Tarih: 31.12.2016 17:36

EKG Derneği Başkanı Akgün`den `Yeni Yıl` Mesajı

Facebook Twitter Linked-in

                           Eğitimde Kaliteyi Geliştirme Derneği Başkanı Metin Akgün yeni yıl dolayısıyla yazılı mesaj yayınladı.

 

   Eğitimde Kaliteyi Geliştirme Derneği Başkanı Metin Akgün mesajında şu ifadelere yer verdi;

 

''Yeni bir miladi yıla giriyoruz. 365 gün altı saat dünde kaldı ve 2016 miladi yılın her bir günü saat saat, dakika dakika, anbean biterken, 2017 yılı başlayacak. Çevreme baktığımda belli bir kesimin yoğun bir telaşına, heyecanına tanık olurken, bu heyecanın aldıkları eğitimin veya bilinçaltı göndermelerin dışa yansıması olduğunu düşünüyorum…

Zamanın birer şahidi olan ay da Allah’ın âyetidir, güneş de...  Asıl olan, Rabbimizin bir nimeti ve emaneti olan zamanın içini nasıl doldurduğumuzdur. Yaratılırken; bize verilen sayılı nefeslerimizi nasıl ve hangi amaçla harcadığımızdır. Ömür sermayemizin her bir ânını, her bir gününü yaratılış ve varlığımızın gayesine uygun olarak kullanıp kullanmadığımızdır.

Akıllı insanın, yarın hüsrana uğramama hedefinde, kendisine Asır Suresinde verilen ipuçlarının takibinde, dünyada yapması gereken amelleri ihmal etmeyen, her gününü iyi değerlendiren, yaşadığı her anın hesabını iyi yapan insan olduğu aşikâr olandır…

Aziz gönül dostları,! Her yılın sonu, yeni bir yılın başlangıcıdır aslında. Bu başlayan yılın hicri veya miladi olmasının yok aslında bir farkı…

Önemli olan, bu yeni başlangıca dönük ne planladığımız, neye odaklandığımız değil mi?

Öyleyse bu yeni başlangıcı vesile kılarak hadiste dile getirilen soruları kendimize yeniden soralım.

Unutmayalım ki; biz, güneşe tapınanlara benzememek için, güneşin doğumu ve batışında ibadeti kerahet vakti kabul eden bir peygamberin ümmetiyiz…

Yine unutmayalım ki; ömür sermayesinden geçen bir yılın sonunda kendini ve yaratılış gayesini unutarak, bizi biz kılan değerlerimizle örtüşmeyen, insan hayatına katkısı olmayan gayr-i meşru tutum ve davranışlar sergilemek/ sergilemeye devam etmenin bize yakışmayacak, yarın bunun da hesabı sorulacaktır…

               Önemli olan, yeni bir yılın başlamasına ne anlam yüklediğimizdir. Yıllar ister aya göre belirlensin, ister güneşe göre, fark etmez. Allah (c.c.) bize güneşi de şahit gösterir, ayı da. Önemli olan, yeni günlerin adının ne olduğu değil, yeni günlerde nasıl var olduğumuz, gelecekte ne olmaya karar verdiğimizdir.  

Zamanın geçişini haber veren yıl başlangıcı gibi özel zaman dilimleri, aslında yeni bir başlangıç yapmak için bir fırsattır.

Hatalarımızı gözden geçirip yeni kararlar almak,

Hatalardan pişmanlık duyup da telafi yönünde harekete geçmek,

Hayatımızda yeni beyaz sayfalar açmak gibi…

Eğer rasyonel düşünürsek, zamana değer katabilir, zamanı kurtuluş sebebimiz yapma hedefimizde ilmek ilmek işleyebiliriz.

 

 

Yeni bir miladi yılın başlangıcının aynı zamanda, Put saltanatının, cahiliye dönemlerinin en karanlık sayfalarının sonuncusunun kapandığı, bir fethin, Kur’an-ı Kerimin “Feth-i Mübin” adını verdiği, Mekke-i Mükerreme’nin fethinin de yıldönümü olduğunu unutmadan; “Feth-i Mübin”in o an olan kalplerin fethindeki samimiyetle anlam bulduğunu;

Bu gün, İslam coğrafyasında ve hassaten ülkemizde, kardeşin kardeşe hasım olduğu, tahrik ve tertiplerle düşman kılındığı kaos ortamından çıkışımıza vesile kılabileceğimizin farkındalığında yaşamanın kazandıracaklarının farkındalığında,  

 

Şahsım ve Eğitimde Kaliteyi Geliştirme Derneği adına;

Farklı boyutlarıyla istiklal ve istikbal mücadelesi verdiğimiz hassas günler yaşadığımız bir süreçte, yeni bir sayfanın açılacağı, miladi 2017 yılının başlayacağı bu yeni yılın ilk saatlerinden itibaren, Mekke’nin fethindeki saf duyguların manevi atmosferinde yaşamaya çalışarak, bu yolda nefislerimizi yenerek süreci değerlendirmemiz gerektiği,

Yurt içinde ve yurt dışında yaşadığımız gerek terör, gerek siyasi, gerek ekonomik kaosun son bulması, küresel eşkıyaların tahrik ve tertibine kapılan, nefsinin peşinde kardeşine hasım olmayı tercih edenlerin büyük fotoğrafı fark etmeleri, 15 Temmuz sonrası yakaladığımız Kuva-i Milliye Ruhunun maneviyatında nefsimizin ve duygularımızın esaretinden kurtulup, gönüllerin birliğinde buluşarak, imani kardeşliğin tesisine dönük hata yapan yakınlarımızı uyararak, doğru yola yönelterek, kardeşliğimizi yeniden pekiştirmeye vesile kılabileceğimize dikkat çekeriz.''Dedi

 

ARTUKLU HABER AJANSI

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —