Tarih: 24.11.2016 18:00

BAYKAL:TERÖR ARTIK TECRİT EDİLMELİ!

Facebook Twitter Linked-in

CHP eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal, görevden uzaklaştırıldıktan sonra gözaltına alınan Mardin Büyükşehir Belediyesi eski başkanı Ahmet Türk'e destek vermek ve Dostluk ve Nezaket ziyaretinde bulunmak üzere Mardin'e geldi.

 

Ankara'dan uçak ile Mardin'e gelen Deniz Baykal,Mardin Havalimanında CHP Mardin İl Başkanı Mahmut Duyan ve il yöneticileri ile Ahmet Türk'ün kardeşleri  tarafından karşılandı.

 

Mardin Havalimanından Ahmet Türk'ün evine geçerek,Eşi Mülkiye Türk'ü   evinde ziyaret etti. Baykal, 12 Eylül askeri darbesinin ardından 36 yıl sonra bir başka acı nedeniyle Ahmet Türk ile yeniden bir araya geleceğini  açıkladı.

 

Ahmet Türk'ün evine yaptığı ziyaret sonrası Mardin Adliyesine giderek Burada Mardin Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Özel ile bir süre görüşen Deniz Baykal,Daha sonra Mardin Valiliğine geöerek Mardin Valisi Mustafa Yaman ile Makamında bir süre görüştü.

Vali Mustafa Yaman ile görüşmesinin ardından Mardin Valiliğinin bahçesinde Gazetecilere açıklamada bulunan Deniz Baykal,Teröre ve bölgeye ilişkin içok önemli açıklamalarda bulundu.

 

Baykal,Valilik Bahçesinde basın mensuplarına yaptığı açıklama da şunları söyledi:

 

''Bugün bir dostluk görevini,bir nezaket ziyaretini gerçekleştirmek üzere Mardin'e geldik.Ahmet Türk'ün ailesi ile görüştük,Ailesine geçmiş olsun deileklerimizi ilettik.Ayrıca hem adli,hem de idari yetkililerle görüştük.

Yetkililerle kapsamlı değerlendirmeler yaptık.Bizim işimiz hukuk sürecine müdahele etmek olamaz.Adli süreç,Hukuk süreci, kendi kuralları içerisinde işleyecektir.İşliyor.

Olay sadece adli bir konu olmanın ötesinde ülkenin çok temel bir sorunu ile de doğrudan bağlantıldır.Olayın içinde toplumumuzun dikkatle izlediği pek çok yön vardır.Biz de konu ile ilgili yapılan açıklamaları dinledik Bilgiler aldık.Bizim insani dayanışma ve görev yaklaşımımızın dışında Türkiye'nin geldiği noktada maruz kaldığı çok ciddi tehditler ve tehlikelerle ilgili değerlendirmelerimizi de hekesle paylaşma imkanımız oldu.Yararlı görüşmeler yaptığımızı söyleyebilirim.

 

Kamuoyumuzun dikkatini  ben terör konusunun artık bir tıkanma noktasına geldiğinin herkes tarafından anlaşılması ihtiyacını hissediyorum. Terör artık doğal limitine gelmiştir. Terör bundan sonra gideceği hiçbir yer yoktur. Yeterince acıyı, ızdırabı toplumumuza yaşatmıştır. Bundan sonraki her terör adımının o terörü belli bir siyası bekleyişle gerçekleştirmek isteyenler başta olmak üzere, toplumun her kesimine bu bölgede yaşayan insanlara, bütün ülkeye çok ciddi zararlar vereceği çok net bir biçimde ortaya çıkmıştır.
 
Bir an önce herkesin aklını başına almasına ihtiyaç vardır. Terörle bir yere varmak mümkün değildir. Terörün masum insanları kurban etmesine, terörle bağlantısı olan olmayan insanları kendi çekim alanının içerisine almasına müsaade etmemek lazımdır. Terörü tecrit etmek lazımdır.Terörü sınırlamasını bilmek lazımdır.
 
Terörüm  kendi doğal alanı dışında genişlemesine izin vermemek lazımdır.Bu konuda toplumumuzda genel bir duyarlılığın  ortaya çıktığını görüyorum.Ülkemiz son dönemde çok büyük,çok aşırı dünyanın diğer ülkelerinde görülenin de belki ötesinde bir büyük şiddet saldırısına maruz kaldı.Özellikle bu bölge üçyüzbin insanın  göç etmek zorunda kaldığıbir ortam yaşandı.Yüzlerce,binlerce insan kaybedildi.Toplum,hayat durdu.Artık doğal bir yaşam  bu bölgenin yer,yer belli bölgelerinde aylarca sürdürülemez hale geldi.Büyük acılar yaşandı.yaşanmaya da devam ediyor. 
 
Böyle bir acıyı  yaşamış,böyle bir travmaya maruz kalmış bir  toplumun ,şiddet  konusunu yeniden değerlendirmesinin kaçınılmaz olduğu kanısındayım.bu tablonun temel nedeni burada şiddet   tatbik eilmesidir.
 
Şiddetle belli bir siyasi amaca ulaşılmak istenmesidir.Bu mücadele ne sonuç vermiştir? Şiddete maruz kalan kesimleri perişan etmiştir.Can kayıpları,Büyük acılar,Büyük ekonomik kayıplar,İnsani kayıplar,bu bölgede hayatın sürdürülememiş olması ,yani bu deneyi yaşadıktan sonra  inanıyorum ki bü bölgede yaşayan bütün inasanlarımızın işiddeti bir politika olarak oartaya koyanlar kadar ,aslında gider ayak bir tavır almasına ihtiyaç var.
 
Yani şiddet hukukun düşmanıdır.Terör Demokrasinin düşmanıdır.Şiddet ve Terör kimliğin düşmanıdır.Kültürün düşmanıdır.Bunu en iyi bu bölge insanı yaşadı.Bunu en iyi bilmesi gereken bölge de  burasıdır.
 
 
Bizim şiddeti etkisiz kılmanın bir yolunu bulmamız lazım.Bir yandan da şiddete maruz kalan insanların dünyaya bakışını,şiddet politikasını  sahiplenenlere  bakışını yeniden düzenlemesini sağlamak lazımdır.İnanıyorum  bu yaşanan olaylar olumsuz gelişmelere  de  yol açacaktır.
 
 
Bu yaşanan  olayların ortaya koyduğu  bence 2 temel gerçek vardır.Bunlardan birisi şiddetle bir yere gitmenin  olmadığı ortaya çıkmıştır.Bu kadar acı yaşanmıştır.bu kadar kayıp verilmiştir.Günde 10'un üzerinde insanı kaybettiğimiz dönemleri de yaşadık.Ama şiddete teslim olmama iradesi ,şiddeti etkisiz kılma iradesi şiddeti etkisiz kılma iradesi  en küçük gerileme yaşamadan bütün ülkede ayakta kaldı.
 
Şiddete boyun eğmeme konusunda mutlak bir anlayışın ülkemizde egemen olduğunu memnuniyetle görüyoruz.
 
Türkiye şiddete boyun eğmemeli ve eğmeyecektir, eğdirilemez. Öte yandan bir şey daha ortaya çıktı. Şiddetin acısını çeken toplum kesimleri, özellikle bu bölgede yaşayan insanlar, sanıyorum ki yeni bir durum değerlendirmesi yapmaya başlamışlardır ve bu şiddet  politikalarının sahiplerine yönelik değerlendirmelerini gözden geçirdiler. O nedenle ben bugüne kadar şiddetle ve terörle bir noktaya gelmek isteyen kesime bunun çıkmaz bir yol olduğunu anlama çağrısı yapıyorum. Artık şiddetle bu yolla bir yere gidilemez.
 
 
Bu işe son vermek lazımdır. Buna son vermek, onların kendilerine ve topluma karşı temel sorumluluklarıdır, görevleridir. Umarım önümüzdeki dönemde böyle bir anlayış ortaya çıkar.
 
 
Dünya şartları değişmiştir. Bölgede yaşanan gerçekler ortadadır. Anlamsız bir toplumsal intihar ötesinde, bir anlam taşımaz hale gelmiştir. Şiddet ve terör, toplu bir intihardır. Artık hem kendileri için hem hedef seçtikleri için bununla bir yere varılamaz. Bunu bırakalım artık. Bırakalım ve tekrar Demokratik Siyasete, doğal siyası yaşamın gerçeklerine ulaşalım.''Dedi
 

 

ARTUKLU HABER AJANSI-MARDİN




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —