Davutoğlu, Mardin'in Midyat ilçesinde halka hitap ederek, Başbakan olduktan sonra ilk yurt içi teşekkür ve kardeşlik buluşmalarına Mardin'den başladığını belirtti.
Midyat'ın kadim Mezopotamyanın en köklü şehri olduğunu ifade eden Başbakan Davutoğlu, Midyat ne isterse onun yapılacağını vurgulayarak, "Birileri Irak ve Suriye'de olduğu gibi Türkiye'yi de ateş çemberinin içine almak isterken, birileri terör ve şiddet diliyle konuşmak isterken, Midyat 1 Kasım'da ayağa kalktı, birliğin, dirliğin ve beraberliğin adresi olan AK Parti'ye oy verdi" ifadelerini kullandı.
Tarihin önemli bir aşamasından geçildiğinin altını çizen Başbakan Davutoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
"Zorlu dönemeçlerden geçiyoruz. Zorlu eşiklerden oyunları boza boza, kumpasları kuranların kafasında kıra kıra hep beraber kardeşliğimizi korumaya yürüyoruz. Şimdi beni böyle muhabbetle karşıladınız, hepinize, özellikle aşkla bekleyen bacılarıma teşekkür ediyorum. Kucağında bebeğiyle bizi bekleyen bacılarımıza teşekkür ediyorum. Allah bütün bu çocukların geleceğini hep aydınlık eylesin, Allah birliğimize, beraberliğimize daima sahip çıkmayı bize nasip eylesin, bu topraklara nifak, ayrılık tohumu ekmek isteyen, al bayrağı bu semalardan indirmek, ezanları susturmak isteyenlere karşı birliğimizi, dirliğimizi muhafaza edecek gücü, kudreti bize versin."
Başbakan Ahmet Davutoğlu, kardeşliğin sembolü olan Midyat'ta Müslüman, Hristiyan, Arap, Kürt, Türk bütün insanların tam bir kardeşlik içerisinde yaşadığını bildirdi.
SON KALE TÜRKİYE
Konuşması sırasında vatandaşları Arapça ve Kürtçe selamlayan Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Bu vatanımız, Anadolumuz bütün mazlumlar için son kale. Şimdi buraya gelirken bugün 15 bin Suriye'den, Halep'ten kardeşimiz Türkiye'ye doğru yürüyordu. Bombalar altında, Rus uçaklarının, rejimin saldırılarının bombaları altında o kardeşlerimizin gideceği, sığınacağı tek yer var. Allah yardımcıları olsun. Allah yardımcıları, Türkiye Cumhuriyeti de her zaman yardımcıları olacak. Onlar başka bir yere gidemiyorlar. O mazlumların sığınacağı tek yer var Türkiye Cumhuriyeti Devleti. Biz de diyoruz ki 'kim bizim bağrımıza gelirse esenlik bulacak' ve biz onlara diyeceğiz ki 'ehlen ve sehlen Suriye, ehlen ve sehlen Irak, ey Musul, ey Halep, bilin ki size yönelen kurşun bize yönelmiştir. Size yönelen zulüm bize yönelmiştir.' Şimdi son sığınağımız son kalemiz Türkiye. Birileri de istiyorlar ki çukur kazarak, barikat kurarak, mayınlar döşeyerek, tuzaklar kurarak, Türkiye'yi Irak ve Suriye gibi yapmak isteyenler var."
"Kardeşi kardeşe kırdırmak isteyenlere izin verecek miyiz?" diye soran Başbakan Davutoğlu, şöyle konuştu:
"Birliğimizi, beraberliğimizi, dirliğimizi korumak için her zaman ayakta olacak mıyız? Al bayrağı yüceltecek miyiz? Ezanları koruyacak mıyız? Dinimizi, inancımızı, örfümüzü, kimliğimizi, medeniyetimizi koruyacak mıyız? Arap, Türk, Kürt, hep beraber el ele barış içinde yaşayacak mıyız? İşte bunları duymaya geldim. Gece iki saatlik uykuyla geldim. Görünüşte yorgun olabilirdim ama sizi görünce yorgunluğumu unuttum, hiç yorulmamış gibiyim. Ne gelirse, nereden ne fırtına gelirse gelsin madem ki Midyat, Mardin ayaktadır, madem ki Arap'ıyla, Türk'üyle, Kürt'üyle bütün bir millet ayaktadır, bize yorulmak yok, bize durmak yok. Bize saldırılar karşısında bir adım geri adım atmak yok."
Mardin'den, Midyat'tan bütün bölgeye, bütün Türkiye'ye söz verdiklerini belirten Davutoğlu, vatandaşlara şöyle seslendi:
"Bütün çukurlar kapatılacak, bütün barikatlar yıkılacak, bütün mayınlar temizlenecek ve hep birlikte yeni Türkiye'ye yürüyeceğiz. Midyat, kardeşlik türküsü söylemeye var mısınız? Midyat, kardeşlik türküleri, kardeşlik şiirleri okumaya var mısınız? Midyat, ebediyen kardeşlik demeye var mısınız? Allah kardeşliğimizi, birliğimizi, dirliğimizi daim etsin."
ARTUKLU HABER AJANSI-MARDİN/MİDYAT