Başkent Ankara ve Anadolu Konfederasyonu ( BAŞKON ) GENEL BAŞKANI MEHMET AKYOL, ADANA’DA ÖĞRENCİ YURDU YANGINININ ARDINDAN GELEN MAHRUMİYETİ ŞÖYLE DEĞERLENDİRDİ:
“ İŞTE BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE YASASININ MEYDANA GETİRDİĞİ DRAM BU.. VE ARTIK HERKES BİLİYOR Kİ ‘ ÖZEL İDARELER KALDIRILMASIYDI BU YOLLAR BÖYLESİNE PERİŞAN HALDE BIRAKILMAZDI.”
* Köyde imam yok, okul yok, öğretmen yok, yol yok, kanalizasyon yok bir de köyü Büyükşehire bağlayıp bizim hürriyet olarak kabul ettiğimiz köyün adını mahalle yapıp en büyük hatanın yapıldığını söyleyen Akyol, “ Köylerimiz mahalle yapılıp Büyükşehir Belediyelerine bağlandığı günden bu yana utanç tabloları yaşıyoruz da kimse farkında değil “ dedi.
Akyol şunları söyledi: Bakan ve ilin valisi bile köy yolunda mahsur kalıyor ve cenaze araçları polis ve jandarmanın desteği ile çamur deryası yollarda ilerleyebiliyorsa sıkıntı doruk noktasına ulaşmış demektir. Bazı belediyeleri kazanmak ve kırsal alanlardan oy alabilme uğruna çıkarılan Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile köylerimize üvey evlat muamelesi yapılmış, bilinçsiz ve yeteneksiz bazı Büyükşehir belediye başkanlarının devletin verdiği imkanları üretim ve verimlilik alanlarına değil de şehirlerde yatırım yaparak hak ve adaleti ayaklar altına almıştır. Köylerin mahalle yapılması ve perişan halde bırakılması ile ne hallere düştüğümüzü Adana’da yaşanan yurt yangınından sonra cenazelerin köylerine götürülüş esnasındaki dramatik halleri ile vahamet ortaya çıkmıştır.
İşte en azından yolların durumu ortada... Bu köylerde kanalizasyon yok, okul yok, birçoğunda su yok ve neticede ülkemizin binlerce köyünde devletin götürmesi gereken hizmetler yok. Daha önemlisi en önemlisi ne biliyor musunuz?.. Tam 30 ilimizde köylerimizi Büyükşehir belediyelerine bağladılar, ne kadar köy varsa mahalle diye anılır hale getirdiler ve sonuç, İşte Adana'daki yangın faciasında hayatını kaybeden çocuklarımızın cenazelerini köylerine götürmek için yola çıkıldığında tıkanıp kalındı. Bakan ve devlet erkânı bile yollarda kaldı. Siz şehir merkezlerinde ehli keyf bir şekilde yaşayacaksınız, kırsalda yaşayan vatandaşlar böylesine rezilliklerle, çilelerle karşılaşacak, ondan sonrada hak ve adaletten söz edeceksiniz. Buyurun görün tabloyu ..
Şunu söylemek isterim ki; acilen bu Büyükşehir Yasası değiştirilerek köyler hürriyetlerine kavuşturulmalı, köyde yaşayan vatandaşlardan su parası, elektrik parası alınmamalı, meralar ve orman arazileri-hata ormanlar köylerin kullanımına bırakılmalıdır.
Ankara İl Özel İdaresi E.Daire Başkanı sayın Dursun Kavak şöyle demiş: " Özel İdare olsaydı o yol böyle kalmazdı." Evet haklı, Özel İdareleri kaldırdılar, yetki ve imkanları belediyelere verdiler, işte tablo ortada.Başkent Ankara ve Anadolu Konfederasyonu ( BAŞKON ) GENEL BAŞKANI MEHMET AKYOL, ADANA’DA ÖĞRENCİ YURDU YANGINININ ARDINDAN GELEN MAHRUMİYETİ ŞÖYLE DEĞERLENDİRDİ:
“ İŞTE BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE YASASININ MEYDANA GETİRDİĞİ DRAM BU.. VE ARTIK HERKES BİLİYOR Kİ ‘ ÖZEL İDARELER KALDIRILMASIYDI BU YOLLAR BÖYLESİNE PERİŞAN HALDE BIRAKILMAZDI.”
* Köyde imam yok, okul yok, öğretmen yok, yol yok, kanalizasyon yok bir de köyü Büyükşehire bağlayıp bizim hürriyet olarak kabul ettiğimiz köyün adını mahalle yapıp en büyük hatanın yapıldığını söyleyen Akyol, “ Köylerimiz mahalle yapılıp Büyükşehir Belediyelerine bağlandığı günden bu yana utanç tabloları yaşıyoruz da kimse farkında değil “ dedi.
Akyol şunları söyledi: Bakan ve ilin valisi bile köy yolunda mahsur kalıyor ve cenaze araçları polis ve jandarmanın desteği ile çamur deryası yollarda ilerleyebiliyorsa sıkıntı doruk noktasına ulaşmış demektir. Bazı belediyeleri kazanmak ve kırsal alanlardan oy alabilme uğruna çıkarılan Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile köylerimize üvey evlat muamelesi yapılmış, bilinçsiz ve yeteneksiz bazı Büyükşehir belediye başkanlarının devletin verdiği imkanları üretim ve verimlilik alanlarına değil de şehirlerde yatırım yaparak hak ve adaleti ayaklar altına almıştır. Köylerin mahalle yapılması ve perişan halde bırakılması ile ne hallere düştüğümüzü Adana’da yaşanan yurt yangınından sonra cenazelerin köylerine götürülüş esnasındaki dramatik halleri ile vahamet ortaya çıkmıştır.
İşte en azından yolların durumu ortada... Bu köylerde kanalizasyon yok, okul yok, birçoğunda su yok ve neticede ülkemizin binlerce köyünde devletin götürmesi gereken hizmetler yok. Daha önemlisi en önemlisi ne biliyor musunuz?.. Tam 30 ilimizde köylerimizi Büyükşehir belediyelerine bağladılar, ne kadar köy varsa mahalle diye anılır hale getirdiler ve sonuç, İşte Adana'daki yangın faciasında hayatını kaybeden çocuklarımızın cenazelerini köylerine götürmek için yola çıkıldığında tıkanıp kalındı. Bakan ve devlet erkânı bile yollarda kaldı. Siz şehir merkezlerinde ehli keyf bir şekilde yaşayacaksınız, kırsalda yaşayan vatandaşlar böylesine rezilliklerle, çilelerle karşılaşacak, ondan sonrada hak ve adaletten söz edeceksiniz. Buyurun görün tabloyu ..
Şunu söylemek isterim ki; acilen bu Büyükşehir Yasası değiştirilerek köyler hürriyetlerine kavuşturulmalı, köyde yaşayan vatandaşlardan su parası, elektrik parası alınmamalı, meralar ve orman arazileri-hata ormanlar köylerin kullanımına bırakılmalıdır.
Ankara İl Özel İdaresi E.Daire Başkanı sayın Dursun Kavak şöyle demiş: " Özel İdare olsaydı o yol böyle kalmazdı." Evet haklı, Özel İdareleri kaldırdılar, yetki ve imkanları belediyelere verdiler, işte tablo ortada.
ARTUKLU HABER AJANSI-ANKARA