Ak Parti İstanbul Milletvekili Burhan Kuzu, Ak Parti Büyükçekmece ilçe başkanlığı tarafından 19 Mayıs konferans salonunda düzenlenen "Başkanlık Sistemi" konferansında, önemli açıklamalarda bulundu.
Ak Parti İstanbul Milletvekili Burhan Kuzu, Ak Parti Büyükçekmece ilçe başkanlığı tarafından 19 Mayıs konferans salonunda düzenlenen "Başkanlık Sistemi" konferansında, önemli açıklamalarda bulundu.
Yaklaşık 250 davetlinin katıldığı konferansta açılış konuşmasını yapan Ak Parti Büyükçekmece ilçe başkanı Hatice Bozdağ "Özellikle 2023 hedeflerimize doğru emin adımlarla ilerlerken parlamenter sistemin bazı istisnai dönemler dışında, gelişen Türkiye’nin ihtiyaçlarına ve çağın gereklerine ayak uyduramadığı açıkça ortaya çıkmıştır. Buradan hareketle, yeni anayasa yapılmasının hız kazanacağı önümüzdeki süreçte, sürekli istikrarsızlık ve kriz üreten parlamenter sistemden vazgeçmenin zamanının geldiği açıkça görülmektedir. Bunun çözümü ise demokrasi içinde istikrar üreten, hızlı, etkili ve sağlıklı kararlar alınabilmesini sağlayan başkanlık sistemidir" dedi.
Konuşmasına başkanlık sisteminin yönetim alanında birçok kolaylık sağlayacağını ifade ederek başlayan Burhan Kuzu, "550 milletvekili bugün için bana çok. Bu parlamenter sistemde hiç gerek yok ama başkanlıkla 550 milletvekili sayısı az gelir. Çünkü bu sistemde bölge küçülecek, her bir bölgeye yakın olarak dağılım yapılacak. Dolayısıyla siz hesabınızı sandıkta soracaksınız" diye konuştu.
Kuzu, başkanlık sisteminde merkez sağ ve solun yer alacağına işaret ederek, yönetime gelmede ise herkesin şansının eşit olduğunu vurguladı.
Göreve gelen kişinin herkesçe kabul görmesi için halkı kucaklaması gerektiğini ifade eden Kuzu, şunları aktardı:
"Başkanın göreve gelmesi için halka önce güven vermesi gerekiyor. Yüzde elli artı bir almak o kadar zor ki. Herkese kucak açacaksın. Bu modelin formülü şu; gelecek olan kimse sağ ya da sol olsun fark etmez. Mevlana'nın dediği gibi 'Ne olursan ol yine de gel' demesi lazım. Bunu yapan başkan olur. Bunu yapan yüzde 51'i alır. Yapamayan da havasını alır. Bu kadar basit. 'Alevisi, Sünnisi hepsi benim kardeşimdir' diye kucakladığın anda seni getirirler. 'Yok' derseniz başa gelemezsin."
Kuzu, başkanlık modelinde diktatörlüğün olmadığını, bu şekilde yapılan yorumların başkanlık sistemini lekelemeye yönelik olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
"Şimdi bir adamın yetkisini kullanıp tiranlık, despotluk yapabilmesi için yetki lazım. O yetkiler de para ve kanundur. Bugünkü modelle bu iki güç başbakanın elinde. Başbakan istese bugün tiran olur ama başkanlık modelindeki başkanın elinde ne kanun ne de para var. Dolayısıyla burada tiranlık falan o kadar uzak bir ihtimal ki kaldı ki yüzde 51 ile bir memleket tiranı seçiyorsa zaten o artık onu hak etmiş demek. Yani bir memlekette yüzde 51 ile hatta 2. turda yüzde 70 ile bir adam gelecek, o memleket artık bizim malum Hazreti Peygamberin de hadisi şerifinde herkes layık olduğu idareyle yönetilir. Bu kadar nettir. Falan gelirse, falan gelmezse diye bir şey yok. Kendi düşen ağlamaz. Bu milletin yüzde 70'i böyle birini seçiyorsa yapacak da çok fazla bir şey yok bana sorarsanız ama sistemin kendi bunu getirmez. Hiçbir zaman başkanlık modellerinde tiranlık türememiş. Böyle bir örnek yok. Tiranlık hep parlamenter sistemin olduğu dönemlerde türemiştir. Hitler, Mussolini, Franko hep bunlar parlamenter sistemin diktatörleridir."