Arapder`den Mısır`da Dün Meydana Gelen Askeri Darbeye ilişkin Basın açıklaması yapıldı.
Arapder`den Mısır`da Dün Meydana Gelen Askeri Darbeye ilişkin Basın açıklaması yapıldı.
ARAPDER`den yapılı yazılı Basın Açıklaması şöyle:
Bilindiği gibi Ortadoğu’nun en büyük ülkelerinden birisi olan Mısır’da demokratik seçimle iktidara gelmiş olan yönetim bir askeri darbe sonucu görevinden alınmıştır. Bunun sonucunda da Anayasa rafa kaldırılmış ve antidemokratik bir yönetim işbaşına gelmiştir.
Uzun yıllar diktatörlükle yönetilen, her türlü insan hak ve özgürlüklerinden mahrum bırakılan Mısır halkı, şanlı bir mücadele ile geçtiğimiz yıl demokratik bir seçim gerçekleştirmiş ve meşruiyetini halktan alan bir yönetimi işbaşına getirmiştir.
Demokrasi sürecinin sancılı olacağını tabiî ki hepimiz bekliyorduk; ama bu sürecin bir askeri darbe ile kesintiye uğraması hepimizi derinden yaralamıştır. Meşru yönetimin emrinde olması gereken silahlı kuvvetler, bazı derin yapılanmaların iş birliği ile yönetimi devirerek halka rağmen diktatör yönetimi yeniden canlandırmıştır.
Darbeye nasıl zemin hazırlandığını, insanların sokaklara nasıl döküldüğünü, darbeciler tarafından şiddetin, kan dökülmesinin nasıl görmezden gelindiğini, bilerek önlenmediğini, teşvik edildiğini, Cumhurbaşkanı Mursi`nin uzlaşmaya yanaşmadığı propagandasının nasıl yaygınlaştırıldığını, darbeden başka çare kalmadığı algısını oluşturacak medya kanalların açık tutulup diğerlerinin nasıl susturulduğunu darbeler görmüş tecrübeliler olarak hepimiz izledik.
Özellikle Cumhurbaşkanı Mursi`nin uzlaşma çağrılarını, yeni bir hükümet oluşturma ve muhaliflerle masaya oturma tekliflerini görmezden gelip, ‘başkanlığın uzlaşmaz tutumu karşısında yönetime el koymak zorunda kaldık` yalanını izledik.
Seçilmiş iktidarın emrinde olması gereken ordunun şiddete dayalı olayları önlemek yerine, maç yöneten hakem misali vesayetçi anlayışla, kırk sekiz saat süre veriyoruz deyip yeni kuracakları darbe yönetimini oluşturduklarını izledik.
Ve soruyoruz; Mısır otuz yıldır diktatörlükle yönetilirken demokrasi için bu darbeyi yaptığını söyleyen Mısır Genel Kurmay’ı nerdeydi?
Gelen bilgiler daha şimdiden tutuklamaların başladığı, meşru yönetim taraftarlarının linç girişimlerine maruz kaldığı ve kimsenin can güvenliğinin kalmadığı yönündedir. Askeri darbelerin doğası gereği her türlü baskı ve dayatma bu süreçte uygulanacak gibi görünüyor. Uluslar arası kurumların, insan hakları örgütlerinin ve büyük güçlerin bu sürece sessiz kalmaları da ayrıca üzüntü verici bir gelişmedir.
Kendi insanına her türlü hak ve özgürlüğü layık gören batı ve büyük güçlerin Mısır’da ki askeri darbeye sessiz kalmaları; Ortadoğu halklarının can ve mal güvenliğinin hiçte umurlarında olmadığını bize göstermiştir.
Darbeciler bir an önce yönetimi “meşru hükümete” devredip kendi asli görevlerine dönmelidir ve hukuk önünde de hesap vermelidir ki; Ortadoğu barış ve güvenliğin hakim olduğu bir bölge haline gelebilsin. Aksi takdirde kan ve gözyaşı bu topraklardan eksik olmayacaktır.
ARAPDER GENEL BAŞKANI
Şükrü KIRBOĞA``Denildi.
ABDULLAH ORTAÇ-ARTUKLU HABER AJANSI