Okan Üniversitesi'nde gerçekleştirilen Köy Enstitüleri başlıklı konferansa katılan Gazeteci Yazar Can Dündar, Köy enstitüleri devrim niteliğinde bir projedir. Köylerde eşitlikçi sistem içinde sorgulayan, araştıran, sanatla ilgilenen insanlarımızın yeti
Okan Üniversitesi’nde gerçekleştirilen “Köy Enstitüleri” başlıklı konferansa katılan Gazeteci Yazar Can Dündar, “Köy enstitüleri devrim niteliğinde bir projedir. Köylerde eşitlikçi sistem içinde sorgulayan, araştıran, sanatla ilgilenen insanlarımızın yetişmesine katkı sağlanmıştı. Köy enstitülerinin kapatılmasının ardından yaşanan süreç ve günümüzde daha itaate dayalı ümmetçi bir sistem gelişti. Bu damar özgürlükçü ve eşitlikçi damarın üstüne geldi. O sistemde yetişenler başa geldi” diye konuştu.
Okan Üniversitesi’nin Tuzla Kampüsü’nde gerçekleştirilen “Köy Enstitüleri” konferansında köy enstitülerinin önemi, özellikleri ve kapatılmasının ardından yaşanan süreç ele alındı. Moderatörlüğünü Okan Üniversitesi Eğitim Fakültesi İlköğretim Bölümü Başkanı Prof. Dr. Mesude Atay’ın yaptığı konferansa konuşmacı olarak katılan Gazeteci Yazar Can Dündar, “Siyasi partilerden beklediğimiz toplumsal dönüşüm için projeler gerçekleştirmeleridir. Reform ve devrim niteliğinde projelere rastlamıyoruz artık. Köy enstitüleri bu devrim projelerinden biridir. ‘Bir toplum eğitimle nasıl dönüşür?’ sorusuna cevaptır köy enstitüleri” dedi. Köy Enstitülerinin açıldığı dönemde toplumun büyük bir çoğunluğunu köy halkının oluşturduğunu belirten Can Dündar, “Çoğu eğitimsiz ve cahildi. Böyle kapsamlı bir projenin mükemmel uygulanması büyük bir başarıdır. 1930’ların kriz döneminde bu projeyi akıl eden bir zihniyet var. ‘Köylü toplum eğitim alırken aynı zamanda üretim yapsın’ denilmiş. ‘Bundan sonra toplumda eşitlik olacaksa bunun temellerini oluşturalım’ denilmiş” diye konuştu.
“Asıl devrim zihinlerde oluşturulmaya çalışılandır”
Köy enstitüleri ile tamamen itaate dayalı bir eğitim sisteminin karşısına aydınlanmacı ve sorgulayan bir sistem kurulduğunu belirten Dündar, “Böyle zihinler üretmeye çalışıyorsunuz, asıl devrim zihinlerde oluşturulmaya çalışılandır. Kızları okutmak, çocuklara daha iyi bir istikbal vaat etmek” dedi.
Köy enstitülerinde bazı hocaların öğrencilerine şiddet uyguladığını belirten Dündar, “Bu durumu Ankara’ya bildiriyorlar. ‘Hangi öğretmen size şiddet uygularsa öğrencinin mukabele hakkı vardır’ diye yanıt geliyor. Bunu genelge haline getiriyorlar. Sen hiçbir şeysin diyen çocuğa sen her şeysin deniliyor. Bir insana yurttaş kimliği giydiriliyor” diye konuştu.
“Köy ağaları bu uyanıştan rahatsız oldular”
Devrim ve demokrasinin ilk çatışma noktalarından birisinin köy enstitüleri olduğunu belirten Dündar sözlerine şöyle devam etti: “En çok köy ağaları köy enstitülerinden ve bu uyanıştan rahatsız oldular.
O dönemin çocukları için bir arada olmak, sıcak çorba içmek ve ağanın sisteminden kaçmaktı. Bu enstitüler yaşasaydı ne olurdu. İtiraz eden neden diye soran damar gelişseydi bugün yakındığımız şeyler yapılmazdı. Köy enstitülerinin kapanmasından sonra itaate dayalı, ümmetçi bir sistem gelişti.
Soru sorma üslubunuz kaliteli eğitiminizi gösteriyor.” Can Dündar, konuşmasının sonunda Okan Üniversitesi akademisyen ve öğrencilerine teşekkür ederek, “Sorduğunuz sorular ve üslubunuz aldığınız eğitimin kalitesini gösteriyor. Sizleri tebrik ederim” dedi.
ARTUKLU HABER AJANSI-İSTANBUL
9367,77%3,72
34,47% 0,05
36,42% 0,21
2956,00% 0,72
4956,37% 0,55