Türkiye?deki denizcilik dünyasını Nisan ayında yapılacak Deniz Ticaret Odası seçimlerinin heyecanı sardı. Seçimlere güçlü bir şekilde hazırlanan ?Hepimizin Odası Hareketi?nin tanıtımı ise Büyük Kulüp Salon Redroom?da gerçekleşen basın toplantısıyla gerçek
Türkiye’deki denizcilik dünyasını Nisan ayında yapılacak Deniz Ticaret Odası seçimlerinin heyecanı sardı. Seçimlere güçlü bir şekilde hazırlanan ‘Hepimizin Odası Hareketi’nin tanıtımı ise Büyük Kulüp Salon Redroom’da gerçekleşen basın toplantısıyla gerçekleşti. Hareketin başkan adayı olan Tamer Kıran, Türk denizciliğinin güçlü isimlerinden Recep Düzgit, Salih Zeki Çakır ve Şadan Kaptanoğlu’nun da desteğini alarak 'Hepimizin Odası Hareketi' adı altında seçimlere hazırlanıyor. Manifestolarını kamuoyuyla paylaşan Kıran, mevcut oda yönetimine muhalefet amacıyla başlatılmış bir hareket olmadıklarını, tabana yayılan bir yönetim anlayışı ile Türk denizciliğinde yeni bir bakış açısı inşa etmek için yola çıktıklarını vurguladı.
Deniz Ticaret Odası başkan adayı Tamer Kıran, ‘Hepimizin Odası Hareketini’ ve seçim manifestosunu basına tanıttı. Kıran, ‘Hepimizin Odası Hareketini’ Türk Denizciliğinin yeni bin yılın değişen paradigmalarında kendi birikimlerinden güç alarak potansiyel kaynaklarını harekete geçirmek, dünya denizciliğinden hakkı olan payı almasını sağlamak ve Türkiye’nin büyük ülküsü olan denizciliğin itibarını daha da yükseltmek üzere yüzlerce denizcinin başlattığı, her geçen gün daha da gelişip güçlenen bir hareket olarak tanımladı.
Hepimiz Aynı Gemideyiz
216 trilyon dolar borç, yıllık 7 trilyon dolara yaklaşan faiz yüküyle beli kırılma noktasına gelen bir dünya ekonomisi ile karşı karşıya olduklarının altını çizen Tamer Kıran, dünyada büyük denizcilik şirketlerinin birleştiği bir ortamda Türk denizciliğinde anlamsız rekabet ortamı oluşturmak gibi bir niyetlerinin de olmadığını söyledi. Hepimizin Odası Hareketi’nin, istikametinin ve niyetinin belli, söyleminin şeffaf olduğuna dikkat çeken Kıran sözlerine şöyle devam etti: “Deniz Ticaret Odası, belirli grupların ve bir statüko oluşturan ailelerin değil hepimizin odası olmalıdır. Zira sektörün mevcut sorunlarıyla boğuşurken, gelişen dünyada oluşacak ve belki bir daha oluşması mümkün olmayan fırsatları kaçıracağız. Dünyayla rekabet edebilmek için önce kendi içimizde daha sonra bölgemizdeki denizcilerle iş birliğine açık olmak gerekir. Birlikte iş yapmayı beceremeyenler, zaten rekabet edemezler. Bu nedenle, birlikte iş yapmanın yollarını aramak önceliğimizdir.”
MUHALİF DEĞİL BİRLİK HAREKETEİYİZ
Bu dönemde bütün denizcilerin bilgi, beceri, tecrübe ve ilişkiler ağına ihtiyaçlarının olduğunu söyleyen Kıran, ‘’İnancımız odur ki; Deniz Ticaret Odası artık elini taşın altına koymalı, ülke sorunlarına çözüm noktasında yerini almalı, hiç değilse kendi iş kollarında yaşanan sorunların çözümü için yasaların kendine yüklediği görevleri ifa etmelidir. Bu görev için gerekli kaynak fazlasıyla mevcuttur. Kastettiğimiz kaynak sadece oda bütçesi veya gelirleri değildir. Asli kaynağımız denizciliğin bin yıllık birikimi, binlerce denizcinin tecrübesi, üyelerimizin dünyada kurduğu ticari ilişkiler ağıdır. Biz denizcilerin dünyada ulaşamayacağı kaynak, bilgi veya teknoloji yoktur. Denizcilerin sorunlarını sektöre uzak olanlar değil, zorlu denizlerde iş üreten denizciler çözecektir. Önümüzdeki dönemde hepimizin aklına, cesaretine, tecrübesine, ilişkiler ağına ihtiyacımız var. İşte bu nedenle; Hepimizin Odası Hareketi bir muhalif hareket değil, bir birlik hareketidir” dedi.
ARTUKLU HABER AJANSI-İSTANBUL