Tarih: 27.01.2014 19:35

BARO'DAN AKKUYU İÇİN SUÇ DUYURUSU!

Facebook Twitter Linked-in

Mersin Barosu Başkanlığı, Akkuyu Nükleer Santrali ile ilgili ÇED süreci tamamlanmadan inşaat çalışmalarına başlandığı gerekçesiyle Gülnar Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

 

Konuyla ilgili Adliye içerisindeki Baro Hizmet Birimi’nde bir basın açıklaması yapıldı. Açıklamaya Mersin Barosu yönetimi ile Mersin Nükleer Karşıtı Platform bileşenleri de destek verdi. Açıklama öncesi kısa bir konuşma yapan Baro Başkanı Alpay Antmen, “Türkiye zor bir süreçten geçiyor. Gezi olayları, üstü kapatılmaya çalışılan faili meçhuller, Silivri yargılamaları gibi uygulamalar Türkiye’de hukuku katlediyor.  Başsavcıların dahi bir gece önce tehdit edilip, ertesi gün görevden alındığı bir ülkede yaşamaktan hicap duyuyoruz. Bunların hepsini Mersin Barosu olarak defalarca anlattık ve söylemeye de devam edeceğiz. Karşımızdaki kim olursa olsun hukuku sonuna kadar savunacağız. Tüm dünya için tehlikeli olan bir nükleer santrale karşı da mücadele edeceğiz” dedi.

 

RAPORLARDAKİ GERÇEKLER!

 

Daha sonra Baro adına yapılan açıklamayı okuyan Mersin Barosu Çevre Komisyonu Başkanı avukat Sevim Küçük’ün okudğu açıklamada şu ifadelere yer verildi; “Daha önce kamuoyu ile paylaştığımız üzere Akkuyu Nükleer Santrali sahasında Mersin Barosu tarafından 4 Kasım 2013 tarihinde Gülnar Asliye Hukuk Mahkemesi’nden Gülnar İlçesi, Büyükeceli Beldesi Akkuyu Mevkiinde yapılması planlanan nükleer Güç Santrali proje alanında bir delil tespiti yaptırılmış ve dosyaya bilirkişi raporu ibraz edilmiştir. Mahkeme tarafından icra edilen keşif esnasında; Harita Mühendisi, Orman Yüksek Mühendisi ve İnşaat mühendisi bilirkişilerce proje alanı incelenmiş ve yapılan ölçüm ve incelemeler neticesinde raporlarını mahkemeye sunmuşlardır. Orman Yüksek Mühendisi tarafından verilen raporda; Sahaların tümünde iş makinası ile önceden çalışma yapıldığı ve halen bir kısmında çalışmaların devam ettiği, çalışmaların kazı, dolgu ve tesviye şeklinde olduğu, her ne kadar bu sahada proje şirketi adına bakanlıkça maden işletme izni verildiğinden bahsedilse de çalışmaların yürütüldüğü alanların bir kısmının bu izin alanının dışında kaldığı, bazı sahaların izin sahasında kalsa dahi taşmalar olduğu belirtilmiştir. Fen Bilirkişisi tarafından verilen raporda da ‘Akkuyu Nükleer Santrali şantiyesinde kazı ve dolgu çalışmalarının devam ettiğinin’ tespit edildiği belirtilmiştir. İnşaat mühendisi bilirkişisi tarafından verilen raporda da Maden İşletme İzin alanı dışında kalan sahada idari bina, yemekhane, WC, iş makinaları, tamir bakım atölyesi, araç park alanı ve çeşitli ekipmanlar gibi tek katlı ve prefabrik yapıların yer aldığı, bazı alanların büyükçe kısmının dolgu ile doldurulduğunun, bazı sahalarda delici ve çeşitli iş makinalarının bulunduğu, sahada hafriyat çalışmalarının yapıldığının tespit edildiği belirtilmiştir. Çevre Kanunu’nun 10 maddesindeki  ‘Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararı veya Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir Kararı alınmadıkça bu projelerle ilgili onay, izin, teşvik, yapı ve kullanım ruhsatı verilemez; proje için yatırıma başlanamaz ve ihale edilemez’ hükmü açıktır. ÇED süreci şu anda durdurulmuş olup proje ile ilgili ÇED kararı mevcut değildir ve bu sebeple proje alanında hiç bir işlem yapılamaz, yapılan her türlü iş ve işlem yasal mevzuata açıkça aykırıdır. ÇED süreci tamamlanmadan ve Çevre Kanunu 15 maddesine göre kanun ve yönetmeliklere aykırı olarak yapılan faaliyetlerin derhal durdurulması, yapılanların derhal düzeltilmesi ve sahanın eski hale getirilmesi, inşaata başlayan ve faaliyette bulunanlar hakkında yine Çevre Kanunu’nun 20.maddesi gereğince idari para cezası kesilmesini ve gerekli adli işlemlerin yapılması gerekmektedir. Bu bağlamda Mersin Barosu Başkanlığı tarafından Gülnar Cumhuriyet Başsavcılığı’na sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunulmuştur.

“HUKUK DIŞI UYGULAMALARIN TAKİPÇİSİYİZ”

Ülkemizde son aylarda yaşanan hukuk dışı uygulamalar Baromuz tarafından dikkatli bir biçimde izlenmekte; gerekli tepkiler derhal kamuoyu ile paylaşılmaktadır. Türkiye’de halen faili meçhul cinayetlerin sorumluları tespit edilmemekte, Silivri’de hukuksuz yargılamalar devam etmekte, Roboski-Uludere failleri hakkında kovuşturma yapılmamakta, Gezi Parkı süreci gibi duyarsızlıklar had safhaya ulaşmakta, 17 Aralık kovuşturmalarının üstü örtülmeye çalışılmakta, derin devlet söylemi yerini paralel devlet söylemine bırakmakta vs, vs, vs… Ama bunlardan en önemlisi insanların sağlıklı bir çevrede yaşma hakkıdır. İşte Akkuyu Nükleer Santrali önce kentimiz için, sonra tüm Akdeniz havzası ve tüm dünyamız için tehlike oluşturmaktadır. Bu nedenle haklı mücadelemizi sonuna kadar sürdürme azim ve kararlılığı içindeyiz” dedi. 

 

ARTUKLU HABER AJANSI-MERSİN




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —