Diyabet rahatsızlığı ve diyabetin göze etkileri hakkında açıklamalarda bulunan Dünyagöz Etiler`den Op. Dr. Fevzi Akkan, ?Kan şekerindeki artış, retina tabakasındaki kılcal damarları etkileyerek çalışmasını bozar ve görme kaybına yol açabilir.
Kurban bayramının kutlandığı bu günlerde insanlar, yedikleri yiyeceklere dikkat edemeyebiliyor. Fazla et tüketimi ve yağlı yiyeceklerin sıklıkla tüketildiği bu dönemde, özellikle diyabet hastalarının tükettikleri besinlere dikkat etmeleri büyük önem taşıyor. Diyabet rahatsızlığı ve diyabetin göze etkileri hakkında açıklamalarda bulunan Dünyagöz Etiler'den Op. Dr. Fevzi Akkan, “Kan şekerindeki artış, retina tabakasındaki kılcal damarları etkileyerek çalışmasını bozar ve görme kaybına yol açabilir. Diyabetten kaynaklanan bu retina bozukluklarına diyabetik retinopati diyoruz ve özellikle şeker hastalarının bu konuda dikkatli olması gerekiyor” şeklinde konuşuyor.
Şeker hastalığı en önemli faktör
Diyabet’in insülin salımı veya insülin etkisinin yetersizliği sonucu artan kan şekeri sebebiyle oluştuğunu belirten Op. Dr. Fevzi Akkan, “Gençlerde ergenlik çağından itibaren ve 30 yaşın sonrasında diyabet teşhisi konulan hastaların mutlaka göz muayeneleri yapılmalı. Diyabetik retinopatinin meydana gelmesinde rol oynayan risk faktörlerinin başında, şeker hastalığının süresi geliyor. Diyabet tanısının sonrasındaki ilk 10 yıllık süreçte retinopati görülme sıklığı oldukça yüksek. Diğer faktörler arasında gebelik, hipertansiyon, yan yağlarının yüksekliği ve böbrek hastalıkları bulunuyor. Hastalığın önlenmesi konusunda kan şekeri kontrollerinin yapılması ve kan şekerinin düzenli bir seyri olduğundan emin olmak oldukça önemlidir” diyor.
Görmede ciddi azalma yaşanabilir
Diyabetik retinopatinin gözlerde oluşturduğu etkilerden bahseden Op. Dr. Akkan, “Diyabetik retinopati, farklı evrelerinde görme düzeyini farklı derecelerde etkiler. Fakat sarı nokta bölgesinde oluşması halinde özellikle yakını görmede ciddi bir azalma yaşanır. Görme oranındaki kayıp yüzde 5 ile 90 arasında değişiklik gösterebilir. Teşhisi için retina gözlemlenerek kanama, ödem gibi hastalığa ait belirtilerin varlığı gözlemlenir. Detaylı inceleme için hastalardan anjiyografi ve optic koherens tomografisi istenir. Bu incelemeler sonrasında hastalara sağlıklı bir teşhis konulması mümkün olabiliyor” diyor.
Bu önlemler ile kurtulun
Hastalığın engellenmesi için uygulanabilecek yöntemler hakkında da bilgiler paylaşan Op. Dr. Akkan, “Retinopati gözlemlendiğinde, hastanın düzenli kontrol süresi 3-4 aya indirilir. Tatlı tüketiminin azaltılması etkileri yavaşlatmaya yardımcı olacaktır. Aynı zamanda sağlıklı bir beslenme düzeni ile de hastalığın ilerleme süreci yavaşlatılabilir ve kimi durumlarda hastalık kontrol altına alınabilir. Ancak erken teşhis konulan hastalarda, göz içi ilaç tedavisi ve lazer tedavisi ile gözün ömrünü uzatmak mümkün. Kronik bir hastalık olan diyabetten kurtulmak ne yazık ki mümkün değilken, diyabetik retinopatide de uygulanacak olan tedavilerin temel amacı hastalığın hızını yavaşlatmak olacaktır” diyerek sözlerini tamamlıyor.
ARTUKLU HABER AJANSI