HDP`Lİ SANCAR,``MADENLERİN GÜVENLİĞİ``KONUSUNU MECLİSE TAŞIDI

Kamu mülkiyetinde olan maden işletmelerinin rödövans sistemiyle özel işletmelere devredilmesi ve kar maksimizasyonu uğruna işçilerin hayatlarının feda edilmesi adeta bir devlet politikası haline geldi. Bu konuyla ilgili HDP Mardin milletvekili Mithat Sanc

Mardin 7.08.2015 11:55:51 0
HDP`Lİ  SANCAR,``MADENLERİN GÜVENLİĞİ``KONUSUNU MECLİSE TAŞIDI

Kamu mülkiyetinde olan maden işletmelerinin rödövans sistemiyle özel işletmelere devredilmesi ve kar maksimizasyonu uğruna işçilerin hayatlarının feda edilmesi adeta bir devlet politikası haline geldi. Bu konuyla ilgili HDP Mardin milletvekili Mithat Sancar TBMM Başkanlığına verdiği soru önergesi ile Madenlerin Güvenliği konusunu Meclis gündemine taşıdı.

HDP Mardin Milletvekili Mithat Sancar'ın TBMM Başkanlığına hitaben verdiği soru önergesi şöyle:

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

 

Aşağıdaki sorularımın Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik tarafından Anayasanın 98 ve İçtüzüğün 99. maddeleri gereğince yazılı olarak yanıtlanmasını talep ederim.

Bilgilerinize arz olunur.

            MİTHAT SANCAR

                                                                                                          Mardin Milletvekili

Kamunun mülkiyetindeki madenlerin işletmelerinin kâr maksimizasyonu hedeflenerek, özel sektöre devredilmesi anlamına gelen rödövans sistemi, son yıllarda Türkiye'nin madenciliğine damga vurmaktadır. Giderlerin kısılarak üretimde aşırı artırıma gidilmesi, işçi haklarının hiçe sayılarak daha fazla kârın hedeflenmesi adeta devlet politikası haline gelmiştir. Bu politikanın bedeli, yerin metrelerce altında, olası bir olumsuzlukta yaşamları "nefeslik" denilen dar geçitlere bağlı halde çalışan işçilerce ödenmektedir. Tam da Ermenek maden felaketi duruşmasının görüldüğü 4 Ağustos 2015 günlü Resmi Gazete'de yayınlanan Bakanlar Kurulu Kararı, yer altı kömür ocaklarıyla bu tip madenlerin yer üstü tesislerinde bulunan teçhizat ve koruyucu sistemlerin ilgili yönetmelikte belirtilen ve patlayıcı bir ortam mevcutken nadir gerçekleşen olaylarda bile çalışır durumda kalması gereken 1. Grup Teçhizat kategorisine göre sertifikalandırılmaları için 31.12.2019'a kadar süre vermiştir. Bu süre zarfında son yılda bu teçhizatı bulunmadığı için kapatılan en az 65 işletmenin yeniden faaliyete gireceği iddiaları basına yansımıştır.

 

Buna göre,

  1. Türkiye'de AKP'nin iktidara geldiği 2002 yılından bu yana maden kazalarında kaç işçi hayatını kaybetmiştir? 22., 23., 24. ve 25. yasama dönemlerinde bu sayılardaki değişim nasıl seyretmiştir?
  2. Türkiye'de kaç tane kayıt dışı maden bulunmaktadır? Bu madenlerde işçi sağlığı nasıl güvence altına alınmaktadır?
  3. Hangi madenlerde can kaybı gerçekleşmiştir ve bu madenlerle ilgili hangi yasal işlemler gerçekleştirilmiştir? Bu madenlerin işletme ruhsatı sahiplerinin, yeniden işletme ruhsatı almaları önünde bir engel var mıdır, yoksa ölümlerin ardından aynı sektörde faaliyete devam edebilmekte midirler?
  4. Madenlerde işçiler can kaybetmeye devam ederlerken, böyle bir Bakanlar Kurulu Kararı'yla alınması gereken çok kritik önlemlerin 2020'ye ertelenmesinin nedeni nedir?
  5. İdarenin faaliyet gösterirken kamu yararından başka bir amaç güdemeyeceği dikkate alındığında bu düzenlemeyle korunan kamu yararı tam olarak nedir?
  6. Avrupa Birliğinin 94/9/EC direktifine uyumlu çıkarılan, "Muhtemel Patlayıcı Ortamda Kullanılan Teçhizat ve Koruyucu Sistemler ile ilgili Yönetmelik" kapsamında alınması gereken önlemlerin maliyeti nedir? Bu maliyetin işçilerin canından daha değerli olduğunu düşündüğünüz için mi böyle bir değişiklik yolunu seçtiniz?
  7. 301 işçinin hayatını kaybettiği Soma, ardından 18 kişinin hayatını kaybettiği Ermenek felaketlerinin davaları görülmeye devam ederken ve sorumlu kamu görevlilerinin yargılanmaları için gerekli izinler verilmemişken, anılan Bakanlar Kurulu kararında, "tüm sorumluluğun işverende olması" kaydı konması, hükümetin sorumluluktan kaçmasını sağlama amacına mı yöneliktir? İdarenin bütün eylem ve işlemlerinden doğan sorumluluğunu düzenleyen Anayasa'nın 125. maddesinin açık ihlali anlamına gelmez mi?
  8. Bu düzenlemeyle, sertifikalandırılmamış teçhizat ve koruyucu sistemlerle çalıştığı için kapatılan kaç maden yeniden işlemeye başlatılacaktır?
  9. 25. yasama döneminde henüz hükümet kurulmamışken ve Bakanlar Kurulu geçici görevini sürdürürken, yetersiz teçhizat ve koruyucu sistemle çalıştığı için işçilerin canına mal olacak bir kaza gerçekleştiğinde, bu kazanın siyasi ve hukuki sorumluluğu kimin üstünde olacaktır?

 

ARTUKLU HABER AJANSI-ANKARA

 

 

 

 


17.9° / 9.4°
  • BIST 100

    9367,77%3,72
  • DOLAR

    34,58% 0,33
  • EURO

    36,23% 0,01
  • GRAM ALTIN

    2987,83% 0,88
  • Ç. ALTIN

    4956,37% 0,00