CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, 12 yıllık AKP iktidarını değerlendirirken, “Bir yandan emekli yüzde üç zamma mahkum, diğer yanda israf, korkunç bir müsriflik, debdebe, sanat arayışı var” diye konuştu.
Ankara denetmenliği görevi kapsamında Ankara’nın Şerefli Koçhisar ilçesinde esnafı ziyaret eden Koç, “Karınca misali biz de niyet ederek yola koyulduk. Daha seçim gelmeden doğrudan vatandaşlarımızla, esnafımızla, emeklilerimizle, köylülerimizle, yaşadıkları sorunları tartışmak-paylaşmak, kendi görüşlerimizi anlatmak için bir geniş çalışma planlamış bulunuyoruz” dedi. Yaklaşık bir buçuk ay önce başlayan çalışmaların aralıksız biçimde sürdürüleceğini vurgulayan Koç ziyaretler boyunca şu mesajları verdi:
TOZPEMBE GÖSTERİLMEYE ÇALIŞILAN SALTANAT DÖNEMİ: Çalışmalarımızı yaklaşık bir buçuk ay önce başlattık. Bu kapsamda Ankara’nın dış ilçelerinin üçte ikisi tamamlanmış bulunuyor. Seçim olmadan siyasetçinin seçmenle karşı karşıya gelmesi önemlidir. Türkiye’de sıkıntılı bir dönem yaşanıyor, her ne kadar tozpembe bir tablo gösterilmeye çalışılsa da Türkiye’de bir saltanat dönemi yaşanıyor. Yani bir yanda korkunç bir israf, korkunç bir müsriflik, bir debdebe, bir saltanat arayışı sürerken; bir yanda da normal vatandaşlar günlük şartlar altında ezilmeye devam ediyor.
SANA YÜZDE 3 YETER, GERİSİYLE KENDİME SARAY YAPTIRACAĞIM: En basiti yaşa takılan bir milyona yakın emeklilik sorunu yaşayan, haksızlığa uğrayan insanımız var. Bunlar sorunlarına çözüm istiyorlar. Resmi rakamlarla yüzde 10-12 arasında seyrettiği söylenen bir enflasyona karşın yüzde üçlük bir emekli maaş zammı ile ‘sana bu kadarı yeter; gerisini ben kendime yukarıda saray yaptıracağım’ deyip kaynakları israf eden bir hükümetin emeklilere karşı uyguladığı acımasız bir politika var. Yine çeşitli destekler altında üretmemeye zorlanan, ‘sen bu yardımı al, çok şükür de, gerisini kurcalama’ diye hitap edilen çok geniş bir kırsal alan var.
MİLLETİN ÖNÜNDE ‘HESAP SORMA’ SÖZÜ VERİYORUZ: CHP olarak önümüzdeki seçimde, tabi Türkiye’deki bütün hırsızlıkların, ama milletin gözünün içine baka baka yapılan bütün hırsızlıkların hesabını sorma sözünü milletin önünde veriyoruz. Onun yanında değişik toplum kesimlerinden emekliler, çalışanlar, köylüler, esnaf başta olmak üzere CHP iktidarında ne alacaklarını da açık, net her kesime söyleyeceğimiz bir döneme hazırlanıyoruz.
BİLDİRGEMİZ TİTİZLİKLE HAZIRLANIYOR: Seçim bildirgemizde çalışmalarımız şu anda genel merkezimizde o işten sorumlu olan arkadaşlarımızca titizlikle sürdürülüyor. Yani emeklinin karşısına CHP çıktığında; intibaktı, cetveldi, şu tarihti bu tarihti diye lafı dolandırmadan en düşük maaşın ilan edilen geçim standardı endeksinin üzerinde olmak üzere emekliye bütçede karşılığı da gösterilmek üzere verileceği sözünü doğrudan emekliye söyleyeceğiz. Bunlar sadece iki cümle ile ifade edilecek. Hak ettiğini alacaksın. Kimsenin eline yaşamının geri kalanında muhtaç olmayacaksın, edilmeyeceksin.
SOSYAL YARDIMLAR TEK PAKET, İKİ KAT: Yine aynı şekilde değişik yardım, sosyal yardım paketleri tek pakette toplanarak, yurttaşlarımız arasında bir ayırımı yapılmadan ve miktarı artırılarak iki katı şekilde verilmeye devam edilecektir. Bunu yaparken kimseyi rencide etmeyeceğiz. Bu kaynağı nereden bulacağımızı hemen sorarlar diye ben de peşinen söylüyorum; sadece ayakkabı kutularını kapatsak yeterli kaynağı da bulmuş oluruz. Bütçeler siyasi tercihe göre yapılandırılır. Yatırımın, üretimin önünü açacağız. Hiçbir yurttaşımızı namerde muhtaç etmeyeceğiz.
CUMHURBAŞKANI DOKTORLARA HAVALE: İç politikaya hiç girmiyorum. Mevcut Cumhurbaşkanı, yani eski Başbakan siyasette muhataplık zeminine aykırı, tamamen gündem saptırmaya yönelik şeyler söylemeye devam ediyor biliyorsunuz. 70 yıl önce Dersim diyor,‘700 yıl önce Amerika diyor. Artık bu konulardaki tahliller için görev tıp bilimine, doktorlara düşüyor. Maalesef bir doktor olarak ben de bu tespiti paylaşıyorum ve bu çerçevede çağrıda bulunarak bir bakıma görevimi yerine getirmek istiyorum.
KENDİ CELLADINIZA İP VERMEYİN: Biliyorsunuz direksiyondaki biz değiliz. Son 12 yılda kim var onu da çok iyi biliyorsunuz. Eğer artık haram bitsin diyorsanız ve sizin hakkınızı gerçekten koruyacak kim var sorusuna yanıt arıyorsanız doğru konumdasınız demektir. Benim size söyleyeceğim şey; ‘ille bize oy verin demiyorum, ama kendi celladınıza ip vermeyin.’
ARTUKLU HABER AJANSI-ANKARA