Tarih: 26.06.2016 10:47

`BU KANUN, ŞİRKETLERİ TÜKETİCİDEN KORUMA KANUNUDUR`

Facebook Twitter Linked-in

Resmi gazetede de yayımlanarak yürürlüğe giren “Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”u değerlendiren Tüketici Birliği Federasyonu Projeler Başkanı Jale Yanılmaz; “bu kanun, şirketleri tüketiciden koruma kanunudur” dedi.

Tüketici Birliği Federasyonu Projeler Başkanı Jale Yanılmaz konu ile ilgili şu açıklamayı yapmıştır:

Dikkat çektiğimiz bütün tehlikelere, yaptığımız bütün uyarılara rağmen azimli bir vurdumduymazlıkla çıkarılan bu kanun tam anlamıyla şirketleri tüketiciden koruma kanunudur. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, Tüketiciyi Koruma Kanunu ve Evrensel İnsan Hakları ayaklar altına alınmıştır. Utanç duyulacak bir durumdur.

Tüketici örgütleri ve duyarlı vatandaşlarımız ne zaman şirketlerin haksız kazançlarına karşı hak arama yoluna gitti ise, hükümet, şirketleri vatandaşın bu haklı gayretinden koruma yoluna gitmiş ve bunu da yasal düzenlemeler yaparak gerçekleştirmiştir.

Bu kanun ile hırsızlık meşru hale getirilmiş ve bedeli dürüstlüğe yüklenmiştir. Hırsızlık suçu dürüstlüğe tercih edilmiş ve bunun suç potansiyelini arttırma riski göz ardı edilmiştir. Bununla da kalınmamış, tarifede belirlenen ödemelerden herhangi birini yapmayan abone, hizmetin kesilmesi tehdidi ile karşı karşıya bırakılmıştır. Diğer yandan şirketlerin kaçak elektrik kullanımla ilgili mücadele etmesinin de dolaylı olarak önüne geçilmiştir. Yasalarla onaylanmış hırsızlık için şirketlerin mücadele edeceğini düşünmek fazla iyimser kalmaktadır.

Kanunda, abonelere yansıtılacak kayıp kaçak oranlarının belirlenen hedef oranlarını geçmeyeceği belirtiliyor. Geçtiğimiz yıl, Vedaş, Bedaş, Aras, Toroslar ve Dicle firmalarının hedef oranlarının yasalara aykırı bir şekilde, sözde mücbir gerekçelerle geriye doğru yükseltilerek revize edildiğini biliyoruz. Bunun gelecek dönemde tekrarlanıp tekrarlanmayacağı veya diğer şirketlere de sözde gerekçelerle uygulanıp uygulanmayacağı son derece şüphelidir.

Kanunda yer alan, nükleer santral projelerinin askeri bölge, yasak bölge, yeşil alan, kıyı sahil vs demeden engelsiz ve herhangi bir zarara karşı yaptırımsız inşa edilmesine geçit veren maddeler ise tümüyle insanlık ve doğa felaketlerinin habercisidir. Vazgeçilmediği ve kanun iptal edilmediği taktirde, zaman bu endişemizi ve uyarımızı ne yazık ki haklı çıkaracaktır.

 

ARTUKLU HABER AJANSI




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —