DÜNYADA BİR İLK: YENİ DOĞAN BEBEĞE OYUNCAK DEĞİL KİTAP ARMAĞANI

Yeni doğan torunu için, çok beğendiği bir kitabı, yazarına imzalatıp hediye etti.

Türk Dünyasından Haberler 16.02.2021 12:55:00 0
DÜNYADA BİR İLK: YENİ DOĞAN BEBEĞE OYUNCAK DEĞİL KİTAP ARMAĞANI

Yeni doğan torunu için, çok beğendiği bir kitabı, yazarına
imzalatıp hediye etti.

*Kitap, naçizane şahsımın,Türkiye-Hollanda Arasında 400 Yıllık   Resmi İlişkiler ve Hollanda’ya Türk Göçünün 50’inci Yılı’ kitabı.

*Hediye eden dede: Osman Sezgin. Hediye edilen torun: Kerem
Varlık

Ne dersiniz, anlatacağım gelişme, dünyada bir ilk midir acaba?
Yeni doğmuş bir bebeğe alınması düşünülecek hediye ve oyuncakların sayısı bini bulur herhalde? Bu hediye ve oyuncaklar içinde ‘kitap’ hiç düşünülmemiştir sanırım.
Hiç kimsenin düşünmeyeceği bir hediye verme işlemini Osman Sezgin düşündü.

Osman Sezgin ile ilk temasımız 2018 mart ayında olmuştu. Bana şöyle bir soru yöneltmişti:
Sevgili İlhan bey, ben Hollandada yaşayan 2’nci kuşak Türk vatandaşlardan biriyim Yazılarınızı 38 yıldır beğenerek okuyorum. Siz duayen bir gazetecisiniz. Her konuda Hollanda’da yaşayan bizlere engin tecrübenizle ışık tutuyorsunuz.
Rahmetli babam, birinci kuşak olarak 1960’lı yılların başında Hollanda’ya geldi ve aile birleşimi oldu. 3 yıl önce Türkiye’ye geri dönüş yaptılar.

Sizden bir ricada bulunacağım. 1970’li yıllarda Hilversum radyosunda Türkçe yayın yapan programdaki spiker beyefendinin ismini rica edebilir miyim? Babamla kısa bir dostluğu olmuş. Babam sürekli o beyefendiden bahsediyor. Benden ona selamını iletmemi istiyor. Bu konuda bana yardımcı olursanız çok sevinirim. Şimdiden çok teşekkür ederim ve saygılarımı sunarım.’

Ben de kendisine, ‘Hilversum Radyosu’ndaki ilk Türk spiker Erkan Tapan idi. Türkiye’ye döndü ve Unilever’in Genel Müdürü oldu. Sonra da Sümerbank’ın Genel Müdürü oldu. Erkan Tapan’dan sonra radyodaki görevi İnaç Kutluer ve Ahmet Azdural üstlendiler’ yanıtını vermiştim.

Osman Sezgin’den ikinci mesajı geçtiğimiz ocak ayında aldım. O mesajda da şunlar yazılıydı:
‘İlhan bey, rica etsem lutfen sizin daha önce yayınladığınız kitabınızı imzalı olarak gönderir misiniz? Kerem adını koyduğumuz bir torunum oldu, ona hediye olarak vermek istiyorum. Siz duayen bir gazetecisiniz. Rahmetli babam da sizin yazılarınızı sürekli takip ederdi. Allah size uzun ömürler versin ilhan bey.’

Yeni doğan torunu için benden kitap isteyen Osman Sezgin beni etkilemişti. Hemen bir kitabı kılıfından çıkardım ve içine şunları yazdım: ‘Sevgili Kerem, okumayı öğrendiğin zaman eline alacağın bu kitaptan öğreneceklerin, senin anavatanımıza olan aidiyet hissini de güçlendirecektir.
Hollanda’ya gelmiş olan senden önceki nesillerin fedakârlıklarını da öğrenmiş olacaksın.
Gelişip büyüyünce, belki de göçmenlik hissi duymayacaksın inşallah!’

Kitabın postaya atılmasından bir gün sonra Osman kardeşimizden gelen mesaj şöyle oldu:
‘‘İlhan bey çok çok teşekkür ederim. Biraz önce, göndermiş olduğunuz imzalı kitabınızı aldım. İnanın bizi çok mutlu ettiniz. Göndermiş olduğunuz o muazzam eseri, torunum küçük Kerem’ciğin kucağına koydum ve ailece bir fotoğraf çektim. Babası ve kızım olan annesi de çok sevindiler. Amsterdam Vrij Üniversitesi mezunu olan damat Can Varlık, uluslararası bir şirkette bölüm şefi olarak çalışıyor. Erasmus Üniversitesi mezunu kızım Fatma da uzman psikolog olarak çalışıyor. Küçük Kerem için yazdığınız sözler bizi çok duygulandırdı. Sizin sözleriniz kızımda bir çağrı yarattı. Kızım bana, ‘Babacığım, şimdi göçmenliğin ne kadar zor olduğunu daha iyi anladım. Siz ve rahmetli dedem, bizlere iyi bir gelecek sağlamak için yıllarınızı verdiniz. Ne mutlu ki bizler de iyi bir eğitim aldık ve sizi gurulandırdık. Sizler hep göçmen işçi olarak aşağılandınız. Ama bizler bu ülkede söz sahibi konumuna ulaştık. Bunu da size borçluyuz.’ diyerek boynuma sarıldı. İnanın, o muazzam eserinizi bize ulaştırdığınız için çok memnun olduk. Torunum da okumayı öğrendiği zaman çok sevinecek ve size teşekkür edecektir inşallah.’’

İşte böyle değerli okurlarım.
Aslında, kitabım ile ilgili ilk ilginç gelişme değildi bu. Daha önce de bir baba, oğluna hediye etmek istediği kitabımı almak için evime kadar gelmişti. İşte o gelişin haberi:

İlhan Karaçay hayranı olan oğluna kitap hediye eden baba…

Gazeteci İlhan Karaçay’ın hayranı olan Ulaş, babası Binali Batman’dan bir istekte bulunur. İstek, İlhan Karaçay’ın yayınlamış olduğu ‘Türkiye-Hollanda Arasında 400 Yıllık Resmi İlişkiler ve Hollanda’ya Türk Göçünün 50’inci Yılı’ isimli kitaba ulaşmaktı.

İlhan Karaçay’a mesaj geçen Binali Batman, ‘Oğlum sizin hayranınızdır. Kitabınızı ona hediye etmek istiyorum, gönderir misiniz’ dedi. Bunun üzerine çok duygulanan Karaçay, ‘Ne demek, kitabımı evinize kadar gelip imzalayarak vermek isterim’ yanıtını verdi. Bu yanıta, ‘Siz zahmet etmeyin, kabul ederseniz biz sizin evinize gelelim’ dedi.
Daha sonra baba ve oğul ile evinde bir araya gelen İlhan Karaçay, kitabını imzalayarak kendilerine sundu. Fotoğraf çekilirken duygulanan üçlü, daha sonra tekrar buluşmak üzere vedalaştı.

Değerli okurlarım, söz benim kitabımdan açılmışken, daha sonra da  ilginç bir gelişme olmuştu. O habere de bakalım lütfen:

İlhan Karaçay’ın 400’üncü Yıl kitabı, 18 yaşındaki öğrenci Burak’ın kurtarıcısı oldu.

Yüksek Okul’da Hollanda-Osmanlı ilişkileri üzerinde tez hazırlamak isteyen Burak Şahin, kaynak bulmada zorlanırken, İlhan Karaçay’ın kitabını tesadüfen buldu ve kaynak yaptı.

BERGEN OP ZOOM,- Hollanda’nın güneybatısında bulunan Bergen op Zoom’da VWO (Yüksek Okul) tahsili yapmakta olan 18 yaşındaki Türk öğrenci Burak Şahin, 5’inci sınıfa lâyık olduğunu ispat edebilmek için hazırlamak istediği Hollanda-Osmalı ilişkileri üzerindeki tezi için kaynak bulmakta zorlanırken, İlhan Karaçay’ın yayınlamış olduğu, ‘Türkiye-Hollanda Arasındaki Resmi İlişkiler’ adlı kitabı O’nun için kurtarıcı oldu.
Gazeteci-Yazar İlhan Karaçay’a Facebook’ta ulaşan Burak Şahin, ‘ Sayın Karaçay, okulda hazırlamak durumunda olduğum profil-proje için, ‘Hollanda Cumhuriyeti ile Osmanlı İmparatorluğu arasındaki ticari ilişkiler nasıldı’ sorusuna cevap ararken çok zorlandım. Ne kütüphanede ve ne de Google’de bana yardımcı olacak kaynak bulamadım. Bazı arkadaşlar bana sizin bu konuda bir kitap yayınladığınızı bildirdi. Ben de kitapçıya sipariş verdim ve kitabınızı ele geçirdim. Muhteşem bir kitap hazırlamışsınız. Tebrik ve teşekkür ederim.‘ şeklinde bir mesaj geçti.


İlhan Karaçay da genç öğrenciye, ‘Burak’çığım, beni çok mutlu ettin. Kitabımın proje hazırlamanda yardımcı kaynak olmasına sevindim. Bana biraz daha fazla bilgi ve fotoğraf gönder lütfen. Bu konuyu DÜNYA’da yayınlamak isterim.’ mesajını geçti.
Burak Şahin, konuyu anlatan Hollandaca bir yazı ile, kitapla çekilmiş bir fotoğrafını İlhan Karaçay’a gönderdi.

Yazısında 18, yaşında olduğunu, Bergen op Zoom’da ‘Regionale Scholengemeenschap RSG ‘t Rijks’ okulunda VWO 5’inci sınıfta tahsil yaptığını, hobilerinin siyaset, müzik ve seyahat olduğunu belirten Burak Şahin, projesinin diğer öğrencilerinki gibi kolay ve basit bir proje olmaktan çok, zor ve zengin bir konuyu kapsamasını istediğini yazdı.
Burak Şahin, tarih öğretmeni bayan Koster ile birlikte şu sorulara yanıt aradığını yazdı:
1: Seksen Yıl Savaşı sırasında, Hollanda Cumhuriyeti ve Osmanlı İmparatorluğu arasındaki ilişkiler nelerdir ? Unutulmuş olan ticaretini Levanten ticareti nasıl başlamıştır?
2: Hollanda Cumhuriyeti ve Osmanlı İmparatorluğu arasındaki ticari ilişkiler Hollanda’nın Altın Çağında nelerdi ?
3: Atatürk ve onun kurduğu hükümetlerin bu ilişkilerde yeri nedir, ne katkıda bulunmuştur ?
4: Hollanda ve Türkiye arasındaki mevcut ticari ilişkiler nelerdir? Bu soruda 60’lı yıllarda gelen Türk gurbetçilerin rolü nedir?
Çalışmasını bir anket ile desteklemeyi, bir uzman ile de söyleşi yapmayı amaçlayan Burak Şahin, bu çalışmayı 2014’ün mayıs ayında tamamlaması ve teslim etmesi gerektiğini yazmış.
Şöyle diyor Burak Şahin:
‘Bu dört sorunun yanı sıra, pratik bir parça da yapmam gerek, bu da bir anket veya bu konu hakkında çok bilen bir kişi olarak görüşme olabilir.
Bu soruşturmanın en zor kısmı güvenilir bilgi toplamak . Internette çok bilgi var, ama çok dolu veya konuyu tartışmakta değil . Örnek Ben 1935 yılında Hollanda-Türk Dostluk Derneği hakkında hiç bilgi bulamadım internette. Aramaktan sonra mutlulukla sayin İlhan Karaçay in yazdigi kitabi buldum: Hollanda-Türkiye’nin resmi ilişkilerin 400 yıllı. Bu kitap benim tüm sorulara cevap verecegini inaniyorum.
30 Mayıs 2014 tarihinde benim profil proje / araştırma doçentime teslim etmem lazım. Araştırma bittiğinde internette yayınlamayı düşünüyorum.’

Değerli okurlarım, Kitabım hakkında daha önce yazılanlara bir kez daha göz atmanızda yarar olacağını sanıyorum.

İlhan Karaçay’dan, 400 yıllık Türkiye-Hollanda ilişkilerini anlatan muhteşem bir kitap…

İlk imzalı kitap Prenses Maxima, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Rotterdam Belediye Başkanı Ahmed Aboutalep ve İstanbul Belediye Başkanı Kadir Topbaş’a verildi.

AMSTERDAM,- 45 yıldır Hollanda’da yaşayan gazeteci İlhan Karaçay, 2012 yılı boyunca çeşitli etkinliklerle kutlanan, 400 yıllık Türkiye- Hollanda ilişkilerini gözler önüne seren muhteşem bir kitap yayınladı.

Fotoğrafta, Prenses Maxima (solda), İstanbul Belediye Başkanı Kadir Topbaş, İlhan Karaçay ve Türkiye’nin Rotterdam Başkonsolosu Togan Oral ile, biraz sonra sahiplerini bulacak olan masadaki 4 kitap görülüyor.

Kitabın, İlhan Karaçay tarafından imzalanan ilk örnekleri, Rotterdam’da yapılan ‘400’üncü yıl kutlamalarının kapanış şöleninde’, Hollanda Prensesi Maxima’ya (şimdi Kraliçe), bu şölen için Hollanda’ya gelen Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’a, Rotterdam Belediye Başkanı Ahmed Aboutaleb’e ve İstanbul Belediye Başkanı Kadir Topbaş’a sunuldu.

Kitaba ilk kez sahip oldukları için mutlu olduklarını belirten bu dörtlü, İlhan Karaçay’ın, Hollanda ve Türkiye’ye önemli bir tarihi eser kazandırdığını belirterek ‘Bu nedenle İlhan Karaçay’ı kutlarız’ dediler.


Rotterdam Belediye Başkanı A.Ebutaleb
  Zamanın Başbakan Yardımcısı Ali Babacan

Tam 466 sayfadan oluşan renkli fotoğraflı, kuşe kağıtlı ve sert kapaklı kitap, ilk etpta 20 bin adet basıldı. 15 bini Hollanda’da 5 bini de Türkiye’de pazarlanmaya başlanılan kitap için, hiç bir kuruluştan sübvansiyon, sponsorluk ve reklam almayan İlhan Karaçay, kitap masraflarının satıştan çıkacağına inanıyor.

İlhan Karaçay, 20 bin baskı ile yetinilmeyeceğini, zira şimdiden 1000’er, 500’er ve 100’erlik siparişler aldığını, kitabın tanıtım kampanyası sonuda da satışların artacağına inandığını belirtiyor.

Geçen hafta vefat eden İstanbul Belediyesi eski  Başkanı Kadir Topbaş 
 İbrahim Görmez, zamanın  Egitim Bakanı Bakanı Plasterk’e Karaçay’ın kitabını hediye ediyor 

Hollanda ve Türkiye’de kitap dağıtım firmaları aracılığı ile ve internet satış kanallarıyla 100 bini aşkın kitabın satılacağına inandığını belirten İlhan Karaçay, ‘Bu kitabı okuyanlar iki ülkeye aşık olacaklar’ iddiasında bulunuyor.

İlhan Karaçay, önemli bir tarih hazinesi sayılabilecek olan bu kitabın, yılbaşında, bayramda, doğum gününde eşe, dosta ve çocuklara armağan edilebilecek en güzel bir hediye paketi olacağını belirttikten sonra, ‘Bu kitap, okullarda ders aracı olarak da kullanılabilir, Zira Zwolle kentindeki bir kolejden 100 adetlik bir sipariş geldi bile…’ dedi.

466 sayfalık kitaptan kesitler:

* 80 yıl süren İspanya savaşı galibiyetinde Osmanlı’nın rolü neydi?.

* Hollanda devletini, muhalif ülkelere rağmen ilk tanıyan Osmanlı oldu.

* Hollandalı tüccarlar, Osmanlı ilişkileri nedeniyle başarılı oldu.

* Hollanda’nın büyük maddi kaynağı olan lale, Türkiye’den kaçırılmış.

* Osmanlı-Hollanda ilişkilerinden tarihi belge ve fotoğraflar.

* Hollanda Kraliyet Ailesi ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki sıcak

ilişkilerden belgeler ve fotoğraflar.

* 50 yıl önce başlayan Türk işçi göçünden nefis hikayeler ve fotoğraflar.

* Hollandalılar ile evli Türkler’in 32 yıl önceki hayat hikayeleri.

* Kitabın yazarı İlhan Karaçay’ın 45 yıllık gazetecilik öyküsü.

 

ARTUKLU HABER AJANSI-HOLLANDA

HABER;İLHAN KARAÇAY


26.4° / 16.1°
  • BIST 100

    9524,59%-0,06
  • DOLAR

    32,60% 0,53
  • EURO

    34,31% 0,48
  • GRAM ALTIN

    2505,87% 0,88
  • Ç. ALTIN

    4168,04% 0,00