BDP`Lİ BAYÜLKEN;ÇÖZÜM SÜRECİ AKAN KANI DURDURDU

BDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, çözüm sürecine değinerek, 5 aylık bir süreçte çatışmalardan kaynaklanan tek bir can kaybı olmamasını dahi bu sürecin en büyük kazanımı olarak gördüklerini ifade etti. Baluken, "Başka hiçbir cümle kullanmaya gerek yok. Tek bir gencin yaşamı kurtulmuşsa, tek bir ananın gözyaşının akması engellenmişse bu sürecin başarısı için başka herhangi bir söz söylemeye gerek olmadığını düşünüyoruz" dedi.

BDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, çözüm sürecine değinerek, 5 aylık bir süreçte çatışmalardan kaynaklanan tek bir can kaybı olmamasını dahi bu sürecin en büyük kazanımı olarak gördüklerini ifade etti. Baluken, "Başka hiçbir cümle kullanmaya gerek yok. Tek bir gencin yaşamı kurtulmuşsa, tek bir ananın gözyaşının akması engellenmişse bu sürecin başarısı için başka herhangi bir söz söylemeye gerek olmadığını düşünüyoruz" dedi. 

BDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, Suriye`ye olası bir askeri müdahaleye ilişkin, "Eğer AKP hükümeti yeni bir savaş macerasına girecekse yeni bir tezkereyi Meclis`in gündemine getirecektir. Böylesi bir şey yaşanırsa BDP olarak daha önceki tezkerede olduğu gibi bu tezkerede de savaşa karşı en güçlü muhalefeti ortaya koymak için Meclis`te olacağız" dedi. 

Politikasını milliyetçilik, ırkçılık ve çatışma üzerine kuranların, bu geçmiş tabloları adeta özler şekilde her gün sürece yönelik birtakım açıklamalarda bulunduğunu iddia eden Baluken, şöyle devam etti: 

"Adeta bu sürecin bitmesi, yeniden bu çatışmaların başlaması, gençlerin toprağa düşmesi için burada iştahı yüksek çağrılar yapmayı hala sürdürüyorlar. Çünkü bu 5 aylık süreç kalıcı bir barış, onurlu bir çözümle neticelenirse gençler hayatını kaybetmeyecek ama ırkçılıktan, miliyetçilikten, kandan beslenenler siyaseten büyük kaybedecekler. Bu resmi gördükleri için maalesef insan yaşamına mal olması pahasına pervasızca bazı şeyler dile getirebiliyorlar. Biz Türkiye halklarına bu ulusalcı, ırkçı, şovenist, miliyetçi, kandan beslenen çevreleri tekrar şikayet ediyoruz." 

Kalıcı bir çözümü sağlamak için Hükümetin, AK Parti`nin, devletin üzerine düşen bazı önemli sorumlulukları bulunduğunu ifade eden Baluken, hükümetin hızla demokratikleşmeyle ilgili acil bir paket hazırlaması, yasal ve anayasal düzenlemelerle ilgili irade beyanında bulunması gerektiğini savundu. 

Baluken, "Bugünkü yaklaşmını bir kenara bırakarak, bir an önce Meclis`i açmanın ve bu demokratikleşmeyle ilgili adımları atmanın gayreti içinde olmalıdır. Aksi takdirde Türkiye halklarında daha önceki yıllarda heba edilen önemli bir fırsatın, hükümet tarafından heba edilmek istendiği gibi bir algı oluşur" dedi. 

BDP olarak bu sürecin sonuna kadar takipçisi olacaklarını ifade eden Baluken, bu konuda artık sözün bittiği bir noktada olunduğunu, hükümetin bir an önce demokratikleşme paketini bütün kamuoyuna açıklaması gerektiğini kaydetti. 

Baluken, 1 Eylül Dünya Barış Günü`nde İstanbul, Van, Diyarbakır ve Mersin`de çevre illerin de katılımıyla mitingler yapacaklarını bildirdi. 

Toplantının ardından Baluken, gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`ın, PKK`lıların yüzde 20`sinin ülke dışına çıktığına yönelik sözlerinin hatırlatılması üzerine Baluken, halen çekilmenin devam ettiğini söyledi. 

Başka bir soru üzerine Baluken, Suriye`ye olası bir müdahale konusunda yapılan tartışmaları son derece talihsiz bulduğunu ifade ederek, "Eğer AKP hükümeti yeni bir savaş macerasına girecekse tabiki geçmiş olan tezkere üzerinden herhangi bir süreç yürütemeyecektir. Yeni bir süreci, yeni bir tezkereyi Meclis`in gündemine getirecektir. Böylesi bir şey yaşanırsa BDP olarak daha önceki tezkerede olduğu gibi bu tezkerede de savaşa karşı en güçlü muhalefeti ortaya koymak için Meclis`te olacağız" diye konuştu. 

Bekir Bozdağ`a yönelik saldırının ardından yeni bir düzenleme yapılacağına ilişkin haberlerin hatırlatılması üzerine de Baluken, şunları söyledi: 

"Savcı onayı olmadan polisi gözaltına alma yetkisi veren, mevcut noktadan da daha geri bir noktada ele alınması gereken bir düzenleme yapılırsa, kanımca bu beklentinin büyük bir hayal kırıklığıyla sonuçlanması gibi bir sonucu önümüze getirir. İfade edilmesini bile son derece tehlikeli buluyoruz. Türkiye`nin hızla bir polis devleti görüntüsünden uzaklaşmasıyla ilgili düzenlemeler ihtiyaç var." 

ARTUKLU HABER AJANSI-ANKARA