Halkların Demokratik Partisi(HDP) Kocaeli Milletvekili ve İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Dr. Ömer Faruk Gergerlioğlu Halk Radyoda Doğu Türkistandaki Uygur Türklerinin durumu ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Uygur Türkleri’ne yönelik soykırımı, “Tarihe not düşülecek iz düşülecek bir hadise” olarak değerlendiren Gergerlioğlu konuşmasını söyle sürdürdü:
“Samimiyeti gösteriyor efendim. Hükümetin bu konudaki politikalarını çok iyi biliyorum yakından takip ediyorum. İktidar Çin’le arasını bozmak istemiyor bozulan ekonomiyi Çin’le ilişkilerle gidermeye çalışıyor. 50 milyar dolarlık bir ticaret hacmi oluşturdu. Çin insan hakları açısından son derece sabıkalı bir ülke. 3 milyon dolayında Uygur Türkü toplama kamplarında, çocuklar yetimhanelerde kadınlar yalnız ve onların yanına Çinli görevliler evlerine gönderiliyor. Çok gayri insani vakalar var, asimilasyon politikası var. Türkçe konuşmanın önüne geçiliyor, dini yaşamların önüne geçiliyor, kamplarda tamamen Çinlileştirilmeye çalışılan bir toplum var ve zaten Çin devleti Uygur Türklerini Türk olarak bile kabul etmiyor, Çinli olarak kabul ediyor. “Siz düşmanlaştığınız için kendinizi Türk zannediyorsunuz” gibi Türkiye’den çok yabancı gelmeyen söylemlerde bulunuyorlar. işte böylesi bir durumda iktidar Çin’le arasını bozmak istemiyor ve tüm dünya sesini çıkarırken Çin’deki zulme, iktidar suskun kalıyor ve oylamalar oluyor mecliste. Bunu halkımız çok fazla görmüyor biz görüyoruz ve kahroluyoruz açıkçası çünkü getirilen önergeler oluyor. 2018 Ekim ve 2019 Haziran’da Uygur Türkleriyle ilgili 2 önerge verildi. Evet oturup konuşalım deniliyor ama bakıyorsunuz CHP HDP İYİ Parti evet oyu verirken AK Parti ve MHP evet oyu vermiyor. Ya red veriyor ya çekimser kalıyor ve böylece önergenin reddedilmesini sağlıyorlar. Bakın hiç utanmadan bunu yapıyorlar yeri geliyor mangalda kül bırakmıyorlar, kürsüye çıkıp Uygur Türkleri şöyledir böyledir diyorlar. Buyrun o zaman önergeye diyoruz, önergeye gelince de kabul oyu vermiyorlar. Bu büyük bir skandal aslında. CHP HDP ve İYİPARTİ den gelen tüm önergelere hayır diyorlar. MHP bilhassa iktidarın gölgesi, yandaşı, ortağı olarak birçok haksızlığa imza atıyor ve bunu kendisine nasıl yediriyor, anlayamıyorum! Birtakım çıkarlar uğruna yıllarca en önemli değer gördüğü Uygur Türkleri hakkındaki zulümlere karşı çıkmayı bile düşünmüyor, bu son derece çarpıcı bir olay. Geçen gün konuşmamda genel kurulda da bunu yüzlerine çarptım, mahcup bir şekilde "efendim işte biz 3 partiden gelen önergelere hayır diyoruz" dediler. Böylece kolaycılığa sapıyorlar! Biz öyle bir şey yapmıyoruz başka bir partiden gelen hakkaniyetli bir önerge olursa ona anında ‘evet’ diyoruz ama iktidarın yandaşı olmak, ortağı olmak, çıkarlarının peşinde koşmak tabi daha cazip demek ki… bazı partiler için MHP için bilhassa öyle olduğunu çok net bir şekilde görüyoruz. Bunu aslında tüm Türk milliyetçileri görmeli, meclisteki bu tavrı görmeli.”
“Ben 2 kez Çin büyükelçiliği yetkilileriyle görüştüm çünkü ben genel kurulda yoğun bir şekilde Çin eleştirisi yaptığım için Çin devleti büyükelçiliği yetkilileri bana geldi niye yapıyorsun bizim ülkemizde insan haklarına aykırı bir şey yapılmıyor gibi hikayeler anlatmaya çalıştılar beni ikna etmeye çalıştılar. Ben de onların önlerine Uluslararası İnsan Hakları kuruluşlarının raporlarını koydum ve buyurun dedim o zaman bunları açıklayın inanın ki açıklama getiremediler. Kaybedilen bilim insanlarının mahpuslardaki bilim insanlarının zulmedilen kadınların çocukların hesabını fotoğraflarla belgelerle önlerine koydum inanın ki tek bir cevap veremediler. Durum bu. Biz HDP vekili olarak mecliste Çin büyükelçiliğine karşı insan haklarını ve Uygur Türklerinin haklarını savunuyoruz ama mecliste MHP bu konularda EVET vermiyor. bu tarihe son derece çarpıcı bir örnek olarak olay olarak geçsin bunu da tüm Türk halkı da görsün. MHP sözcüsü Levent Bülbül son derece mahcup bir şekilde bu açıklamayı yaptı. Diyebilecekleri hiçbir şey yok ve son derece çarpıcı bir olaydır bu.”
ARTUKLU HABER AJANSI