Acıbadem Ankara Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Doç. Dr. Ali Titiz burun kanaması ile ilgili önemli bilgiler aktardı.
Burun kanamaları, kişiyi veya çocuklarda görüldüğü zaman anne babaları endişelendiren, kişinin yaşam konforunu bozabilen bir kulak burun boğaz rahatsızlığı olarak karşımıza çıkabiliyor. Acıbadem Ankara Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Doç. Dr. Ali Titiz burun kanaması ile ilgili önemli bilgiler aktardı. Burun kanaması sorunlarının genellikle evde basit yöntemlerle durdurulduğuna işaret eden Dr. Titiz, buruna kağıt veya peçete konulmaması konusunda hastaları uyardı.
Doç. Dr. Ali Titiz, burun kanamasının bir hastalık değil bir “semptom” olduğuna dikkat çekti ve her üç kişiden ikisinde görülebildiğini, her yıl ise toplumun yüzde 7-14’ünde görüldüğünü söyledi. Kanamaların genelde hastanın kendisi tarafından tedavi edildiğini belirten Dr. Titiz. “Her on vakadan ancak biri doktora başvurur. Eğer kanama yoğun, uzun süreli veya tekrarlayıcı olursa hastaların hastaneye başvurduğu görülür. Tıbbi yardıma başvuran hastaların çoğunluğu da kolayca tedavi edilebilir” dedi. Hastaların yaklaşık on binde 2’sinde inatçı, tekrarlayıcı özellik gösteren, hayatı tehdit edebilecek ve hastaneye yatış gerektirebilecek kanama veya komplikasyon olabileceğini anlatan Dr. Titiz, bu durumda hastanın hızlı bir şekilde değerlendirilip, altta yatan nedenin araştırılması ve hayatı tehdit edici bir durum oluşmadan hızla tedaviye başlanması gerektiğini dile getirdi.
Kanamalarının yüzde 90’ı burun ön bölgesinde oluşuyor.
Burun kanamalarını erişkin ve çocukluk çağı burun kanamaları olarak iki ayrı grupta farklılık gösterdiğini söyleyen Dr. Titiz, bu iki yaş grubu arasında burun kanamasının oluştuğu bölge ve nedenleri bakımından benzer olsa da farklılıklar da olduğuna dikkat çekti. Dr. Titiz, çocuklardaki burun kanamalarına dair “Burun içini döşeyen pembemsi renkli mukoza örtüsü ve bunun içinde bulunan damarsal yapıların çeşitli nedenlerle bütünlüğünün bozulması ile kanamalar oluşur. Burun kanamalarının yüzde 90-95’i burun ön bölgesi olarak bilinen yaklaşık burun ön deliğinden 1 cm kadar içeride olan burun her iki deliğini ayıran “nazal septum” olarak adlandırılan bölgenin mukozasında görülür. Kalan yüzde 5-10’luk bölüm ise burun içinin arka kısımlarından gelir. Bu kanamalar lokal dediğimiz direkt burun kaynaklı etkenlerle olabileceği gibi sistemik denilen ve tüm vücut fonksiyonları ile ilgili hastalıkların bir bulgusu da olabilir” diye konuştu.
Çocuklarda çok sayıda neden kanamaya yol açıyor
Çocuklarda kanamalara lokal nedenlerin yol açabileceğini belirten Dr. Titiz “Burun travmaları (düşme, çarpma vb), burun karıştırma (dijital travma olarak adlandırılır), sık ve uzun süreli burun spreyi kullanımı, burun enfeksiyonları ve burun içine yabancı cisim sokulması en sık nedenlerdendir. Bununla birlikte çeşitli kimyasalların solunması, cerrahi sonrası ve burun içi anatomik bozukluklarda da (burun içi kemik kıkırdak eğrilikleri vb.) burun kanamaları görülebilir. Tabi ki istemesek de çocukluk çağı burun kanamalarında burun tümörlerinin de akılda tutulması gerekmektedir. Sistemik olarak adlandırdığımız nedenler, lokal faktörlerden burun tümörleri gibi burun kanamalarının oldukça az bir bölümünü oluşturmaktadırlar. Bu nedenler arasında enfeksiyonlar, alerji, kanama ve pıhtılaşma bozuklukları, damarsal hastalıklar, çocukluk çağı yüksek tansiyon, ilaç kullanımları ve yetersiz beslenme durumları sayılabilir” dedi.
Dr. Titiz erişkinlerdeki burun kanaması nedenlerini “Yüksek tansiyona bağlı kanamalar, lokal ve sistemik ilaç kullanımları ile cerrahi uygulamalar sonrası nedenler ön plana çıkmakla birlikte, burun ön kısmından ziyade arka bölümlerinden olan kanamalar daha sık görülmektedir” sözleriyle özetledi.
Kanama sırasında neler yapılmalı?
Burun kanamasının günün herhangi bir saatinde yaşanabileceğine dikkat çeken Dr. Titiz kanama sırasında yapılması gerekenleri “Kişi ve hastanın yakınları öncelikle sakin olmalı, oturur pozisyonda baş öne hafif eğik şekilde burun ve ağız içi serin su ile yıkanıp temizlenmeli, ardından burun kanatlarına iki parmak ile yaklaşık 3 dakika ara ara bası yapılarak beklenmeli. Burun içine peçete, kâğıt gibi materyaller sokulmamalıdır. Bu maddeler hem mukoza tahrişini arttırarak kanmanın ve kanama bölgesinin genişlemesine neden olabileceği gibi özellikle çocuklarda bu panik durumunda solunum yoluna kaçma riski taşımaktadır” diye konuştu. Bu önlemlerle kanamaların yüzde 80-90’ının kontrol altına alınabildiğini ifade eden Dr. Titiz, kanamanın uzaması durumunda hastanın en yakın sağlık merkezine başvurması gerektiğini hatırlattı.
Kanayan bölgeye tampon uygulanmalı
Sağlık merkezinde de kanama sırasında burun ve ağızın suyla temizlenip ilaçlı pamuk tampon ile bası uygulandığını anlatan Dr. Titiz şunları söyledi: “Bu işlemler bir KBB hekimi tarafından kısa bir sürede yapılır. Erişkin ve çocukların neredeyse büyük bölümünde kanama bu şekilde kontrol altına alınır. Bu sırada kanamaya neden olabilecek durumlar gözden geçirilerek kanamaya sebep olan durum içinde müdahale planlanabilir.”
Dr. Titiz, çocukların büyük bölümünde burun ön kısmında olan kanamaların gümüş nitrat koterizasyonu sprey lokal anesteziklerle basitçe çözülebildiğini vurguladı ve “Kanamanın pamuk bası ile durmadığı özellikle erişkin hastalarda burun tamponu uygulaması yapılarak kanama yatıştıktan sonra burun kanamasına müdahale 1-2 gün sonra planlanabilmektedir. Erişkin hastalarda sık görülen bu durumun hastaya açıklanması, gerekirse hastaneye yatışı yapılarak takip edilmesi büyük önem taşır. Aktif kanaması olmayan tekrarlayıcı kanamalarda ise altta yatan nedene yönelik medikal tedaviler verilebilir ve önlemler alınabilir. KBB muayenesi yanında kan tahlilleri ve görüntüleme yöntemleri ile diğer branşlardan konsültasyon muayenelerinin yapılması gerekebilir” dedi.
ARTUKLU HABER AJANSI-ANKARA
HABER;ABDULLAH ORTAÇ