Ak Parti Sincan ilçe Başkanı Avukat Fatih Omaç :''15 Temmuz’u 16 Temmuz’a bağlayan gece, milletimizin gözbebeği olan ordumuz içerisinde kendini gizlemiş ve halkın kendisini korumak için emanet ettiği silahları kendi halkına doğrultacak kadar alçalmış bir grup paralel FETÖ üyesince, milletimizin iradesine ve demokrasiye karşı yapılmak istenen darbe girişimini esefle, şiddetle ve lanetle kınıyoruz. Dedi
Ak Parti Sincan ilçe Başkanı Avukat Fatih Omaç açıklamasında şunları söyledi;
''15 Temmuz’u 16 Temmuz’a bağlayan gece, milletimizin gözbebeği olan ordumuz içerisinde kendini gizlemiş ve halkın kendisini korumak için emanet ettiği silahları kendi halkına doğrultacak kadar alçalmış bir grup paralel FETÖ üyesince, milletimizin iradesine ve demokrasiye karşı yapılmak istenen darbe girişimini esefle, şiddetle ve lanetle kınıyoruz.
Hiçbir çirkin kelimeyle tarif edilemeyen, kelimelerin kifayetsiz kaldığı adice, kalleşçe ve ahmakça niteleyebileceğimiz bu darbe girişimi bugüne kadar örneği görülmemiş bir boyutta cereyan etmiştir. Kurtuluş Savaşı’nda dahi bombalanmayan “Gazi Meclis”imizin bombalandığı, demokrasisine ve iradesine sahip çıkmak için sokaklara dökülen sivil Türk halkının üzerine kurşun yağdırıldığı, Türk polisinin savaş uçakları ve helikopterler ile ateş altına alındığı, tankların kendi milletine namlu doğrulttuğu ve insanları çiğnediği, jetlerin ‘alçak’ uçuşlarla halkı sindirtmeye çalıştığı başka bir darbe girişimi olmamıştır. Bugüne kadar bir örneği olmayan bu girişimde Türk halkının vergileriyle alınan silahlar, üniformalı paralel çete hainleri tarafından doğrudan halkın üzerine doğrultulmuş, hatta kurşunlar yağmur gibi halkın üzerine yağdırılmıştır. Ne insaniyet ne de İslamiyet’le bağdaşan bu girişim çok şükür ki yüce Türk milletinin metaneti, feraseti ve cesaretiyle püskürtülmüş; demokrasi ve Millet İradesi galip gelmiştir. Türkiye’nin her yerinde Başkomutanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın “Sokaklara çıkın” talimatını alan vatanını seven, iradesine sahip çıkmak isteyen bu necip millet sel olup sokaklara, meydanlara taşmış; tüm dünyaya demokrasi ve cesaret dersi vermiştir. 28 Şubat’ı yaşayan Sincan halkı da akşam saatlerinde Lale Meydanı’nda toplanmaya başlamış ve gece yarısı sel olup Ak Parti Genel Merkezimize, Kızılay’a, Genelkurmay Başkanlığına, İl Emniyet Müdürlüğüne, Cumhurbaşkanlığı Külliyesine akmıştır. Darbe heveslilerinin tahmin edemediği, kelimelerin tarif edemeyeceği bu iman dolu tepkiyle milletimiz, üzerine oynanan bu büyük planı Allah’ın izniyle bertaraf etmiştir.
Milletimizin tamamı bu gece bir olmuş, hiçbir siyasi görüş, dil, din, renk, ırk ayrımı bu birlikteliğe engel olamamıştır. Duyarlı ve vatansever her vatandaşımız, her türlü dünya görüşünü bir kenara bırakmış ve demokrasiye sahip çıkmıştır. Bu birliktelik göstermiştir ki; Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı ruhu bu milletin sinesinde hala yaşamaya devam etmektedir. 15 Temmuz’dan beri her gece tutmuş olduğumuz demokrasi nöbetlerinde de bu birliktelik ve dayanışma devam etmektedir. Cumhurbaşkanımız ve Başkomutanımız Recep Tayyip ERDOĞAN’dan gelecek ikinci bir emre kadar da nöbetlerine her gece sabahlara kadar devam edecektir.
Bugüne kadar insanların iyi niyet ve vicdanlarını suistimal ederek, kendilerini gizleyerek ve takiye yaparak devletin tüm kurumlarına sinsi kanser hücreleri gibi yayılan, yüzlerine din maskesi geçiren ve "Kim bir cana kıymamış veya yeryüzünde fesat çıkarmamış birisini öldürürse bütün insanları öldürmüş gibidir.(Mâide, 5/32)” ayetini görmezden gelen Fetullahçıların birer terörist, Fetullah Gülen isimli mahlûkun da terör örgütü lideri olduğu artık hiç kimsenin inkâr edemeyeceği şekilde aşikâr olmuştur. Şüphesiz ki bu terör örgütü üyelerinin yaptıklarının cezasını en ağır şekilde çekmesi için gerek TBMM’de gerek Bakanlar Kurulunda gerekli düzenlemeler yapılacak, yüce Türk adaleti de üzerine düşeni uygulayacaktır.
Allah, böyle alçakça bir girişimde bulunarak devlet ve milleti karşı karşıya getirmeye çalışanları, halkın üzerine kurşun sıkıp bomba yağdıranları, ülkemizin geleceğini köpeklik ettikleri dış güçlere peşkeş çekmeye çalışanları Kahhar ismiyle kahretsin. Bu rezil ve sefil örgüt mensuplarını hem bu dünyada hem de ahirette cezaların en ağırıyla cezalandırsın.
Allah, şehitlerimizin mekânını cennet eylesin, onları Peygamber Efendimiz’e komşu olma şerefiyle şereflendirsin. Şehitlerimizin ruhları şad olsun. Bilsinler ki bu yüce Türk milleti onları her zaman minnetle ve rahmetle yâd edecektir. Aynı şekilde, bir an bile tereddüt etmeden tankların üstüne yürüyen, “Ölürsek şehit, kalırsak gaziyiz” diyen, kurşunlara göğsünü açarak tankların altında kalarak “gazi”lik onurunu kazanan kardeşlerimize de geçmiş olsun diyor ve hepsine acil şifalar diliyorum.
Tüm milletimizin başı sağ olsun, tüm milletimize geçmiş olsun. Allah, bu millete bir daha böyle günler yaşatmasın; milletimizin birlik ve beraberliğine kasteden, vatanına ve milletine ihanet etme niyeti taşıyan hainlere fırsat vermesin inşallah. Allah yar ve yardımcımız olsun.''Dedi.