Özellikle daha küçük çocuklarda bahar alerjisinin daha ağır ve zor geçebileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Altıparmak, “Aileler çocuklarının gözlerinde beyaz tabaka (sklera) ile saydam tabaka (kornea) birleşiminde kızarıklık ve kabarıklıklar görebilirler. Bu ağır geçen alerjinin bir bulgusudur” diye konuştu.
Bahar alerjisi olan çocuklar muayene edilmeli
Gözde bahar alerjisi olan çocukların mutlaka tedavi edilmesi gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Altıparmak, gözlerin sık ve şiddetli bir şekilde kaşınmasının, zaman içinde saydam tabakayı oluşturan kolajen liflerin güçsüzleşmesine ve şeklinin bozulmasına neden olabileceğini ifade etti. Prof. Dr. Altıparmak “Böyle bir değişikliğe uğrayan saydam tabaka normalde cami kubbesi gibi olan yapısını kaybeder ve sivrileşmeye ve koni şeklini almaya başlar. Buna keratokonus hastalığı adı verilir. Gözde bahar alerjisi keratokonus hastalığı için en önemli risk faktörlerinden biridir. Ailesinde hiç keratokonus hastası olmayan bir çocukta şiddetli kaşıma nedeniyle keratokonus hastalığı meydana gelebilir” sözleriyle anne babaları uyardı.
“Görme kaybıyla sonuçlanmasın”
Prof. Dr. Altıparmak, “Keratokonus” hastalığının, her ne kadar ışın tedavisi (Cornea cross-linking) ile durdurulabilen, sert veya hibrit lenslerle tedavi edilebilen bir hastalık olsa da görme kaybı ile sonuçlanabileceğine işaret ederek “Çocuğunuzda veya sizde gözlerde bahar alerjisi varsa, damlalarla tedavisi mümkündür. Bu amaçla anti-histaminik ve kortizonlu damlalar yaygın olarak kullanılır. Son yıllarda kortizonlu damlaların olası yan etkilerinden kaçınmamızı sağlayan ve bağışıklık sistemini daha güvenli şekilde baskılayabilen damlalar da mevcuttur” dedi. Prof. Dr. Altıparmak, basit gibi görülen bahar alerjisinin ciddi bir görme kaybına dönüşmemesi için, alerjiye karşı en başından önlem almak gerektiğini vurguladı.
ARTUKLU HABER AJANSI