CHP İzmir Milletvekili Aytun Çıray Adana’nın Aladağ İlçesinde yaşanan kız yurdu faciasına isyan etti.
Çıray konuya ilişkin açıklamasında “AKP iktidarının hayatın her alanındaki sabıka dosyası kabarmaya devam ediyor. Adana’nın Aladağ ilçesinde hayatlarını feci bir şekilde kaybeden kız evlatlarımız AKP zihniyetinin sorumsuzluk zincirindeki karanlık halkasını oluşturmaktadır. Biz AKP iktidarının özellikle kırsal kesimlerde yoksul ve çaresiz insanlarımızın gelecek umutlarının yanıp kül olması karşısındaki ahlaksız kayıtsızlığına ilk defa tanık olmuyoruz. Hafızalarımızı birazcık zorlarsak 1 Ağustos 2008’te Konya’nın Taşkent İlçesindeki üç katlı yatılı Kuran Kursu binasının LPG tankının gaz sıkışması nedeniyle patlaması sonucu çöktüğünü ve bundan ötürü 17 kız çocuğumuzun ve bir eğitmenlerinin öldüğünü hatırlayacağız."
KULP FACİASINI SORDUM HÂLÂ CEVAP YOK
Yine 1 Aralık 2015’te Diyarbakır’ın Kulp ilçesinde Müftülüğe bağlı Yatılı Kuran Kursunda çıkan yangında altı çocuğumuz hayatını kaybetmişti. Başta aileleri olmak içimize ateş düşüren Kulp faciası Diyanet İşlerine bağlı bir kurumda meydana geldiği için konuyu dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’na yazılı soru önergesiyle sormuş, maalesef hiçbir cevap alamamıştım. Bu durum AKP’nin kasıtlı kayıtsızlığının açık bir kanıtıdır. Dolayısıyla Kulp’taki korkunç olaydan tam bir yıl sonra Adana’nın Aladağ ilçesinde vuku bulan yangın faciası AKP iktidarlarının tescillenmiş sorumsuzluğunun doğrudan sonucudur. Türk Milletinin adeta periyodik bir mahiyete bürünen bu facialardan kimi sorumlu tutacağını hakkıyla idrak ederek günahsız evlatlarının hesabını soracağı günler sanıldığından yakındır. Yayın yasakları sorumluluklarını gizleyemez. Türk Milleti evlatlarını AKP iktidarları yaksın diye yetiştirmiyor.”
Aytun Çıray açıklamasına “Kulp faciasında yaptığım gibi Aladağ faciasını da tarihe kayıt düşmek için yazılı bir soru önergesiyle Meclis’e taşıdım. Bu bir baba olarak adeta kalbimi kavurdu. Ancak bunu yapmasaydım Aladağ’da Kız Öğrenci Yurdunda ölen evlatlarımıza haksızlık ettiğimi düşünür ve suçluluk hissederdim.” diye devam etti. “Keşke benim ve yüreğinde insanlık duygusu taşıyan bütün insanlarımızın içini kavuran bu üzüntüden başta saray muktediri olmak üzere, onun güdümündeki AKP iktidarının bütün unsurları biraz olsun nasiplenmiş olsalardı” diyen Çıray, açıklamasını “o zaman bu facia belki yaşanmaz, ben de Kulp’tan bir yıl sonra aşağı yukarı benzer soruları sormak zorunda kalmazdım.’ cümlesiyle noktaladı.
İşte Çıray’ın Meclis Başkanlığı vasıtasıyla Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Saya’dan yanıtlamasını istediği sorular:
* Özel Aladağ Tahsil Çağındaki Talebelere Yardım Derneği Ortaöğretim Kız Öğrenci Yurdu’nda hiç yangın tatbikatı yapıldı mı?
* Adı geçen yurtta yangın ve benzeri tehlikeler durumunda kullanılmak üzere imdat butonu var mıydı?
* Yurtta, yangına karşı duman dedektörü ve alarmı var mıydı?
* Yurtta yeterli miktarda yangın söndürücü var mıydı?
* Yurdun acil çıkış için kullanılması gereken yangın merdiveni kapısının kilitli olduğu belirtilmektedir. Bu kapının acil durumlarda çocuklar tarafından kolayca açılmasını sağlayacak bir düzeneği var mıydı?
* Yurtta, acil durumda itfaiye, polis, ambulans gibi birimlere ulaşabilecek sistem mevcut muydu?
* Tam bir yıl önce Kulp’ta neredeyse tamamen benzer şekilde ve koşullarda meydana gelen ve 6 çocuğumuzun ölümüyle sonuçlanan olayın soruşturması tamamlandı mı? Bu olayın sorumluları hakkında hangi işlemler gerçekleştirildi?
* Genellikle yoksul kesimlerden gelen ailelerimizin çocuklarının kaldığı bu tip yurtların sayısı kaçtır? Bu yurtlarda gerekli denetleme işlemleri düzenli olarak yapılmakta mıdır?
ARTUKLU HABER AJANSI-ANKARA