı ve yaygınlaştırıldı. Binlerce KM lik duble yollar yapıldı. Enerji üretiminde çığır açtı. Çiftçilerimize her türlü destek sağlanarak üretim daha verimli hale getirildi. Hava ulaşımı en alt tabakaya çektirilerek her vatandaşımızın uçakla yolculuk yapabilmesinin önü açıldı. Köprüler, yeni hastaneler, sayısız derslikler, askeri alanda kat edilen büyük başarılar hep AK Parti’nin başarılarıdır. Her şeyden önemlisi AK Parti ülkemizi dünya da çalışan, üreten, satan ve itibarı olan bir ülke haline getirdi. Bunlarla beraber daha sayamadığımız bir çok yeniliğin altında 17 yıldır AK Parti’nin imzası bulunmaktadır”.
“AK Parti olarak bizler Kurucu Genel Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Biz yaratılanı yaratandan ötürü seviyoruz’, söylemine binaen insanlığı her şeyin üstünde görüyoruz. Kim olursa olsun bizim kapımıza gelen herkes bizim kardeşimizdir. Dünyanın en büyük lideri olan Kurucu Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile aynı yola baş koymak, bu uğurda yorulmak ve hizmet etmek bizler için bir gururdur. Bu duygu ve düşüncelerle AK Partimizin 17.yılı ülkemize, milletimize ve teşkilatlarımıza hayırlar getirmesini Allah’tan diliyorum”.
“14 Ağustos 2001 tarihinde kurulan ve kuruluşunun üzerinden bir yıl bile geçmeden 3 Kasım 2002 yılında yapılan seçimleri kazanan AK Parti, 17 yıldır kesintisiz iktidarda ve iktidara geldiği günden bu yana yapılan 14 seçimde de hep birinci parti olarak çıktı. Bu açıdan 2002 tarihindeki Genel Seçim sonuçlarını Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en önemli dönüm noktasıdır diyebiliriz. İşte AK Parti’nin bu başarılarını hazmedemeyen iç ve dış odaklar ellerine geçen her fırsatı değerlendirmeye çalışarak ülkemizi iç karışıklığa ve çökertmeye çalışmaktadırlar. Ülkemiz bu kirli odakların hain planlarından dolayı çok badireler atlattı. Rabbime şükürler olsun ki hükümetimizin kararlılığı ve halkımızın dirayeti sayesinde hepsinin üstesinden gelmeyi başardık. 15 Temmuz darbesi gibi her haliyle hainlik kokan kirli ittifakların girişimlerini birkaç saatte bertaraf etmeyi canımız pahasına başararak, tüm dünyaya destansı zaferimizi göstermiş olduk”.
“Her ihtimali kullanarak üstümüze gelmeye çalışanlar bu defa da ekonomik kriz çıkartarak işin farklı bir boyutunu kullanmaya çalışıyorlar. Mesele rahip Brunson, dolar, avro ya da filan ülke ve ülkelerin ekonomik açıkları değildir. Mesele ülkemizi ekonomik savaşın füzeleriyle teslim olmaktır. Alenen ülkemizi tehdit etmeye yönelik yapılan planların devamının ötesinde başka bir durum değildir. Hükümetimiz bunlara karşılık vermek amacıyla elbette gerekli tedbirleri almıştır. Ama asıl önemli olan bu füzeleri ateşleyen elleri yok etmektir”.
“Sunni olarak ülkemize empoze edilmeye çalışılan döviz kurunun artışının üstesinden halk olarak hep beraber geleceğiz. İstiyorlar ki kuzu kuzu kendilerine yalvaralım. Merhamet dilenelim. Bunlar bilmiyorlar ki hükümet eski hükümet, halkımızda yalvaracak halk değildir. Ajanlarınız ülkemizde cirit atsın, FETÖ örgütüne destek versin bizde elimiz kolumuz bağlı seyredelim. Yok, öyle yağma. Bizim Türkiye’den başka devletimiz yok. Bizler canımız ve malımız pahasına da olsa ülkemizi en ücra köşesine kadar en iyi şekilde savunmasını biliriz. Paraysa para, mücadeleyse mücadele ki biz her zaman mücadele etmeye hazırız. Hiç kusura bakmasınlar biz bu toprakları yalvararak kazanmadık. Biz koskoca Osmanlının torunlarıyız. 15 Temmuz’da nasıl paletlerin altına yatmışsak, bu seferde yatmasını biliriz. Ülkemiz her yönden çok güçlüdür. Bu nedenle sürekli saldırılara maruz kalmaktadır. Biz vatandaş olarak bu gücümüzün farkında olacak hareket edersek, hiç kimsenin en ufak bir zararı bile bizlere dokunamayacaktır. ABD artık dünyanın her yerinde güvenirliğini kaybetmiş bir ülke konumundadır. Çünkü her fırsatını bulduğunda tehditkâr tavrını ortaya koymaktan asla çekinmemiştir. Rusya, Çin, Almanya gibi ülkelerle hep kavgalı olmuştur. Şimdi de biat ettikçe medya Türkiye’ye pervasızca saldırmaktadır. Ama Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın dediği gibi ‘artık zaman bizden yanadır’, gücümüzü topraklarımızın selameti için kullanarak onlara gereken dersi vereceğiz. Attığımız her adımın hesabını yaparak hareket edeceğiz. Hiç merak etmesinler tarih bizleri birçok imtihandan zaten geçirdi. Bunların tamamında da kazanan biz olduk. Allah’ın izniyle bu ekonomik çalkantılardan zaferle çıkacak olan yine biz olacağız. Tarih sahnelerinde sürekli sınandık ve test edildik. Ve sonuç olarak her seferinde daha da güçlenerek sahnedeki yerimiz aldık. Şimdi batı ve avanesi son kozlarını ortaya saçıyorlar. Vahşi ve barbarca yaptıkları bu durum karşısında kılıcımız her zaman keskindir. Bu arada Mardinli hemşerilerimi yürekten kutluyorum. Birçok yerde ellerindeki dövizleri Türk parasına çevirerek ülkemize olan desteklerini esirgemiyorlar. Belli miktarda bir çok esnafımız döviz bozduruyor ve hemşerilerimize ıskonto uyguluyorlar. İşte biz böyle bir milletiz. Malımızsa mal, canımızsa can biz ülkemizi asla ABD ve yardakçılarına teslim etmeyeceğiz”.denildi
ARTUKLU HABER AJANSI-MARDİN