BBP Genel Başkanı Mustafa Destici ,Parti Genel Merkez Binasında düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Peşmergelerin Türkiye üzerinden Kobani`ye geçişini değerlendiren BBP Genel Başkanı Destici, peşmerge maskesi altında PKK ve PYD unsurlarına koridor açılmak anlamına geldiğini ve bunun Türk milletine ihanet olduğunu söyledi.
DIŞ POLİTİKA GAYRİ CİDDİ VE TUTARSIZ
Türkiye`nin dış politikasının "gayri ciddi, tutarsız ve öngörüsüz" olduğunu belirten Mustafa Destici, "Bu, peşmergeye koridor açmak değil, burada koridor, peşmerge maskesi altında PKK ve PYD unsurlarına açılmaktır. Bu da büyük Türk milletine ihanettir. Sadece Türkiye`ye, onun geleceğine değil, Suriye`de yaşayan Arap ve Türkmen kardeşlerimizin de geleceğine ihanettir çünkü orada PKK`nın, PYD`nin amacı belli, Suriye`nin kuzeyine bir devlet kurmak" ifadelerini kullandı.
BBP Genel Başkanı Destici konuyla ilgili sözleri şu şekilde sürdürdü:
“AMAÇ PKK-PYD’YE UNSURLARINA KORİDOR AÇMAK”
“Yabancı devlet statüsünde olmayan Irak’ın bir bölgesinde özerklik ilan etmiş Barzani’nin Peşmergelerini Türkiye’de konuşlandırma ya da Türkiye sınırını kullandırmak için anlaşma yapıyorlar. Bu da büyük bir kandırmaca. PKK-PYD’nin açık bir talebi vardı. Türkiye’nin koridor açması ve bu koridordan hem Kuzey Irak’tan, hem Afrin’den hem Cezire’den gelecek YPG ve YPC güçlerinin yani PKK ve PYD güçlerinin Suruç’a gelerek Mürşidpınar’dan Aynel Arab’a geçmesiydi. Talep buydu. Bu talebi kabul ettirmek için 6-7 Ekim hadiseleri yaşandı. Neticede istediklerini almış gibi gözüküyorlar. PKK ve PYD bu kadar cesursa bunların terör unsurları bu kadar kahramansa niye Suriye sınırları içerisinden Aynel Arab’a gitmiyorlar. Çünkü arada IŞİD var. IŞİD korkusu iyice beyinlerine işlemiş durumda, ödleri kopuyor. Ancak bütün dünyayı yanlarına alarak IŞİD’le baş edebileceklerini düşünüyorlar. Bu Peşmergeye koridor açmak değil, bu da büyük aldatmaca. Burada koridor Peşmerge maskesi altında PKK-PYD unsurlarına açılmaktadır. Bu da Türk milletine ihanettir.”
İMRALI CANİSİNİN TALİMATI YA YA DA TALEBİ İLE..
Emniyet mensuplarına yönelik yapılan operasyonlarla ilgili de konuşan Destici, “Bu görevden almaların ve operasyonların, bebek katili Abdullah Öcalan’ın talimatıyla, talebiyle, ya da çözüm sürecindeki müzakerenin bir pazarlık noktası olarak yapılıp yapılmadığı konusunda da açık ve net cevap bekliyoruz. Kime karşı yapılırsa yapılsın haksız görevden almaların ve bu tür algı operasyonlarının karşısındayız.” dedi.
Operasyonların siyasi, psikolojik bir algı operasyonu olduğunu dile getiren Destici, “Eski İstihbarat Daire Başkanı’nın ve bu tür operasyonlarla karşılaşanların söylediği net cümleler var. KCK operasyonlarını da, dinlemeleri de, Ergenekon operasyonlarını da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla yaptığını söylüyorlar. Açık ve net olarak bunu ifade ediyorlar. İkinci bir şey daha söylüyorlar. Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Başbakanımızın cevaplaması gereken. Bebek katilinin talimatıyla görevden alındıklarını söylüyorlar. Bu böyle geçiştirilecek iddia değil. Buna Türkiye’yi yönetenlerin cevap vermesi lazım. KCK operasyonları, dinlemeler bütün geçmişte yapılan bu operasyonlar kendi talimatıyla yapıldı mı yapılmadı mı? Bu tür iddialar var. Sayın Cumhurbaşkanı’nın bunu net bir şekilde cevap vermesi lazım.
Aynı şekilde bu görevden almaların ve operasyonların, bebek katili Abdullah Öcalan’ın talimatıyla ya da talebiyle, ya da çözüm sürecindeki müzakerenin bir pazarlık noktası olarak yapılıp yapılmadığı konusunda da açık ve net cevap bekliyoruz. Kime karşı yapılırsa yapılsın haksız görevden almaların ve bu tür algı operasyonlarının karşısındayız. Onun için ben bu haksızlığın elbet boşa çıkacağını düşünüyorum. Emniyet mensupları ne yaptılarsa üstlerinin talimatlarıyla yaptıklarını söylüyorlar. Aynen bir bakan çıkıp ‘ben ne yaptıysam hepsini Başbakan’ın talimatıyla yaptım’ diye göz altına alınan İstihbarat Daire Başkanı da aynı şeyleri söylüyor. Sayın Başbakanla bizzat saatlerce görüştüklerini anlattılar.” diye konuştu.
“HERHALDE 4 BAKAN 1 NİSAN ŞAKASI OLSUN DİYE İSTİFA ETTİLER”
17-25 Aralık operasyonlarına komedi gibi bir takipsizlik kararı verildiğini söyleyen Genel Başkanımız Destici, “Yargıçlara, hakimlere, savcılara sesleniyorum. Hukukun tarafsızlığını ve bağımsızlığını koruyacak sizsiniz. Garanti altına alacak sizsiniz. Sizler eğer, siyasilerin baskılarına boyun eğerseniz, kendi elinizle hukukun bağımsızlığını ve tarafsızlığını ortadan kaldırmış olursunuz. 17-25 Aralık operasyonlarına takipsizlik kararı Türk hukuk sisteminin şerefini ve namusunu lekelemiştir. Kara bir leke olarak üzerlerine çökmüştür. Buradan kurtuluş, hukuk adamlarının verdiği kararlarla olacaktır. 17-25 Aralık’ta hiç birimiz rüya görmedik. Yani o para kasaları, ayakkabı kutuları, paralar, bunlar rüya değildi herhalde. Herhalde 4 bakan sanal ortamda 1 Nisan şakası olsun diye istifa etmediler. Şu anda koltuklarında başkaları oturuyor. Bu karar yargının tarafsızlığına ve bağımsızlığına bir darbedir. Türk yargısı açısından bir yüz karasıdır.” şeklinde konuştu.
"İSLAM DÜNYASININ GÖRDÜĞÜ EN BÜYÜK İHANETİ YAPIYORLAR”
Destici, AK Parti iktidarının İslam dünyasının gördüğü en büyük ihaneti yaptığını söyleyerek, “Moğollardan beri gördüğü en büyük ihaneti yapıyorlar. AK Parti inanılmaz bir ihanet içerisinde. Ateist, Marksist bir takımı, grubu muhatap alarak büyüttüler. AK Parti iktidara geldiğinde PKK’nın siyasi uzantısının oyu yüzde 3-4 seviyesindeydi. Şu anda 2-3`e katlamış durumda. Şimdi İslam dünyasının göbeğine bayrak çektiriyorlar. Özerk bölgeler oluşturuyorlar. Bu İslam tarihine, Müslümanlara yapılmış en büyük ihanettir.” şeklinde konuştu.
“BBP’YE BİR KURUŞ YOK”
Destici, 2015 seçim bütçesini de eleştirdi. Siyasi partilere 2015 yılında 180 milyon 600 bin lira yardım yapılacağını söyleyen Destici, “Fakat 2015 yılı bir genel seçim yılı olduğu için bunun 3 katı para verilecek. Yani toplam para 542 milyon lira. Biz sadece oyu yüzde 7’nin üzerinde olan hazine yardımı yapılmasını doğru bulmuyoruz. Benim zaten Anayasa Mahkemesi’nde henüz neticelenmeyen bir başvurum var. Fakat bundan vazgeçtik, tamam 180 milyon lirayı 3 partiye ver. Yasa çıkarmışsın Anayasanın 68. Maddesine de aykırı olarak, çünkü orada diyor ki; ‘siyasi partilere hakça ve yeteri miktarda yardım yapılır’. Kendileri de öyle söylüyor. Geçtiğimiz gün Başbakan Yardımcısı ve hükümet sözcüsü ile beraberdik. ‘Sayın Başkan kuzulara şah olsa kurt yapmaz bu taksimi diyorsunuz’ diyor. ‘Evet siz kurdu da geçtiniz, kurttan daha hain, daha gayri adil bir taksiminiz var’ dedim. Kurttan daha yırtıcı hale geldiniz ve kurttan daha vicdansız. 180 milyon liradan vazgeçtim geriye kalan 360 milyon lira seçim yardımı. Bunu nasıl oluyor da sen aynı 3 partiye veriyorsun? Yarın YSK açıklayacak. 15 parti seçime girdi diyecek. Bu yardımı yine 3 parti alacak. Benim isyanım buna. Birincisine zaten itiraz etmiştik. Ama ikincisi hiç kabul edilemeyecek bir şey. Yani 360 milyon lira seçim yardımı veriyorsun, bu yardımı da yine tutup 3 partiye veriyorsun. 2015 yılında AK Parti 305 milyon lira alacak, CHP 159 milyon lira verilecek, MHP’ye de 79 milyon lira para yatacak. BBP’ye de bir kuruş yatmayacak. Yani ne hazine yardımı, ne seçim yardımı."
"GEMİNİN ESKİ BİR BAKANIN TERSANESİNDE YAPILDIĞINI BİLİYOR MUYDUNUZ?"
Destici sözlerini şöyle tamamladı:”Önce Başbakanlık, sonra Erdoğan Cumhurbaşkanı olunca cumhurbaşkanlığı konutuna çevrilen yeni konutunun 280 bin metrekare olduğunu, 950 civarında odası olduğunu ama cumhurbaşkanlığı personelinin 700 civarında olduğunu biliyor muydunuz? Yeni Cumhurbaşkanımıza ailesiyle yapılan bölümün de 16 bin metrekare olduğunu biliyor muydunuz? Artık 16 bin metrekarede kim oturacak onu bilmiyorum. İkincisi Cuma günü bakanların açılışına katılacağı bir gemi indirilecek. Bu geminin de eski bir bakanın tersanesinde yapıldığını biliyor muydunuz?”
ARTUKLU HABER AJANSI-ANKARA
HABER:ABDULLAH ORTAÇ