HDP GENEL BAŞKANI SEZAİ TEMELLİ MARDİN STK`LARI İLE YEMEKLİ TOPLANTIDA BİR ARAYA GELDİ

Halkların Demokratik Partisi( HDP) Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Mardin Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları Ahmet Türk ve Figen Altındağ, Büyükşehir Belediyesinin düzenlemiş olduğu sivil toplum kuruluşu, siyasi parti, kurum ve kuruluş buluşmasına katıldı

Mardin 1.08.2019 11:12:46 0
HDP GENEL BAŞKANI SEZAİ TEMELLİ MARDİN STK`LARI İLE YEMEKLİ TOPLANTIDA BİR ARAYA GELDİ

Halkların Demokratik Partisi( HDP) Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Mardin Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları Ahmet Türk ve Figen Altındağ, Büyükşehir Belediyesinin düzenlemiş olduğu sivil toplum kuruluşu, siyasi parti, kurum ve kuruluş buluşmasına katıldı.

 

Bir otelde düzenlenen buluşmaya, Halkların Demokratik Partisi( HDP) Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Mardin Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları Ahmet Türk ve Figen Altındağ HDP Mardin Milletvekilleri Tuma Çelik, Pero Dündar, Ebru Günay, HDP Van Milletvekilli Tayyip Temel, HDP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Hülya Alökmen, Barış Anneleri, partili yöneticileri, vatandaşlar ile STK, siyasi parti, kurum ve kuruluşların temsilcileri ile Barış Anneleri ve çok sayıda yurttaş eşlik etti.

 

Eş Genel Başkan Temelli, Milletvekilleri, Mardin Büyükşehir Belediyesi Eşbakanları Türk ve Altındağ ile beraberindekiler bir otelde düzenlenen programda kentteki STK ve siyasi parti temsilcileri ile bir araya geldi.   

 

Eşbaşkan Ahmet Türk,  yaptığı konuşmada, sıkıntılı bir dönemden geçtiklerini belirterek, “Ülke genelinde baktığımızda demokrasiye sahip çıkanların cezalandırma yönelik bir anlayışla karşı karşıyayız. Bugün bu hükümet ve iktidar gerçekten demokrasiden yana olanları susturmaya sindirmeye yönelik bir siyaset görüyoruz. Bize düşen doğru bir dayanışmayı dayanışma gerçekleştirmektir. Bu nedenle bu dönemde daha fazla bir demokrasi birliğine, demokrasi ittifakına ihtiyaç var.  Yerel seçimlerde aslında olarak bizler bunun ilk adımını attık. Bize düşen hem yerelde hem genelde doğru bir dayanışmayı gerçekleştirmektir. Ortak değerler etrafında buluşabilirsek inanıyorum ki bu baskıcı politikalar, Kürtleri, aydınları, emekçileri susturmak isteyen anlayışlar halkımızın zihninde mahkum olacak” dedi.

 

Bütün sıkıntılara rağmen büyükşehir belediyesini ayağa kaldırmak çabaladıklarını kaydeden Türk, “Bütün sıkıntılara rağmen sıkıntılara rağmen bir belediyeyi ayağa kaldırmanın çalışması içerisindeyiz ama bunu doğru bir dayanışma ile gerçekleştirmemiz lazım. Biz farkındayız,  birileri belediye ile ilgili birçok dedikoduları ortaya çıkarmak için adeta bekliyor. Çok iyi biliyorsunuz ki, TEDAŞ elektrikleri kestiği gün burada birileri devreye girdi halkı parka çağırdı. Su kesildiğinden dolayı bizi protesto etmek için bir tezgah kuruldu. Halkımız buna pek de değer vermedi. Bundan sonra da bunun gibi birçok olayla karşı karşıya gelebiliriz. Bazı provokasyonlara karşı karşıya gelebiliriz ama burada doğru bir dayanışma ile bu süreci işletebilirsek, provakasyonlara başvuranlar yaptıklarından hiçbir şey elde edemeyeceklerini göreceklerdir ve gerçekten halkın Belediyesi'ni rahat bırakacaklardır” diye belirtti.

 

Kayyumunda yaptıklarına değinen Türk, şöyle devam etti: “Kayyumun halkın iradesi ile tekrar alınan Bir belediyede sanki belediyenin sahibimiş gibi görünmesi gerçekten demokrasi açısından çok büyük bir ayıptır. Bugün bile belediyenin çalışmalarına müdahale edecek bir anlayışla yaklaşmaktadırlar. Şunu çok iyi bilsinler asla ve asla taviz vermeyeceğiz, yolsuzlukları açık bir şekilde ortaya koymaya devam edeceğiz. Bizi tehditle korkutarak sindireceklerini zannediyorlarsa yanılıyorlar.  Asla taviz vermeyeceğiz inandığımız doğruları gerçekleri halkımızla paylaşmaya devam edeceğiz”

 

Belediyeyi halk ile yönetme iddiasında olduklarını kaydeden Türk, “Yerelde de sizlerle beraber bu şehri yönetme gibi bir iddiamız var. Evet, belediyeyi devir aldığımız günde büyük sorunlarla karşı karşıya idik. Bir katrilyonun üstünde bir borcu devir alarak bu çalışmaları halkımıza hizmet olarak yapmaya çalışıyoruz. Siz de çok iyi biliyorsunuz ki ekonomik olarak güçsüzleştirilmiş, işçi memur parasını ödeyemeyecek bir belediyeyi devir aldık. Burada doğru projelerle doğru dayanışma ile ancak başarıya ulaşabiliriz. Bu nedenle halkımıza sivil toplum örgütleri önemli görevler düşmektedir doğru kararlar alalım doğru projeler yapalım birlikte bu belediye yönetelim.  Bizim sivil toplum örgütlerinin projelerine görüşlerine ihtiyacımız var kendilerinden bu desteği bekliyoruz.”

 

Eş Genel Başkan Sezai Temelli, Türkiye’nin bir kriz yumağının içerisinde kaldığını ifade etti. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin tartışılmaya başlandığına dikkat çeken Temelli, “Bunu bir tek biz söylemiyoruz. Bir tek biz söylesek bir muhalefet sesi olarak değerlendirebilir. Ama bunu bizzat iktidar partisi de söylüyor; ‘Bir sorunumuz var. Bunu tartışmamız, MR çekmemiz lazım, rehabilite etmemiz, yasalarda belli değişiklikler yapmamız lazım’ diyorlar. Demek ki iktidar partisi bile bunları söyleyecek hale gelmiş ise sorunun teşhisinde artık Türkiye ortaklaşıyor. Cumhurbaşkanı Hükümet sistemi geçmişten bugüne gelen vesayetçi anlayışın, tekçi anlayışın kristalize olmuş en belirgin biçimi. Şimdi bizim hepimizin böyle bir sorunu var. Teşhiste ortaklaşıyorsak tedaviyi de hep beraber bulmamız lazım” diye belirtti.

 

Temelli, “Özellikle 31 Mart seçimleri sonrasında stratejik ve taktiksel olarak önemli bir adım attık ve Türkiye siyasetine müdahale ettik. Bu kutuplaşma halinin sonlanması için. Seçim döneminde bir tarafta Millet, bir tarafta Cumhur ittifakı olarak kutuplaşmanın adresleri de belliydi. Her iki kutbun da HDP ile yan yana gelmeme gibi bir tutumu olduğunu da biliyorduk. Bu kutuplaşma halinin bir çözümsüzlük hali olduğu konusunda hepimiz hemfikirdik ve böyle bir noktada Türkiye siyasetine müdahale ettik. Türkiye siyasetine müdahale etmek Türkiye siyaseti ile sınırlı bir müdahale değildir. Avrupa’sından Ortadoğu’suna geniş bir coğrafyaya müdahaledir. Çünkü siyaset sıkışmıştır, çözüm üretememektedir. Siyasetsizlikle karşı karşıyayız. Çözüm üretemediğiniz yerde savaş vardır, yoksulluk, işsizlik, kriz vardır. O yüzden müdahale etmek önemlidir. Bu ‘Üçüncü Yol’ müdahalesidir. Gelin birlikte çözüm üretelim müdahalesidir. Fakat bu iktidara karşı bu hamle önemliydi ve başardık” dedi.

 

Bu Üçüncü Yol hamlesinin toplumda karşılık bulduğunu söyleyen Temelli, Türkiye’nin son dört yılda geldiği noktanın kayyum zihniyeti olduğunu ifade etti.

 

Temelli, şöyle devam etti: “Bu sadece bir iktisadi bir tahribat değildir. Bundan önce kentin tarihine, kültürüne, geçmişine, kimliğine, halklarına yönelik öyle bir tahribattır ki tam da tekçi, otoriter rejimin tahribatıdır. Bugün hala bunu sürdürme niyetinde olanlar, bugün hala kayyumcu zihniyetin artıklarının topluma dayatmaları karşımıza çıkıyor. Kayyumun izlerini temizlemeli, otoriter anlayışa karşı çıkmalıyız. Bunun için her şeyden önce en temel sorumluluğumuz, tarihimize, kimliğimize karşı sorumluluğumuz bu mücadeleyi vermektir.” diye belirtti.

 

Türkiye’nin demokrasi ittifakına ihtiyacı olduğunu kaydeden Temelli, “31 Mart’tan sonra Türkiye’ye bir çağrı yaptık. Dedik ki şimdi Demokrasi İttifakı zamanıdır. İki kutbun birlikte hareket edeceği, aslında Cumhur ittifakının yeni versiyonlarına dair eğilimler belirlendi. Bunlar krizden çıkış değil, bunu sürdürme çabasıydı. Bunu karşısına demokrasi ittifakıyla çıktık ve dedik ki; Türkiye’nin ihtiyacı olan demokrasi ittifakıdır. Demokrasi de buluşmalı, yan yana gelmeliyiz. Sorunları çözmek istiyorsak ortak aklı oluşturmalıyız. Ortak vatanda Demokratik Cumhuriyet gibi bir iddiamız varsa ortak vatanda nasıl bir araya geleceğiz, nasıl bir zeminde buluşacağız bunun yolunu ve yöntemini mutlaka bulmalıyız. Ortak iyiyi istiyorsak, ortak geleceğimizi birlikte inşa etmek istiyorsak o zaman birbirimizin yüzüne bakarak, konuşarak yapmalıyız. Türkiye’nin ihtiyacı olan tam da budur.”

 

Demokratik Anayasa tartışmaları yanı sıra Türkiye’de yol temizliği yapılması gerektiğini de söyleyen Temelli, sözlerini şöyle noktaladı: “Özellikle bugün Türkiye’de çok büyük mağduriyetler yaşanıyor. En büyük mağduriyeti de yargı alanında yaşıyoruz. Yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını yitirdiği bir ülkedeyiz. Bundan dolayı binlerce insan haksız, hukuksuz bir şekilde cezaevinde en çok da HDP’liler cezaevinde. Bunun en büyük sebebi de HDP’nin barış adına yaptığı mücadeleden kaynaklı. Bugün dönüp, baktığımız da son dönemde yeşeren bütün umutları yok etmeye yönelik bir anlayışın hala kendisine hayat bulmaya çalıştığını izliyoruz. Nedir işte sınıra askeri sevkiyatlar, pençe harekatı, Suriyeli mültecilere yönelik nefret söylemlerinin yükseltilmesi, Rojava’ya yönelik bir harekatla orada bir alan açılması ve orada bu nefret söylemi ile suçlanan Suriyelilerin gönderilmesi. Bir de aklımızla alay eder gibi buna ‘barış koridoru’ diyorlar. Barış koridoru için böyle bir şiddet ve savaş aklının yaratılması, hem Türkiye halklarıyla, hem Suriye halklarıyla ve bu coğrafyadaki tüm halklarla alay etmektir. Tüm halklara karşı hasmane bir tutumdur. Bunlara son vermek için demokrasi ittifakında, yargı reformundan diğer alanlara güçlü toplumsal ittifaklar yapmak, müzakere zeminleri oluşturmak, geliştirmek büyük önem taşıyor.

 

Bütün bu adımları, nasıl yapmalı ve ne yapmalı sorularına bulacağımız cevapların en önemli ayağı yerel yönetimler. Yerel yönetimlerde iktidar olduğumuz yerde atacağımız adımlarla sadece o yerelin sorunları için değil tüm Türkiye’ye sorunlarını çözmek için örnek oluşturacağız. Geçmişten gelen deneyimlerimiz var, geçmişten gelen eksiklerimizde var. Eleştiri, özeleştiri vererek, yeniden yapılandırdığımız bir yerel demokrasi anlayışımız var. Bugün burada öncelikle konuşmamız gereken budur. Mardin özelinde, nasıl yapmalı, ne yapmalıyız. İçinde bulunduğumuz sorunlardan nasıl çıkabiliriz. Nasıl nitelikli bir kamu hizmeti üretebiliriz. Bu hizmetin ulaşılabilirliğini nasıl yapabiliriz. Bunu yaparken tarihimize, kimliğimize nasıl sahip çıkabiliriz. Kentimizin kendi Bu kayyumcu, tehditkar, saldırgan şiddete karşı barışın, kadınların, emeğin kentlerini nasıl inşa edebiliriz. Bunu için yerel demokrasi yerinden yönetim önemli bir işlev görecektir. Bunu ancak hep birlikte başarabiliriz. Kentin sağlık, eğitim, işsizlik, tarım sorununa birlikte çözüm üretebiliriz.”

 

Temelli ardından STÖ temsilcileri ve iş İnsanların taleplerini dinledi.

 

 

ARTUKLU HABER AJANSI-MARDİN


16.5° / 7.8°
  • BIST 100

    9549,89%1,94
  • DOLAR

    34,54% 0,18
  • EURO

    36,00% -0,62
  • GRAM ALTIN

    3005,99% 1,50
  • Ç. ALTIN

    5006,70% 1,01