Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Doğan Bekin,; ''Karadeniz Tahıl Girişiminin BM başkanlığında İstanbul'da yeniden toplanması zarurettir'' dedi.
Yeniden Refah Partisi İstanbul Milletvekili Avrupa Birliği ve Uyum Komisyonu Üyesi Doğan Bekin yaptığı açıklamada şunları söyledi;
‘’Rusya Federasyonu Başkanı Vladimir Putin’in Ukrayna topraklarını işgale yönelmesinden sonra harekete geçen ABD ve müttefiklerinin Ukrayna ile birçok alanda dayanışma içerisine girerek Kafkasya üzerindeki siyasi ve askeri amaçlarına ulaşmaya çalışmaları en nihayetinde çözün yollarını zorlaştırdığı gibi çözümsüzlüğü de beraberinde getirmiş oldu.
Hal böyle iken, 22 Temmuz 2022'de, Rusya ve Ukrayna arasında -Türkiye ve BM'nin arabuluculuğunda- kargo gemilerinin Karadeniz'de 310 deniz mili uzunluğunda ve üç deniz mili genişliğindeki bir koridor boyunca seyretmesine izin veren bir anlaşma yapıldı.
İstanbul’da yapılan anlaşma, aynı zamanda Rus gıda ve gübresinin küresel pazarlara ulaşmasını sağlamaya yönelik olan BM planını kapsamakta idi.
Batı’nın yaptırımları Rusya tarafından ihraç edilen tahıl ve gübreyi kapsam dışı bırakıyor olması söz konusu iken, Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov ise yaptığı açıklamada; tahıl ve gübre sevkiyatıyla ilgili ortaya çıkan ödeme, lojistik ve sigorta üzerindeki kısıtlamaların büyük engel oluşturduğunu, ayrıca Rusya’nın anlaşmadan çekilmesinin sebeplerinden birisi de Ukrayna'nın yoksul ülkelere daha fazla tahıl ihraç etmesi gerekirken Batılı ülkelere yöneldiğini ifade etti.
Rus yetkililer 17 Temmuz’da anlaşmadan bu nedenlerle geri çekildiklerini ifade etmeleri gelinen noktadaki açmazı ortaya koymaktadır. Ancak BM, Ukrayna'nın Afganistan, Cibuti, Etiyopya, Kenya, Somali, Sudan ve Yemen'e insani yardım olarak gönderilen Dünya Gıda Programı'na (WFP) 725 bin ton tahıl tedarik ettiğini ve geçen yıl boyunca Ukrayna’nın Dünya Gıda Programının tüm tahıl ihtiyacının %80’den fazlasını sağladığını, bu oranın savaş öncesi %50 civarından olduğunu ifade etti.
Bu anlaşmazlık hiç şüphesiz gıda fiyatlarının küresel ölçekte yeniden artmasına ve özellikle Afrika ve Ortadoğu’da milyonlarca insanının bundan olumsuz etkileneceğini ifade etmek isteriz.
İşte bu noktada, Rusya’nın yeniden ‘Karadeniz Tahıl Girişimi’ ne geri dönmesi hususunda Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Rusya Başkanı Putin ile telefon diplomasisi başlatmasını önemli bir adım olarak gördüğümüzü ifade etmek isteriz. Rusya’nın Karadeniz Girişimi’ne geri dönmesi hususunda başta BM Genel Sekreteri António Guterres olmak üzere tüm yetkililere büyük görevler düşmektedir.
İsveç’te Kuran-ı Kerim’i yeniden yakma eylemine izin veren İsveç makamlarını sorumluluğa davet ediyoruz:
Bu arada üzerinde durmamız gereken bir başka önemli husus ise, daha önceden İsveç'te Kur'an-ı Kerim yakan Irak asıllı Salwan Momika ve Salwan Najem’in yeniden İsveç parlamentosunun önünde polis kontrolünde yeniden Kur'an-ı Kerim yakma eylemidir.
Bu durum Kıta Avrupası’nda ‘anakronizm’e dönüşürken Müslümanların haklarını savunabilecekleri bir çözüm yolunun sınırlarını belirlemenin de artık giderek zorlaşmaya yüz tutan bir konu haline dönüşmektedir.
Bu konuda Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda alınan karara rağmen, ‘fikir özgürlüğü’ bahanesiyle mevcut duruma seyirci kalan ve adeta Kuran yakma eylemini ödüllendiren ve bir türlü gerekli adımları atmayan İsveç yetkilileri, krizin çok taraflı siyasi anlaşmazlıklara dönüşmesine sebep olmaktadır.
İsveç’te son günlerde sıkça yaşanan ve kabul edilemez olan bu eylemin önceden tasarlanmış bir “kurgulama” dan öte bir şey olmadığı da kendiliğinden ortaya çıkmaktadır. İsveç yetkilileri, bu olaylara müdahale etmeyerek inanç özgürlüğüne yönelik bu haksız eylemlere uluslararası dayanak kazandırmaya çalışmaktadır.
İslamofobi anlayışıyla İslam’ı, bir nevi bete noir (korku ve nefret simgesi) haline getirmek isteyen ve bu yolla kurgu ve hayali senaryolarla mukaddes kitabımız Kuran-ı Kerim’i yakma teşebbüsüne izin veren İsveç makamlarını sorumluluk anlayışıyla hareket etmeye davet eder, kabul edilemez olan bu eylemi bir kez daha şiddetle kınıyoruz.
Disney Plus, Amerikan Ermeni Ulusal Komitesi’nin Dümen Suyunda Hareket Etmesi…
Amerikan Ermeni Ulusal Komitesi (ANCA)’nın başkanı Aram Hamparian’ın baskılarıyla 29 Ekim 2023 tarihinde altı bölüm halinde yayınlanması düşünülen Mustafa Kemal Atatürk dizisini yayınlamama kararı alan Disney Plus yöneticilerinin bu tutumu tek taraflı ve nefret niteliklidir.
Amerikan Ermeni Ulusal Komitesi’nin politik atraksiyon içerisindeki fasarya sözler ve sansasyonel fabrikasyon haberlerle ülkemizi karalayıcı lobi faaliyetleri sonucu Disney Plus’ı bu kararın alınması hususunda etkilemesi aslında bu lobi kuruluşunun son zamanlarda fonksiyonunu iyice yitirmesiyle kendine yeni bir işlev yükleme düşüncesinden öteye gidemez.'' Dedi
ARTUKLU HABER AJANSI-ANKARA
HABER;ABDULLAH ORTAÇ