Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan çeşitli açılış ve Temaslarda bulunmak üzere geldiği Mardin'de 15 Temmuz Demokrasi ve Şehitler (Karayolları)Parkında Mardinli vatandaşlara hitap etti.
Mardin Havalimanında Mardin Valisi Mustafa Yaman ve Yetkililer tarafından karşılanan Cumhurbaşkanı Erdoğan için Mardin'de yoğun Güvenlik önlemleri alındı.Çevre illerden gelen güvenlik güçleri yüksek binalarda güvenlik önlemleri aldı.
Saat 14.00'te yapılması düşünülen Mardin Mitingi gecikmeli olarak başladı.Mardin'in Tüm ilçelerinden ve çevre illerden gelen vatandaşlar Erdoğan'ın Mitingine yoğun ilgi gösterdi.Cumhurbaşkanı Erdoğan ile birlikte İçişleri Bakanı Süleyman Soylu,Enerji Bakanı Berat Albayrak,Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ve Cevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki Mardin'e geldi.
Eski İçişleri Bakanı Muammer Güler,Eski Milletvekilleri Süleyman Bölünmez,Gönül Bekin Şahkullubey,Abdurrahim Akdağ,Mardinli İş Adami Zeynel Abidin Erdem,İlçe Kaymakamları,STK yönetcileri,Kanaat Önderlerinin katıldığı mitingte vatandaşlara hitaben konuşma yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,Terörün kökünü kazıyana kadar Terörle mücadelenin devam edeceğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Hiçbir vatandaşımızı ne terör örgütünün, ne de onların oyuncağı haline gelen siyasi uzantıların insafına terk etmeyeceğiz. Halkın kendilerine açtığı krediyi, iradelerini, götürüp örgütün çapulcularına teslim ederek heba edenlerin artık hiç kimseye söyleyecek sözleri kalmamıştır. Devletimizle sizlerin arasına ne olur kimsenin girmesine izin vermeyiniz. Bundan sonra muhatabımız sadece ve sadece millettir, sizsiniz. Biz çözüm süreci başlattık mı? Başlattık. Ama anlamadılar, onlar maalesef bombaları patlattılar, çukurları açtılar. .
Buradan Mardin'den, bölgedeki ve ülkemizdeki tüm kardeşlerime sesleniyorum. Niçin 'evet' demeniz gerektiğini merak ediyorsanız, dönüp kimlerin 'hayır' dediğine bakın. Kim 'hayır' diyor, İmralı 'hayır' diyor. Kim 'hayır' diyor, Kandil 'hayır' diyor. Kim 'hayır' diyor, Pensilvanya 'hayır' diyor. Kim 'hayır' diyor, DEAŞ, 'hayır' diyor. Öyleyse, biz istikamet üzereyiz, demek ki doğru yoldayız. Başka bir şey anlatmaya gerek var mı? Bugüne kadar Türkiye'ye en küçük bir faydası dokunmamış, tam tersine hep ayağımıza çelme takmaya çalışanlar eğer karşı çıkıyorsa, bu değişimin milletimizin lehine olduğu çok açık." diye konuştu.
16 Nisan’dan sonra demokraside, hak ve özgürlüklerde daha güzel bir Türkiye’nin olacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, kimi çevrelerce ‘hayır’ kampanyalarında dillendirilen ‘yaşam koşullarımıza müdahale ediliyor’ iddiasına atıfta bulanarak, “Bakın burada güzellik uzmanları var. Kardeşlerim, hanginize müdahale edildi, hanginizin gelip de dükkânları kapatıldı? Böyle bir müdahale söz konusu mu? Değil. Ama bazıları için yalan âdeta makine, bunlar yalan makinesi. İftira, her şey bunlarda var” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 16 Nisan sonrasında terörle mücadelede daha güzel bir Türkiye’nin olacağını kaydetti ve şu anda Güneydoğu bölgesinde yürütülen operasyonlarla teröristlerin inlerine girilip terörün belinin kırıldığını, Fırat Kalkanı operasyonu kapsamında yürütülen mücadele ile Türkiye’nin huzuruna musallat olanların bedelini ödeyeceğini söyledi ve ekledi: “Bölgemizdeki sorunların çözümünde daha güzel bir Türkiye olacak. 16 Nisan’a husumetin ve taassubun kör ettiği gözlerle değil akıl gözüyle, gönül gözüyle bakan herkes bu güzellikleri görecektir.”dedi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Anayasa değişikliğiyle gelen yeni sistem ülkemizin demokraside ve ekonomide ulaşmak istediği hedeflere yürüyüşünü kolaylaştıracaktır. Daha hızlı gideceğiz, patinaj olmayacak. 1950’den bugüne kadar Parlamentoda kaç gensoru verildi biliyor musunuz? 484. Akşam yat, sabah kalk bir gensoru. Ne işe yarar bu gensoru? Biliyor ki bu gensoru kabul edilemeyecek, ama buna rağmen gensoru verilir. Bunların 480’i reddedilmiştir, 4 tanesi kabul edilmiştir. Bunların hepsi zaman kaybıdır. İstiyoruz ki artık böyle pet şişeler falan fırlatılmasın. Fırlatılsa bile asgariye insin. Neler yaşadık. Son 14 yıldır yaptığımız tüm reformlarda, attığımız tüm adımlarda, hayata geçirdiğimiz tüm projelerde bize çelme atanlar, âdeta burnumuzdan getirenler şimdi bize bu 14 yılı örnek gösteriyor. İyi de, bu dönemdeki çalışmalar onların sistemin zaaflarını kullanarak önümüze çıkardıkları tüm engellere rağmen yapılmıştır. Biz neyi başardıysak değerli kardeşlerim, bunlara rağmen başardık.”
Bu dönemlerde yaşanan krizlerin, kaosların, acıların en önemli kaynağının yönetim sisteminin eksiklerinden kaynaklandığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu zaafları kim inkâr edebilir, bu sıkıntıları kim görmezden gelebilir? Biz işte bu son 14 yıldaki istikrar ve güven ortamını kalıcı hâle getirmek istiyoruz. Huzur gelsin, barış, sevgi, kardeşlik egemen olsun. Yoksa mevcut sistemde Cumhurbaşkanıyla, Başbakanıyla, Hükûmetiyle, Meclisiyle zaten aynı idealleri paylaşan kadrolar olarak biz şu anda uyumlu bir hâlde çalışıyoruz. Ama daha iyisini yapmak, daha ileri gitmek mümkünken bunu niye yapmayalım?” diye konuştu.
Konuşmasında 7 Haziran 2015’te yapılan genel seçimlerin ertesinde yaşanan belirsizliği ve yaratılmak istenen kaos ortamını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Daha seçim sonuçlarını resmen açıklanmadan verilen beyanatları hatırlıyorsunuz değil mi? Ne demişlerdi? ‘Cumhurbaşkanlığı makamı tartışmalı hâle gelmiştir’ demişlerdi. Ve seçimin hemen arkasından Diyarbakır’ı hatırlayın, 53 Kürt kardeşimizi öldürdüler, öldüren Kürt, öldürülen o da Kürt. Ya bunların benim Kürt vatandaşlarımı temsil etmek diye bir derdi yok, bunlar insan düşmanı. Şahsımı kastederek ‘şu anda siyaseten ve hukuken boşlukta olan bir kişi vardır’ demişlerdi. Hâlbuki 7 Haziran’da seçimlere giren Cumhurbaşkanı olarak ben değildim, siyasi partilerdi, ben seçime girmedim. Buna rağmen hemen ülkemize ağır maliyetleri olacak bir siyasi kavganın, kaosun, çatışmanın taşlarını düşemeye başladılar. Ve Gazi Mustafa Kemal’in partisini bölücü örgütün siyasi uzantılarını iktidara taşımak için koltuk değneği yaptılar.”
16 Nisan referandumuna bölücü terör örgütü elebaşlarının ‘hayır’ dediğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ama şu anda ana muhalefetin başı onlarla hareket ediyor, bunu anlamak mümkün değil. Güzel bir sözümüz var bizim biliyorsunuz, ‘kişi sevdikleriyle beraberdir.’ Yani bunlar bizim ülkemizi bölmek istemediler mi? Bölmek istediler. Milletimizi parçalamak istemediler mi? Tüm değerlerini, savunduklarını iddia ettikleri tüm ilkeleri iktidara gelebilmek uğruna ayaklar altına aldılar. Şayet o seçimden sonra bu zihniyet bir şekilde hükûmet kurabilmiş olsaydı, Türkiye’nin neler yaşayabileceğini düşünebiliyor musunuz?” sözlerine yer verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, referandumda ‘hayır’ kampanyası için birilerinin Avrupa ülkelerine gederek, terör örgütünün oradaki uzantılarıyla ve Türkiye’nin bakanlarına uçuş izni vermeyen, ülkelerine sokmayıp arabanın içine mahkûm eden devletlerle birlikte hareket ettiklerine işaret etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “İşte en son şahsımla ilgili İsviçre’de Parlamento binasının önüne dev bir pankart astılar ve üzerinde benim resmim var, silahı da benim şakağıma dayadılar. Şimdi ben buradan sizler vesilesiyle Külliyeden tüm milletime sesleniyorum; Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanına İsviçre’nin Parlamento binası önünde dev bir orada poster asacaklar, silahı şakağa dayayacak ve orada polisin nezaretinde terör örgütleri yürüyüşünü yapacak ve İsviçre yönetiminin herhangi bir sesi çıkmayacak. Hiç önemli değil, biz buralara milletimizle geldik, milletimizle yürüyoruz, biz bunlarla gelmedik.”
Cumhurbaşkanları ile Başbakanların kavgalarından dolayı istikrarsızlıklara sahne olan Türkiye’nin geçmişinde, koalisyonların kurulmasında yeterli sayıda milletvekiline ulaşabilmek için otel odalarında milletvekili ve bakanlık pazarlıklarının yapıldığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Son 14 yıl bunlardan kurtulduk, böyle bir derdimiz yok. Ömürleri 16 ayı bulmayan hükûmetler kurdular Türkiye’de. Hatta daha ileri gidiyorum, 25 günlük hükûmetler kuruldu. Burada istikrar olmaz, burada güven olmaz, işte biz bunları yıktık, Türkiye bunların hepsini aştı. Hamdolsun, milletimizden aldığımız güç ve Anayasadan aldığımız yetkiyle artık yeni bir dönem başlıyor” dedi.
ARTUKLU HABER AJANSI-MARDİN