BEM-BİR-SEN TOPLU SÖZLEŞME TALEPLERİNİ AÇIKLADI

Belediye ve Özel İdare Çalışanları Birliği Sendikası (Bem-Bir-Sen) Genel Başkanı Mürsel Turbay, Toplu Sözleşme Görüşmeleri öncesi düzenlediği basın toplantısında konuştu. Özellikle son 4 yıldır vatan mücadelesinin emek ve ekmek mücadelesinin önüne geçtiğini belirten Turbay, “Vatan olmazsa, ne emek kalır ne de ekmek kalır ortada. Yanı başımızda Suriye’de yaşananlar vatanımızın kıymetini anlamamız açısından bizim için ibretlik bir örnek olmuştur. Geçen yıl 15 Temmuz’da vatan mücadelesi verdik, şimdi sıra emek mücadelesinde.” dedi.

EKMEKSİZ YAŞARIZ AMA VATANSIZ ASLA
Suriye’yi yaşanmaz hale getirenlerin, şehit kanlarıyla sulanmış vatanımızı da parçalamanın, yok etmenin gayretinde olduklarına dikkat çeken Turbay, şöyle devam etti: “Bunu millet olarak çok iyi biliyoruz ve hangi yöntemle bizi vurmaya çalıştıklarını görebiliyoruz. Geçen yılın 15 Temmuzunda yıllardır besleyip büyüttükleri ve bir ur gibi içimize yerleştirdikleri haşhaşi çetesini üzerimize saldılar. Tanklarla, toplarla ve bilumum silahlarla ülkemize karşı bir işgal girişimi başlattılar. Bu ülkenin asli unsurları, Anadolu’nun yiğit evlatları, helal lokma peşinde, alın teriyle emek veren ve ekmeğini kazanan yediden yetmişe kim varsa meydanlara akın etti ve canı pahasına vatanını ite çakala teslim etmedi. Bu vesileyle cümle şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize hayırlı ömür diliyorum. Bu yaşadığımız olağanüstü süreçlerde vatan mücadelesi ve müdafaası her şeyin önünde gelmiştir. Bu milletin üreten emekçileri de bu şuurla ‘ekmeksiz yaşarız ama vatansız asla’ demiştir.”

ONCA SALDIRIYA RAĞMEN EKONOMİMİZ HALA AYAKTA
Turbay, “Hamdolsun, bütün bu zorlu süreçleri, ihanet dolu badireleri sağ salim atlattık ve şu cennet vatanımızda hürriyet içinde yaşamaya devam ediyoruz.” derken, “Yaşadığımız onca sıkıntıya rağmen şükürler olsun ülke ekonomisi ciddi bir zarar görmedi, piyasa çökmedi. Bu yılın ilk çeyrek verilerine bakıldığında da üretim ve ihracat değerleri istikrarlı bir büyüme sürecine işaret ediyor. Bu kadar vahim hadise yaşayıp da ekonominin ciddi ölçüde sarsılmamasını Rabbimizin bir lütfu olarak görüyorum. Peki vatan mücadelemiz bitti mi? Elbette hayır. Vatanımıza göz diken, istiklalimize kast eden onca düşman varken, bu mücadelemiz her daim sürecektir. Anbean teyakkuzda olmaya devam edeceğiz. Her saldırıya karşı dirençli ve tetikte olmayı sürdürecek ve bu şekilde yaşamayı öğreneceğiz.” şeklinde konuştu.

EMEĞİMİZ İÇİN DE KIYASIYA MÜCADELE EDECEĞİZ
Sendika olarak vatan müdafaasında verdikleri mücadeleyi şimdi de emek ve ekmek konusunda vereceklerini vurgulayan Turbay, şöyle devam etti: “Toplu sözleşme görüşmeleri için hizmet kolumuza ait bütün taleplerimizi hükümete ilettik. Şimdi de yetkili sendika olarak görüşme masasındaki yerimizi alacağız ve çalışanlarımızın hakları için kıyasıya mücadele edeceğiz. Umuyoruz ki hükümetimiz çalışanların gelirleri ve yaşama standartları konusundaki yetersizliği görür ve taleplerimizle ilgili cömert davranır. Bu Toplu Sözleşme dönemi için hazırlamış olduğumuz talepler; genelde kamu çalışanlarının, özelde ise yerel yönetim çalışanlarının idari, mali, hukuki, sosyal ve özlük haklarının belirlenmesinde ve uygulanmasında, mevzuattan kaynaklanan olumsuzlukları işaret ettiği gibi, ülkemizin sağlıklı bir çalışma barışına kavuşmasına katkı sunmayı da hedeflemektedir. Sendika olarak, çalışma barışını, sosyal barışın sağlanması adına vazgeçilmez görmekteyiz.”

BEM-BİR-SEN’İN TOPLU SÖZLEŞME TALEPLERİ
Vatandaşın hayatı boyunca ihtiyaç duyduğu hizmetlerin kahir ekseriyetinin belediyeler tarafından karşılandığına işaret eden Turbay, toplu sözleşme taleplerinden bazılarını şu şekilde sıraladı:

- Milletimize daha iyi hizmet götürülmesi için yerel yönetimlerin ve il özel idarelerinin mali kaynakları artırılmalıdır.

 

- İhale komisyonu gibi sorumluluğu ağır olan komisyonlarda görev alan çalışanlarımıza ilave mali haklar verilmelidir.

 

- Yardımcı hizmetler sınıfında veya düşük dereceli kadrolarda çalışanlara da ek göstergeden faydalanma hakkı verilmelidir.

 

- Mali sorumluluk zammının kapsamı genişletilmeli, bu alana dahil kadrolarda çalışanların zam ve tazminatları yeniden belirlenmelidir.

 

- Koruma ve güvenlik görevlisi çalışanlarımızın ek ödeme oranlarında artış yapılmalıdır.

 

- Sivil savunma uzmanlarının ve icra memurlarının özel hizmet tazminatı oranları artırılmalıdır.

 

- Yangın söndürme faaliyeti sırasında ölen veya malul olan itfaiye personeline de orman personeline ödenen nakdi tazminat hakkı verilmelidir.

 

- Sözleşmeli çalışan personeller ile memurların yapması gereken işlerde çalışan diğer kadro personelleri memurluğa geçirilmelidir.

 

- Teknisyen yardımcılığı kadrosunda olanlardan öğrenim durumu uygun olanlar teknik hizmetler sınıfına geçirilmelidir.

 

- Avukatlık hizmetleri sınıfına giren personellerin mali hakları yeniden belirlenmelidir.

 

- Sözleşmeli olarak çalışan personeller de yemek yardımından yararlandırılmalıdır.

 

- Arazide görev yapan sözleşmeli personel için de arazi tazminatı ödenmelidir.

 

- Hazine avukatlarına ödenen keşif ve yol ödenekleri kamu avukatlarına da ödenmelidir.

 

- Afet bölgelerinde çalışan personellere afet tazminatı ödenmelidir.

 

- Mahalli idarelerde çalışanların ikramiye tutarları artırılmalı ve yararlanacakların kapsamı genişletilmelidir.

 

- Zabıta ve itfaiye personelinin tazminat ve yan ödeme kapsamındaki zamları artırılmalıdır.

 

- Sosyal denge tazminatı ödemeleri, oluşturulacak ikinci basamak emeklilik sistemine dahil edilmelidir.
 

 

ARTUKLU HABER AJANSI