AK Parti Ankara İl Başkanlığı tarafından dün akşam verilen iftar yemeğinde bir konuşma yapan Başbakan Erdoğan Altınpark`ta düzenlenen iftar Yemeğinde, gündemdeki konulara ilişkin çok ilginç değerlendirmelerde bulundu.
Başbakan Erdoğan yaptığı konuşmada şunları söyledi:
Bazılarının özellikle Alevi ve Sünniler arasında sorunları derinleştirme gayreti içinde olduğunu belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
"Alevilik, Hz. Ali radıyallahu anh efendimizi sevmek değil mi? Alevi, Müslüman değil mi? Sünni de Müslüman. Eğer Alevilik Hz. Ali`yi sevmek ise ben dört dörtlük bir Aleviyim. Çünkü Hz. Ali efendimizi çok seviyorum. Sevgililer sevgilisinin damadı, 4. Halife, cengaver, ben onu nasıl sevmem? O nasıl yaşıyorsa ben de onun gibi yaşamaya gayret ediyorum.
Ama `Aleviyim` diye ortaya çıkıp Hz. Ali`nin yaşam şeklinden uzak olanlara söyleyecek hiçbir şeyim yok. Bizi bölmek isteyenlere, böyle bir mezhep kavgasının içerisine sokmak isteyenlere... Sakın oyuna gelmeyin. Bu, bir tuzaktır, ciddi bir tuzaktır, bu oyuna gelmeyeceğiz."
Herkesten yapıcı dil kullanmalarını ve nezaketten taviz vermemelerini isteyen Erdoğan, kışkırtmalara ve tahriklere gelinmemesi gerektiğini vurguladı.
Anayasa çalışmalarına da değinen Erdoğan, CHP, MHP ve BDP`nin çalışmaların önünü kesmek için çalıştığını bildirdi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli`nin, iki gün önce "zehir zemberek" bir basın açıklaması yaptığını ifade eden Erdoğan, "Benim edebim onun ağzıyla konuşmaya müsaade etmez. Çünkü o seviyeye inmem. Benim Türk milletinin ahlakı onun menşeinden, kökünden, ecdadımızdan aldığımız terbiye buna müsaade etmez ve bizi terör örgütüyle iş birliği yaparmış gibi gösterme gayreti içine girmek aslında bir zillettir, bir delalettir" dedi.
Türkiye`de terörü durdurup, bitirme gayreti içinde olduklarının altını çizen Erdoğan, "Onlar ise tam manasıyla sokakları terörize eder hale geldiler" ifadesini kullandı.
Erdoğan, şöyle devam etti:
"İşte bak; kendi gençleri gittiler bir yayın organını bastılar. Niye bastınız? Gittiler, oraları taşladılar. AK Parti gençliğinden böyle bir şey göremezsiniz. Niye; çünkü bizim kitabımızda anarşi, terör yok. Ama bu Genel Başkan, `Vur de vuralım, öl de ölelim` dedikleri zaman `Size bunun tarihini, zamanını, yol haritasını açıklayacağım` diyecek kadar onlara bu yolda istikamet veren birisidir. Ramazan-ı şerif ayındayız, bizim iftarlarda yaptığımız bu konuşmalardan dahi rahatsız oluyor.
Önce dürüst ol. 48 maddede mutabık kalındığına göre, bir gün önce yardımcın `ön koşulsuz biz bunu çıkarmaya varız` diyor, bir gün sonra sen çıkıyorsun `hayır` diyorsun. Önce siz kendi içinizde bir defa birbirinizle vuruşmaya düşmüşsünüz. Böyle bir durumdasınız ve samimi olsanız, tamam dört siyasi parti madem 48`inde anlaştı, buyrun bunları geçirelim, bundan sonra artırabiliyorsak daha da artıralım, bunları geçirelim.
Bir defa sizin bize söyleyecek lafınız yok ya niye; çünkü biz 326 milletvekili ile bu Uzlaşma Komisyonu`nda üç kişiyle temsil edilmeyi kabul etmişiz, sen ise 51 tane milletvekilinle üç kişi ile temsil ediliyorsun, ayıptır ya. Saygılı ol. Çünkü biz bağcıyla kavga etmiyoruz, biz üzümü yiyelim diyoruz." dedi.
ABDULLAH ORTAÇ-ANKARA