Tarih: 06.09.2017 12:11

EMEKLİ ANKARA HAKİMİ BEYAZIT BORAN`IN AÇIKLAMALARINI YARGITAY BAŞKANI CİRİT TE TEYİT ETTİ

Facebook Twitter Linked-in

Yargıtay Başkanı  İsmail Rüştü Cirit, yeni adli yıl açılış töreninde yaptığı konuşmasında:'' Bu risklerin en büyüğü, yetersiz hukuk eğitimi alan kişilerin hakim ve cumhuriyet savcısı olmasıdır. Temel hukuk eğitiminin yetersiz olması, meslek öncesi ve meslek içi eğitimlerin verimini de düşürmektedir.''diyerek 4 Mayıs 2017 Tarihinde Artuklu Haber'e açıklamalarda bulunan Mardinli Emekli Hakim Beyazıt Boran'ı haklı çıkardı.

 

 

Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, yeni adli yıl açılış töreninde  yaptığı konuşmasında:

 

''Adli hizmetlerin kalitesinin sağlanması bakımından önemli bir faktör de etkili bir hukuk eğitimidir. Lisans, lisansüstü, doktora eğitimlerinin yanında meslek öncesi, meslek içi eğitimin belli bir standardın ve kalitenin üzerinde olması gerekir. Hukuk fakültelerinin sayısında, son yıllarda yaşanan olağanüstü artış, kanaatimce 85 hukuk fakültesi ve bir kısmı da beklemekte, hukuk sistemimiz bakımından önemli riskler doğurmuştur. Bu risklerin en büyüğü, yetersiz hukuk eğitimi alan kişilerin hakim ve cumhuriyet savcısı olmasıdır. Temel hukuk eğitiminin yetersiz olması, meslek öncesi ve meslek içi eğitimlerin verimini de düşürmektedir. Bu durum, hatalı karar sayısını artırarak, adli hizmetlerin kalitesinin düşmesine neden olmaktadır. Önerimiz olarak, hukuk fakültelerinin lisans eğitiminin 5 yıl olması, birinci sınıflarda hukuk sosyolojisi, hukuk tarihi, hukuk felsefesi, Türkçe dil bilgisi derslerinin zorunlu olarak okutulmasının hukuk eğitiminin kalitesini artırması bakımından yararlı olacağını düşünmekteyiz' diyerek,adeta Emekli Hakim Beyazıt Boran'ın 4 Mayıs 2017 Tarihinde Artuklu Haber'de yayınlanan söyleşisinde soylediklerini teyit eder gibiydi.

 

EMEKLİ HAKİM BEYAZIT BORAN DA  ARTUKLU HABER'E ŞUNLARI SÖYLEMİŞTİ ;

 

‘’Ülkemizin bu FETÖ'cü Terör örgütü üyeleri ile çok büyük sorunlar ile karşı karşıya olduğunu hepimiz biliyor ve görüyoruz, ama bunun önlemleri üzerinde durmak lazım, Evet Fetöcüleri ihraç ettik onlar devlete sızmış hapis bir ur gibiydiler bu Fetöcü hakimler ve savcılar ... Bir mahkeme dosyasını alıyor ve bu dosya ile ilgili onların imamlarına danışıyor ve ne karar verilmesi gerektiğini bu imamlara soruyorlardı. Böyle hakim mi  olur ? Bu dünya da kabul edilebilecek bir şey değil,evrensel hukuka aykırı TC  Anayasasına da aykırı ,bu Fetöcüleri ihraç ettik ama şimdi esas konu yerlerine alınan Hakimlerin mesleki yeterliliği ön plana çıkıyor bu sefer. Hakimlik sadece o cübbeyi giyip o kürsüde oturmak değildir. 

 

Hakimlik hukuk ilmini benimsemiş , donanımlı ,önüne gelen somut dosya ile  anında ara karara bağlayabilecek yetenek ve  donanıma sahip olmalı ama maalesef ve üzülerek görüyoruz ki bu Fetöcülerden dolayı,  yaşanan acı tecrübeye dayanarak ince elenip sıkı dokunuyor ama bu sefer de mesleki yeterlilikten yoksun insanların avukatlıktan gelen ve yahut sınav ile gelenlerin atamaların yapıldığını ve hatta büyük illere hakim olarak ta atandıklarını  görüyoruz.

 

 

Uzun yıllar Hakimlik yapmış ve en üst düzeylerde görev yapmış emekli bir Hakim olarak,tecrübelerime dayanarak söylüyorum duruşmaları izliyorum ve mesleki yeterlilik yönünden maalesef bu hukuk camiasına ve kamuoyuna gerekli güveni verebilecek nitelikte Hakimlerin olmadığı ortaya çıkıyor.

 

  Mesleki yeterliliğin yanında ayrıca  tarafsızlık ilkesinin olması   gereken Hakimler ve yargının rahat bırakılması gerekmektedir.

 

Yargının ve hakimlerin üzerinde hiçbir gücün müdahalesi olmamalı ve onların tayinleri, atamaları Yargıtaya,Danıştaya seçilmeleri objektif kıstaslara bağlanmalıdır. Ama maalesef ve üzülerek  görüyoruz ki bu Fetöcülerin gelmesinden itibaren,buna Fetöcülerde dahil yargı  kararlarının son derecede kamuoyunda tartışılır hale geldiğini bir çok kararın hukuk ilkelerine aykırı olduğunu görüyoruz.

 

Ben 35 yıldır bu işin içinde olan bir kişi olarak hukukumuzun bu kadar tartışılır hale gelmesinden büyük bir üzüntü duyuyorum, ama bu konuda benim yapabileceğim bir şey var mı diye araştırıyorum, mümkün mertebede de yazdığım bütün dilekçelerde duruşmalarımda ki savunmalarım da hemen hemen her konuda yargıtayın evrensel hukuka uygun içtihatlarına bu konuda hukuk alimlerinin bilimsel görüşlerini referans olarak hakimlere sunuyorum bu referans ve görüşleri de eklemek suretiyle onlara doğru yolu bulmaları konusunda katkı yapmak istiyorum fakat bu tek kişi ile olabilecek bir şey değildir.’’Demişti...

 

 

 

ARTUKLU HABER AJANSI*ANKARA

ABDULLAH ORTAÇ/ÖZEL HABER

 

 

 

 

 

.

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —