DEMOKRATİKLEŞME PAKETİ AÇIKLANDI!

Kamuoyu tarafından merakla beklenen Demokratikleşme paketi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğantarafından  kamuoyuna açıklanıyor.

Günlerdir beklenen `Demokratikleşme Paketi`ni Başbakan Recep Tayyip Erdoğan açıklıyor. 

Başbakan Erdoğan tarihi açıklamayı Başbakanlık Binasında yapmaya başladı.Toplantıya katılanları selamlayarak konuşmasına başlayan Erdoğan, "Atatürk ve Adnan Menderes, Turgut Özal ve Necmettin Erbakan`a kadar Türkiye`nin özgürleşmesine katkı sağlayanlara minnettarlığımızı ifade etmek istiyorum" dedi. 

 

Şehitlerimizi rahmetle ve minnetle anıyoruz. Bugün ülkemiz ve milletimiz adına tarihi bir gün yaşıyor, Türkiye`yi daha da büyütmek için önemli adımları atıyoruz.Burada özellikle şunun altını çizmek istiyorum. Bugün burada açıklayacağımız paket, bir ilk değildir, bir son da olmayacaktır.

 Toplantıya katılanları selamlayarak konuşmasına başlayan Erdoğan, "Atatürk ve Adnan Menderes, Turgut Özal ve Necmettin Erbakan`a kadar Türkiye`nin özgürleşmesine katkı sağlayanlara minnettarlığımızı ifade etmek istiyorum" dedi. 

İşte Başbakan Erdoğan`ın konuşmasından satır başları: 

Şehitlerimizi rahmetle ve minnetle anıyoruz. Bugün ülkemiz ve milletimiz adına tarihi bir gün yaşıyor, Türkiye`yi daha da büyütmek için önemli adımları atıyoruz.

Burada özellikle şunun altını çizmek istiyorum. Bugün burada açıklayacağımız paket, bir ilk değildir, bir son da olmayacaktır.

Bugün açıklayacağımız paket demokratikleşme tarihinin tabii bir sonucudur. Bugün açıklayacağımız paket, ülkemizi prangalarından kurtaracaktır.

11 yıl boyunca yaptığımız reformları nasıl bir son nokta olarak görmediysek, bugün yapacaklarımızı da son nokta olarak görmüyoruz.

Biz 11 yıl boyunca zorluklara rağmen reformlar yaptık. Önümüze çıkan çok büyük dirençlere rağmen reformlara devam ettik.

Milli iradeye, demokrasiye rağmen her türlü kışkırtmaya rağmen, demokrasiden taviz vermedik. Millet bize bir görev yükledi ve her türlü provokasyona rağmen reform irademizden geri adım atmadık.

Bundan sonra da hak ve özgürlük talepleri olacaktır, hak ve özgürlük taleplerini, demokrasi kültürü içerisinde, silahın dışlandığı bir ortamda, yine mücadelenin siyasi bir zeminde verilmesi gerekir. Kalpler bir birine karşı kas katı kesilmişse, silahlar konuşuluyorsa orada çözüm olmaz. 

Sorunları siyaset kurumu çözecekse elbette halk ile çözecek. Biz ne yaptıysak, milletimizle beraber, milletimizin desteğiyle yaptık. 

Bu paket, Türkiye`nin ulaştığı seviyenin aslında bir tezahürüdür. Vatandaşlarının kökeniyle, dünya görüşüyle uğraşan bir devlet yoktur. Vatandaşını asimile eden, vatandaşının taleplerine kulak tıkayan bir devlet yoktur. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın, Türkiye`de devlet bu anlayışa dönüştü yani aslına rücu etti. 

Kibirli bir devlet anlayışı artık tarihin çöp sepetine gitti. Meşruiyetin kaynağı artık millettir. Artık pretik olarak söz, karar artık milletindir. 

Türkiye`de demokrasiye 1950`de geçilmiş, 1960`ta ise tıkır tıkır işleyen saatin zembereği kırılmıştır. 
27 Mayıs kurumları ile yaşatılmak istenmektedir. Esasen Türkiye`de değişimin önündeki en büyük engel açık açık ifade ediyorum, 27 Mayıs`ın o karanlık gölgesidir. Atılan gazete başlıklarının bile aynı olduğunu görüyorum. Anayasasının birçok maddesiyle kurumları ve kuruluşlarıyla 27 Mayıs devam etmektedir.

Çözümsüzlüğün siyaset tarzına dönüştüğü bir ortamda reform yapmak son derece zordur.önül isterdi ki 11yıl önce bir tek paketle tüm kısıtlamalara son verelim bütün özgürlüklerin önünü açalım.

Demokratikleşme Paketleri darbecilerin uykusunu kaçırır, milletimizin yüzünü güldürür.

Milletimiz yeniliklere açık olmuş, bizzat değişimi de milletimiz yapacaktır. Bu paket açıklandığı andan itibaren 27 Mayıs korkularını canlandıracaklardır. 11 yıldır yaptığımız reformları eleştirenler, yine aynı şeyleri söyleyecekler. 11 yıl boyunca milleti korkuttular, göreceksiniz, bugünden itibaren de değişimin karşısında duvar olmaya devam edecekler. 

Muhalefet, büyüyen Türkiye vizyonuna göre hareket etmek zorundadır. 1960`ta durdurulan saate takılı kaldılar. İstiklal Marşımızın ilk mısrası "Korkma" diye başlar. Korkaklar zafer anıtı dikemezler. 

Türkiye`nin bölünme, parçalanma diye bir meselesi yoktur. Ama Türkiye`nin muhalefet diye bir sorunu vardır. Türkiye`nin hiç bir projesi olmayan, yapılanlara karşı çıkan bir muhalefet anlayışı var. Muhalefetin hem değişmesi hem de değişimin önünde engel olmaktan çıkması gerekiyor. 

Türkiye vizyonuna sahip bir muhalefete Türkiye`nin ihtiyacı vardır. 

Daha paket hazırlanmadan, bir başka muhalefetin "Dağ fare doğurdu" demeyi beklediklerini ben biliyorum. Biz yüzümüzü milletimize çevirdik, bu paketin faydasını en iyi ocağına ateş düşenler, yüreği yananlar bilir. Akan kanın durması için son derece önemli bir adımdır. Bu paket bir istikamet çizmektedir. Bu paket özgürlükleri getiren bir pakettir, büyük Türkiye Cumhuriyeti`nde bir adımdır. Çok daha ilerisine mutlaka ulaşacaktır.

Bu paket birilerinin dediği gibi bir dayatma değildir, bir pazarlığın asla sonucu değildir. Millet ne dediyse biz onu yaptık, yapıyoruz. Milletimizin talepleri, ihtiyaçları neyse, bugün de onun gereğini yapıyoruz. Sorunların hiç biri sürpriz değildir. Paketin, kamuoyunda tartışılmadığı eleştirileri doğru değildir. Her bir sorun alanıyla ilgili olarak tavsiyeler dikkate alınmış çözümler ona göre şekillenmiştir. Gönül arzu ederdi ki Anayasa yapılabilse ve çözüm de orada sağlanmış olsaydı.

 

Millet ne dediyse biz onu yaptık, yapıyoruz. Milletimizin talepleri, ihtiyaçları neyse, bugün de onun gereğini yapıyoruz. Sorunların hiç biri sürpriz değildir.Paketin, kamuoyunda tartışılmadığı eleştirileri doğru değildir. Her bir sorun alanıyla ilgili olarak tavsiyeler dikkate alınmış çözümler ona göre şekillenmiştir. Gönül arzu ederdi ki Anayasa yapılabilse ve çözüm de orada sağlanmış olsaydı.

 

Pakette milletimizden saklanan hiç bir madde yoktur. Her madde milletimizden referans alınmıştır.

 

Paketin içeriğine geçmeden önce milletime şunları bir kez daha hatırlatmak istiyorum. 

 

Biz 76 milyon biriz, bir milletiz. 

 

Nasıl ki her bir vatandaşın, istekleri bizim için önemli ise her bir vatandaşımızın korkusu da bizim için önemli. Biz burada gelip geçiciyiz. 

 

Biz 76 milyonun nazarımızda bir beraber olduğuna inanıyoruz. Biz batıya bakarken, doğuyu, güneydoğuyu görmemezlikten gelen bir iktidar olmadık. Biz kuzeye bakarken güneyi görmeyen bir iktidar olmadık.
 

 

Sorunlar farklı olabilir, çözüm önerileri farklı olabilir, mezhepler farklı olabilir. Ortak olan, aynı gemide olmamız. Birbirinin değerlerini tehdit etmedikleri sürece her türlü değeri bir tuttuk, tutmaya devam edeceğiz. 

 

Silahı şiddeti, sıkılı yumrukları, vandallığı bir kenara iteceğiz, sorunlarımızı birlikte çözeceğiz. Olamaz denilenler 11 yıl içerisinde oldu. Milletçe çok büyük sevinçeleri birlikte başardır. Bir olmayı, iri olmayı, diri olmayı birlikte sürdüreceğiz. Bu paket onu sağlayacak.

 

Bu noktada bir kez daha hayırlı olmasını diliyorum.

 

DEMOKRATİKLEŞME PAKETİNİN DETAYLARI

 

Paketteki maddelerin bir kısmı yasal düzenleme gerektiriyor, diğer bir kısmı düzenlemelerle yapılabilir. Kanun değişikliklerini açıklamak istiyorum. Öncelikle seçim sistemini değiştirmek için adım atıyor, seçim sistemini tartışmaya açıyoruz. Özellikle 12 Eylül`den sonra tartışma konusu olduğunu biliyoruz. Şunun altını çizerek ifade etmek istiyorum. Yüzde 10 barajı AK Parti`nin getirdiği bir sistem değil. Biz 2002`de bu sisteme tabi olarak seçime girdik. 

 

3 farklı seçenek sunuyoruz. Bunlardan birincisi yüzde 10 barajıyla devam edebiliriz. Barajı yüzde 5`e çekip, 5`li gruplandırmayla Daraltılmış Bölge Seçim Sistemini uygulayabiliriz. Üçüncü seçenek olarak da ülke barajını tamamen kaldırarak, Dar Bölge Seçim Sistemini getirebiliriz.

 

Siyasi Partiler Kanunu`nu değiştiriyor, devlet yardımı için yüzde 7 olan mevcut oranı yüzde 3`e çekiyoruz. İlçede teşkilatlanma için beldelerde teşkilat kurma zorunluluğunu kaldırıyoruz.Tüzüklerde yer almak ve 2 kişiden fazla olmamak kaydıyla partilere eş genel başkan sistemini uygulama imkanı getiriyoruz. Demokratikleşme paketiyle farklı dil ve lehçelerde siyasi propaganda yapma imkanı getiriyoruz.

 

Belirli suçlar, kişinin, dili, ırkı, milliyeti, rengi, cinsiyeti, engelliliği, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini veya mezhebi nedeniyle işlenirse, cezası daha da ağırlaşacak. 

 

Ayrımcılıkla Mücadele ve Eşitlik Kurulu kuruyoruz.Yaşam tarzına saygıyı TCK ile güvence altına alıyoruz.

 

Toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin sürelerini uzatıyoruz. Toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde hükümet komiseri uygulamasına son veriyoruz... Yükümlülükler düzenleme kurulları tarafından yerine getirilecek.

 

Özel okullarda farklı dil ve lehçelerde eğitim verilmesini mümkün hale getiriyoruz.Köy isimlerinin değiştirilmesinin önündeki yasal engeli kaldırıyoruz.Nevşehir Üniversitesinin ismini, Hacı Bektaş Veli Üniversitesi olarak değiştiriyoruz.

 

Kişisel verilerin korunmasına yasal güvence getiriyoruz. Kişilerin özel bilgileri ilgisiz kişiler tarafından kullanılamayacak, ilgisiz kişilerle paylaşılamayacak.Kılık kıyafet yönetmeliğini değiştirerek, kamu kurumlarında başörtü yasağını kaldırıyoruz.

İkokullardaki öğrenci andı uygulamasını kaldırıyoruz.Mor Gabriel, diğer adıyla Deyrulumur Manastırı arazisi manastır vakfına iade ediliyor.Roman Dil ve Kültür Enstitüsü kuruyoruz.

 

Erdoğan Demokratikleşme Paketi`nin bu başlıklardan oluştuğunu belirtti. Erdoğan, sürece katkı sağlayan herkese, kurum ve kuruluşlara teşekkür etti.