Hızla düşen hava sıcaklıklarıyla birlikte son günlerde bir çok şehirde yaşanan elektrik kesintileri enerji arz-talebinde bir sıkıntı mı var? sorusunu gündeme taşıdı.
Hızla düşen hava sıcaklıklarıyla birlikte son günlerde bir çok şehirde yaşanan elektrik kesintileri enerji arz-talebinde bir sıkıntı mı var? sorusunu gündeme taşıdı.
Konu ile ilgili olarak Fırat Üniversitesinden Dr. M. Cihat TUNA, “Sıcaklıkların mevsim normallerinin altında seyretmesi sonucunda artan enerji ihtiyacı, elektrik arzını talebi karşılayamaz hale getirmiş ve bir depolama sistemi de olmadığı için elektrik kesintileri kaçınılmaz olmuştur. Yani üretilen enerji, tüketilen enerjiyi karşılayamamış ve ülke genelinde plansız elektrik kesintileri yapılmak zorunda kalınmıştır.” dedi.
Enerji Pompaj HES’lerle depolanabilir.
Dr. Tuna, “Yaşanan kesintiler, ülkemizde elektrik arz-talep dengesinin önemini bir kez daha ortaya koymuştur. Bu dengeyi sağlamanın yolu enerji depolayarak ihtiyaç olan zamanlarda kullanmaktır. Enerji, elektrik formunda depolanamamaktadır. Ancak pompaj depolamalı HES’ler vasıtasıyla su formunda depolanabilmektedir. Birkaç bölgemizde büyük ölçekli pompaj depolamalı HES sistemleri olsaydı bu kesintiler yaşanmayacaktı. Dünyada yaygın olarak kullanılan Pompaj HES’lerde amaç güç talebinin düşük olduğu zamanlarda suyu yüksek bir haznede depolamak ve daha sonra elektrik talebinin yüksek olduğu zamanlarda biriktirilen sudan ihtiyaç duyulan enerji talebini karşılamaktır. Ülkemiz gibi kesintili karaktere sahip yenilenebilir enerji kaynakları olan ülkeler bu kaynaklarını daha verimli bir şekilde kullanmak istiyorlarsa enerji sistemlerinde bu tip santrallere kesinlikle ihtiyaç vardır. Böylece elektrik arz ve talebindeki dalgalanmalar dengelemiş ve arz güvenliği sağlanmış olacaktır” dedi.
Senaryo Korkutucu!
Hızla gelişip sanayileşen ülkemizde bireyin günlük enerji ihtiyacının artması, sanayi üretimi ve ekonomik büyümenin enerji tüketimini de artırdığına değinen Dr. Tuna, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “TEİAŞ verilerine göre Türkiye elektrik tüketimindeki hızlı artış özellikle 2016 yılından sonra ciddi sıkıntılara yol açabilecek gibi görülüyor. Bu yıl geçen sene aynı döneme göre enerji tüketimi yüzde 10 civarında artış gösterdi. Elektrik tüketimi bu hızla artamaya devam ederken üretimi ve arz güvenliğini artırmaya yönelik yatırımlar zamanında yapılmazsa enerji alanında bir kriz kaçınılmaz olur” dedi.
Ekonomik gelişme ile Enerjideki büyüme ilişkisi sağlıksız
Dr. Tuna “Ülkemizde hızla büyümeye devam eden ekonomi, artan milli gelir ve nüfusa paralel olarak enerji ihtiyacı da her geçen gün artmaktadır. Yani ekonomik büyümeyle enerji tüketimi arasında pozitif yönlü bir ilişki söz konusudur. Buradan hareketle ekonomi-enerji denkleminin iki ayağından biri diğerinden farklı olursa dengesizlik kaçınılmaz olacaktır. Bizde maalesef durum biraz böyle. Enerji alanındaki büyümenin yetersiz kalması hemen her olağanüstü koşulda elektrik kesintilerini zorunlu hale getiriyor. Enerji alanındaki yetersizliğin temel sebebi ise yatırımlar noktasında bürokratik işlemlerin uzunluğu, bağlantı problemleri, ÇED konusundaki belirsizlikler ve planlama noktasında yapılan büyük hatalar olarak sıralanabilir. Bu sıkıntılara kısa vadede çözüm bulunamayışı enerjideki büyümeyi yavaşlattı. Buna karşı ekonomi aralıksız büyüyünce bir dengesizlik kaçınılmaz oldu” dedi.
Enerjide acil eylem planı hazırlanmalıdır.
Dr. Tuna “Yakın gelecekte yaşanması muhtemel enerji krizini engellemek için aşağıda sıralanan başlıkların baz alınacağı bir eylem planı mutlaka hayata geçirilmelidir. Bunlar yenilenebilir enerji kaynaklarının yatırımı noktasındaki engeller kaldırılmalı ve özel sektörün önü açılmalıdır. Enerji verimliliği konusuna gerekli hassasiyet gösterilmelidir. Yerli kaynaklara öncelik verilmek suretiyle kaynak çeşitlendirmesi ve depolama imkanları sağlanmalıdır. Yerli kömür kaynaklarının aranmasına ve üretilmesine yönelik politikalar uygulanmalıdır” dedi.
Enerjide dışa bağımlık en büyük tehdittir.
Günümüz koşullarında tükettiğimiz elektrik enerjisinin yüzde 50`sini doğalgazdan karşılıyoruz. Öz kaynağımız olmayan doğalgaz ile enerji üretimi, her geçen gün dışa bağımlılığımızı artırıyor. Doğalgazı aldığımız ülkelerle yaşanacak bir sıkıntı enerji üretimimizi de olumsuz etkileyeceğinden ekonomimiz açısından büyük bir risk teşkil etmektedir. İthalatında bir sıkıntı yaşanmasa bile kendi öz kaynağımız olmayan doğalgaz kullanımı hali hazırda en önemli ekonomik problemimizi yani cari açığı meydana getiriyor. Buna önlem olarak tamamen yerli ve yenilenebilir enerji yatırımlarını hızla hayata geçirerek hem sanayimizi hem de ülkemizi prangalarından kurtarabiliriz. Aksi takdirde yaşanacak olumsuzluk maalesef karanlık tehdididir ve hepimizi derinden etkileyecektir” dedi.
ARTUKLU HABER AJANSI
9489,83%1,30
34,54% 0,20
36,07% -0,43
2990,02% 0,96
5006,57% 1,04