Şehit edilen Cumhuriyet savcısı Mehmet Selim Kiraz`ın cenazesinde basına akreditasyon uygulanmasına tepki gösteren CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, Başbakan?a, ?Orası Allah?ın evi, cami yani oraya girişlerin çıkışlarını da mı iktidar belirleyecek. Neyin
Şehit edilen Cumhuriyet savcısı Mehmet Selim Kiraz'ın cenazesinde basına akreditasyon uygulanmasına tepki gösteren CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, Başbakan’a, “Orası Allah’ın evi, cami yani oraya girişlerin çıkışlarını da mı iktidar belirleyecek. Neyin talimatını veriyorsun, Başbakanlık konutu mu orası, Allah’ın evine girmeyi de mi sen planlayacaksın?” diye sordu.
Gök, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında gündemdeki konuları değerlendirdi.
-“VAKİTSİZ ÖLÜMÜ HEPİMİZİ SON DERECE ÜZMÜŞTÜR”-
Sanatçı Kayahan’ın vefatından dolayı üzüntüsünü dile getiren Gök, “Onun şarkılarını dinledik. Kayahan, Türk Pop Müziğinin unutulmazları arasında yerini aldı. Vakitsiz ölümü hepimizi son derece üzmüştür” dedi.
-YAŞAM ODASI-
Meclis Genel Kurulu’nda görüşülen İş Sağlığı ve Güvenliği Yasa Tasarısına işaret eden Gök, “Maden işyerlerinde yaşam odalarının kurulması dün Meclis’te görüşülen İş Güvenliği Paketinde CHP’nin ısrarı ve olmazsa olmaz bir koşulu olarak İş Güvenlik Paketine girmiştir” dedi.
-GÖKÇEK’E MEYDAN OKUDU-
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek arasındaki tartışmaya dikkat çeken Gök, şöyle dedi:
“Bülent Arınç hakkında dava açacağım diyen Gökçek’e sesleniyorum; eğer haysiyetli isen Bülent Arınç hakkında davanı açarsın. Şerefine, onuruna düşkünsen bu iddiaları doğru bulmadığını iddia ediyorsan şerefin için, haysiyetin için Bülent Arınç hakkında dava açman için sana bir hafta süre veriyorum. Bu bir haftada Bülent Arınç hakkında dava açmazsan, çünkü öyle söyledin dava açacağım diye, ey Melih Gökçek, Bülent Arınç hakkında bir hafta içinde dava açmazsan senin haysiyetin konusunda, şerefin konusunda, onurun konusunda artık söyleyeceğin hiçbir söz kalmaz. Ya haysiyetlisin ya da değilsin. Ya şerefli olacaksın ya da olmayacaksın. Lafını yeme o lafı sana yedireceğim çünkü. Başbakan’ın sözü ile bu iş kapanmaz. O sözlerini yeme, erkekçe çık, de ki; ben sözümün arkasındayım, Bülent Arınç’a dava açıyorum, hodri meydan.”
Şehit edilen Cumhuriyet savcısı Mehmet Selim Kiraz'ın cenazesine değinen Gök, “Bu iktidar cenaze evini dahi siyasi propagandaya dönüştürmeyi bir saygınlık, bir dinginlik içinde geçmesi gereken bir taziyeyi dahi maalesef AKP’nin ve Cumhurbaşkanı’nın propagandasına dönüştürmenin çok kötü örneklerini veriyor” dedi.
-“MİTİNG HAVASI İÇİNDE CUMHURBAŞKANI GÖSTERİŞLİ BİR ŞEKİLDE BİR TAZİYE EVİNE GİDİYOR”-
Cumhurbaşkanı’nın taziye evine gitmesine değinen Gök, şöyle devam etti:
“Savcının evine taziyeye giden Cumhurbaşkanı gitmeden önce AKP teşkilatları Cumhurbaşkanını taziye evine gideceğini duyuruyorlar. Yüzlerce mesaj çekiliyor. Dışarıda bir mini miting havası. Miting havası içinde cumhurbaşkanı gösterişli bir şekilde bir taziye evine gidiyor. Bunlar dini her yönden siyasete alet ediyorlar.”
-“GÖZ GÖRE GÖRE BİR SAVCININ ŞEHİT OLMASINA NEDEN OLDUNUZ”-
Gök, Başbakan için de, “Bu ülkenin iktidarsız Başbakanı” ifadesini kullanırken, “Göz göre göre bir savcının şehit olmasına neden oldunuz. Utanmadan başarılı bir operasyon diye söylediniz” diye konuştu.
-“ÇAMUR ATIYORLAR”-
Avukatlara saldırıldığını ifade eden Gök, “Suçu başka yerlerde arıyorlar, suçu kendinde arayacaksın, MİT’te arayacaksın. Bunları kapatmak için de CHP’ye güya çamur atacaklar, kendilerini kurtaracaklar” diye konuştu.
Cenazeye bazı gazetecilerin alınmamasına tepki gösteren Gök, şunları ifade etti:
“Başbakan çıkmış diyor ki cenazenin olduğu avluya falanca gazeteciler gelemez. Orası Allah’ın evi cami yani, oraya girişlerin çıkışlarını da mı iktidar belirleyecek. Bu ne kadar aymazlıktır, bu ne kadar skandal sözlerdir, bir cami avlusuna girişi Başbakan yasaklıyor. Neyin talimatını veriyorsun, Başbakanlık konutu mu orası, Allah’ın evine girmeyi de mi sen planlayacaksın Başbakan? 12 Eylül rejimindekilerin apoletli generallerin aklına dahi gelmemiştir. Allah’ın evi sayılan camiye gidilmesinin bir Başbakan tarafından yasaklandığı günleri yaşıyoruz.”
-“TÜRKİYE’DEN YÜZLERCE KİŞİ IŞİD’E KATILIYOR”-
Türkiye’nin sıkıntılı günlerden geçtiğini ifade eden Gök, “Türkiye, insanlarını birer birer IŞİD’e kaptırıyor, Türkiye’den yüzlerce kişi IŞİD’e katılıyor. Devletin buna karşı bir tedbiri var mı? IŞİD Türkiye’nin içinde. IŞİD başkentin göbeğinde, her yerden insanımız IŞİD’e katılıyor” değerlendirmesini yaptı.
-“OTOBÜSLERLE SERVİSLER GİDİYORLAR, GÜNLÜK GİDİP GELİYORLAR”-
Ankara Sincan’da yaşayan Alaattin Ercan da, “Benim bütün ailem IŞİD’e katıldı. İki erkek kardeşim, bir bacım, çoluk çocuk hepsi IŞİD’e katıldı. 21 kişi IŞİD’e katıldı. Bunlardan 5 tanesi vefat etti. Bunların hepsi Sincan’da otobüslerle servisler gidiyorlar, günlük gidip geliyorlar, bunu her yere bildirdim. Devlet bana koruma verdi. Sincan’da her taraf IŞİD’çi, IŞİD’in karargahı. Sadece Sincan’dan binlerce kişi gitti. Benim tanıdığım en az yüz kişi ölmüştür. IŞİD beni de tehdit ediyor. Sincan komple IŞİD’in karargahı” diye konuştu.
Gök de, “Türkiye’de cirit atan bir IŞİD gerçeği var. Türkiye’den birçok yurttaşımızın IŞİD’e katılığı bir süreci yaşıyoruz” diye konuştu.
9367,77%3,72
34,47% 0,05
36,42% 0,21
2956,00% 0,72
4956,37% 0,55