HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen,HDP Mardin Milletvekili Mithat Sancar, HDP Şanlıurfa Milletvekili Osman Baydemir ve HDP Bingöl Milletvekili Hişyar Özsoy ile birlikte HDP Grup Toplantı Salonu`nda bir basın toplantısı düzenledi.:Bilgen yaptığı açıklamada ; ``Yasam
HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen,HDP Mardin Milletvekili Mithat Sancar, HDP Şanlıurfa Milletvekili Osman Baydemir ve HDP Bingöl Milletvekili Hişyar Özsoy ile birlikte HDP Grup Toplantı Salonu'nda bir basın toplantısı düzenledi.:Bilgen yaptığı açıklamada ; ''Yasama organındaki faaliyetlerimizi durdurma kararı verdik. Halkımızla hergün birlikte olacağız.''Dedi.
HDP Sözcüsü, Kars Milletvekili Ayhan Bilgen, beraberinde HDP Mardin Milletvekili Mithat Sancar, HDP Şanlıurfa Milletvekili Osman Baydemir ve HDP Bingöl Milletvekili Hişyar Özsoy ile HDP Grup Toplantı Salonu'nda bir basın toplantısı düzenledi.
HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen,HDP Mardin Milletvekili Mithat Sancar, HDP Şanlıurfa Milletvekili Osman Baydemir ve HDP Bingöl Milletvekili Hişyar Özsoy ile birlikte HDP Grup Toplantı Salonu'nda bir basın toplantısı düzenledi.:Bilgen yaptığı açıklamada ; ''Yasama organındaki faaliyetlerimizi durdurma kararı verdik. Halkımızla hergün birlikte olacağız.''Dedi.
Toplantıyı, parti genel merkezinde yapamadıkları için Meclis'te bulunduklarını belirten Bilgen, "Sabah basın toplantısı duyurusu yapmamıza, çeşitli temaslar kurarak, bunu düzenlememize fırsat verilmesini istememize rağmen izin verilmedi. Genel Merkezimiz abluka altında, basın, insan hakları örgütlerinin temsilcileri, yurt dışından heyetler dahil kimsenin genel merkeze ulaşmasına izin verilmedi. Buraya, parti grup odalarımıza bile girmeyi başaramadık, anahtarlar verilmedi, çeşitli temaslardan sonra buraya girmeyi, sizlerle buluşmayı başarabildik." diye konuştu.
Bugünkü tablonun, hukuki hiçbir izahının bulunmadığını savunan Bilgen, bunun çok açık şekilde siyasi operasyon olduğunu iddia etti.
Bilgen,1 Kasım'da başırılamayanın, tam da yıl dönümünde rövanşist zihniyetle hayata geçirmenin denemesi olduğunu kaydetti.
Meclis'te milletvekillerinin yargılanmasıyla ilgili düzenleme yapılırken, yargılanmaktan korkmadıklarını anlatan Bilgen, hukuktan kaçmadıklarını söylediklerini, hırsızlık, yolsuzluk ya da başka suçlardan, hangi nedenle olursa olsun, dokunulmazlıkların kaldırılmasına yönelik anayasa teklifinde bulunduklarını bildirdi.
Bu tablonun, ifade verip vermeme meselesiyle izah edilemeyeceğini öne süren Bilgen, şöyle devam etti:
"15 Temmuz nasıl birileri tarafından Allah'ın lütfu olarak tarif edilebildiyse, bugün de Allah'ın lütfundan neyin kast edildiğini çok net görüyoruz. Belediye başkanlarımıza yapılan, dün gece eşbaşkanlarımızın da içinde bulunduğu, şu ana kadar 13 gözaltı var, bu tabloyu kimse yargı süreci olarak tarif edemez. 4 ilin savcılığının, aynı dakikalarda evleri basma kararı, çok net bir siyasi operasyondur. 7 Haziran'da, 1 Kasım'da engellemediklerini, başaramadıklarını Meclis'ten atma sürecini, bir kez daha bu sefer yargı sopasıyla, gözaltı, tutuklama furyasıyla denemeye çalışıyorlar.
Mesele HDP milletvekilleri meselesidir. Mesele Türkiye'nin bir iç savaşa sürüklenme, provakasyonunun hedefine ulaşıp ulaşmama meselesidir. Ya bunu püskürteceğiz, bu darbe girişimini boşa çıkaracak bir kararlılık, tutarlılıkla mücadele edeceğiz, demokrasiden, barıştan yana net tutumumuzu göstereceğiz, hep birlikte kazanacağız, bu ülkede insanca, onurluca, özgür, demokratik yaşamanın yolunu kuracağız. Ya da bu operasyonlar, bu baskı bu ülkeyi çok daha büyük krizin, kaosun içine sürekleyecek ki bu başkanlığı dikensiz gül bahçesinde elde etme hesabının, planının bir parçasına dönüşecek. Dünkü olağanüstü görüşme dahil, bu platformlarda, bu ortamda tam da gece yapılan operasyonun konuşulduğunu, planlandığını düşünüyoruz. Nasıl birileri siyasete, milletvekillerine tahammülsüzlüğü bir yol, yöntem olarak hayata geçirmeye çalışıyorsa, bu ülkede demokrasi, barıştan, özgürlükten yana olan herkesin bugün söyleceği sözü söylemesi gerektiğini düşünüyoruz."
Bilgen, milletvekilleriyle ilgili dokunulmazlık düzenlemesi Meclis'ten geçerken, bir kısım muhalefet milletvekilinin,"Kesinlikle hiçbir milletvekilini bu Meclis'ten bu defa vermeyeceğiz. 1990'lardaki manzara asla oluşmayacak" diye ikna edildiğini savundu.
Bilgen, "Size bu telkini yapanlar nerede? Bugün tavrınızı net koymazsanız, Meclis Başkanı 15 Temmuz'da gösterdiği tavrı, duyarlılığı bugün göstermezse parlamentoya, parlamenterlere, siyasi partilere sahip çıkmazsa, anamuhalefet bu net tavrı ortaya koymazsa, faşizmden mi demokrasiden yana mı tercihini koymazsa, yarın herkes için geç olabilir. " dedi.
Bombaların patladığı bir ülkede, kimsenin hayatının bu kadar ucuz olduğu ortamda yaşamak istemediklerini vurgulayan Bilgen, patlatılan bombalarla dün geceki operasyonun üstünün örtülmesini doğru bulmadıklarını kaydetti.
HDP'li Bilgen, 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat nasıl geçtiyse, bunun da geçeğini belirterek, bu operasyonun kara leke olarak tarihe geçeceğini öne sürdü.
HDP Mardin Milletvekili Mithat Sancar da ortada bir hukuki sürecin olmadığını, gözaltıların hukuki gerekçesi, sürecin yargısal açıdan ne şekilde işlediği sorularının bir anlamının bulunmadığını bildirdi.
Bu uygulamanın bir darbe süreci olduğunu iddia eden Sancar, "Özellikle dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla ilgili tartışmalar sırasında bunun darbe sürecinde yeni bir dönemeç olacağının altını ısrarla çizmiştik. Ama maalesef farklı hesaplar nedeniyle bu çağrımıza Meclis içinden olumlu bir cevap gelmedi." dedi.
HDP Şanlıurfa Milletvekili Osman Baydemir ise alınlarının ak, vicdanlarının rahat olduğunu kaydetti.
Basın mensuplarının, bu operasyonun dünkü görüşmede planlandığı yönündeki söylemleri ile neyi kastettiğinin sorulması üzerine, Ayhan Bilgen, şunları söyledi:
"Bir muhalefet partisi daha önce grubunda da bizi hedef gösterdi. 'Neden tutuklamıyorsunuz' diyerek, çok net biçimde iktidara talimat verdi. Belliki o talimatta başkanlık pazarlığı uğruna hiç gecikmeden yerine getiriliyor. Bunların bir kısmı zaten kamuoyuna açık bilgilerdir. Yani idamla ilgili pazarlık, başkanlık ile ilgili pazarlık ve parlamentoda 3. büyük grubun tasviyesine yönelik pazarlık, birlikte yürüyor gibi gözüküyor."
ARTUKLU HABER AJANSI-ANKARA