HKP?den İşten Atılan Petlas İşçilerine Destek

Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) Genel Merkezi, Kırşehir PETLAS/AKO Fabrikası’nda, 47 işçinin Nakliyat-İş Sendikası’na üye oldukları gerekçesiyle işten atılmasına karşı yazılı bir açıklama yayınladı.

 

Halkın Kurtuluş Partisi (HKP), “Gönülleri titreten Halk Ozanımız Neşet Ertaş’ın memleketi Kırşehir’de Nakliyat-İş Petlas İşçilerinin gönüllerini titretiyor Petlas Patronunu korkudan titretiyor!” başlıklı bir açıklama yayınladı.

 

HKP’den yapılan açıklamada Neşet Ertaş’ın Bilebilseydi Türküsü’nden gönderme yapılarak, “Ve Direniş sadece Petlas/AKO işyeri ile sınırlı kalmadı, artık direniş “Hasretin bağrımda derin Kırşehir”in her yerine yayılıyor. Kırşehir Halkı Petlas işçilerinin gönüllerini titreten Nakliyat-İş’i yalnız bırakmayacak, haklarını arayan Emekçilerin yanında saf tutacaktır. Ve Kırşehir Emekçi Halkı, Petlas/AKO işçileri ve Nakliyat-İş hep birlikte Petlas/AKO Patronuna seslenecekler, Neşet Ertaş’ın ağzından: ‘İnsanlar kendini bilebilseydi Dünyada haksızlık kavga olmazdı İnsan doğan yine insan ölseydi Belki de dünyada hayvan kalmazdı’” ifadelerine yer verildi.

HKP’den yapılan o açıklama:

Gönülleri titreten Halk Ozanımız Neşet Ertaş’ın memleketi Kırşehir’de

Nakliyat-İş

Petlas İşçilerinin gönüllerini titretiyor

Petlas Patronunu korkudan titretiyor!

 

Ne diyor Halk Ozanımız Neşet Ertaş?

“Derde düştüm dermanını aradım
Derdimin dermanı yarimiş meğer”

Parababalarının derde düşürdüğü işçilerin dermanı, emekçilerin, Parababaları tarafından gaspedilen haklarını aradığı tek adres olan, Devrimci Sınıf Sendikacılığının tek uygulayıcısı, Türkiye ve Dünya İşçi Sınıfı Tarihine onlarca işgal, grev, direniş ve örgütlenme hediye eden Nakliyat-İş Sendikası’nın bayrağı şimdi “Ozanlar diyarı şirin Kırşehir”dedalgalanıyor. Ve bugün Türkiye’nin Muğla’sında, Urfa’sında, Eskişehir’inde, Kayseri’sinde, Konya’sında, Ankara’sında, İstanbul’unda ve Kırşehir’inde direniş yapan, İşçi Sınıfının üzerine örtülmüş ölü toprağını tek başına havalandıran tek sendika, Nakliyat-İş.

Real Market işçileri geliyor, “Patronlar kıdem tazminatlarımızı ödemiyor, sarı sendikacılar derman değil dert oluyorlar, derdimizin dermanı sizsiniz” diyorlar, Real Market işçileri 23 aydır Nakliyat-İş önderliğinde direniyorlar.

Makro Market işçileri geliyor, “Sizler hakları gasp edilen işçilerin haklarını alıyormuşsunuz, Uyum Market işçilerinin tazminatlarını almışsınız, bizlere Real Market işçileri referans oldular, patronlar bizlerin de kıdem tazminatlarımızı ödemeden kapının dışarısına koydular, derdimize derman olur musunuz?” diyorlar ve onlar da 10 aydır, İstanbul’da, Ankara’da, Konya’da, Kayseri’de Nakliyat-İş önderliğinde direniyorlar.

Hatırlanacağı gibi daha önce de, Nakliyat-İş öncülüğünde 6 ay süren (2018 Haziran’ından-Kasım’a kadar) Direniş sonunda gasp edilen tazminatlarını alan Uyum Market İşçileri de Türkiye’de Sınıf Sendikacılığının tek ve gerçek adresi Nakliyat-İş’e gelmişler, direnmişler ve kazanmışlardı.

Kıvılcımlı Usta’nın, İsmet Demir’in öğrencileri Parababalarının yaktıkları yürekleri söndüren İtfaiye olmuşlardı. Uzel Makine işçileri de, geldiler, “Patron yıllar öncesinden kıdem tazminatlarımızı ödemeden bizleri işsizlik, pahalılık cehenneminin içine attı, namus sözü veren namussuz sarı sendikalardan bize hayır yok, 11 yıldır kabuk bağlayan yaramıza merhem olur musunuz?” dediler ve Uzel Makine işçileri de 6 aydır Nakliyat-İş önderliğinde direniyorlar.

Ve bir başka şanlı direniş... Onların da tek suçları bu ülkenin yüzakı, İşçi Sınıfı mücadelesinde önder isim Nakliyat-İş’e üye olmaktı. Patronların cevabı Nakliyat-İş’e üye olan işçileri işten çıkartmak oldu. Nakliyat-İş’in Parababalarına cevabı da direniş oldu. Muğla Tüvtürk İşçileri 343 gündür, Şanlıurfa Tüvtürk İşçileri 245 gündür, Eskişehir Reysaş İşçileri 243 gündür direniyorlar. Başlarında Nakliyat-İş’in neferleri; sıcak, soğuk, kar, yağmur, çamur demeden direniyorlar.

İşte bu destansı direnişlere Kırşehir’de bir yenisi daha eklendi. En doğal hakları olan ve Anayasa ile de güvenceye bağlanmış Sendikaya üye olma hakkını kullandıkları için Petlas/AKO İşçileri patron tarafından iş akitleri sona erdirilerek kapının önüne kondular. Öncesinde yapılan bütün Anayasa ve yasa dışı baskılara, yani istifaya zorlama, e-devlet şifresi isteme ve bütün tehditlere rağmen, artık Nakliyat-İş ile tanışma onuruna erişmiş işçiler, bütün bu bilindik klasik Parababaları oyunlarına boyun eğmediler. İşten atılan işçiler “İşgal, Grev, Direniş, Yaşasın Nakliyat-İş” diyerek Kırşehir Petlas İşyeri önünde 16 Temmuz Salı günü saat 17:00’de, Ankara’dan Makro ve Real Market işçilerinin, Konya’dan Ambar İşçilerinin, Kırşehir’den Birleşik Metal-İş üyesi işçilerin katıldığı kitlesel basın açıklamasıyla Türkiye’nin Bozkırında direnişi başlattılar.

Basın açıklamasını yapan, Dünya Sendikalar Federasyonu (DSF) Başkanlık Kurulu Üyesi, DSF’te bağlı Uluslararası Taşımacılık İşçileri Enternasyonali (TUI Transport) Genel Sekreteri ve Nakliyat-İş Genel Başkanı Ali Rıza Küçükosmanoğlu Petlas Patronu nezdinde bütün patronlara seslendi:

“Burası dağ başı değil, burası bir hukuk devleti ise kendi kurallarını işçilere dayatamazsın. Artık senin karşında örgütlü işçiler var, Nakliyat-İş Sendikası var. Buna izin vermeyiz”

Nasıl izin verilsin...

Eğer izin verilirse bu haksızlığa, o zaman bu ülkenin yüzakı olunabilir mi?

Nasıl olunur o zaman her söze “Başta İşçi Sınıfımız gelmek üzere” diye başlayan Hikmet Kıvılcımlı Usta’nın öğrencisi?

Sineye çekildiği zaman bu zulüm, İsmet Demir’in ruhu rahatsız olmaz mı, bu zulmü kabullenenlere karabasan olmaz mı?

Halkın Kurtuluş Partisi’nin Nakliyat-İş’te mücadele eden neferleri bugüne kadar emekçilere karşı yapılan hiçbir haksızlığa göz yummadılar, kulak arkası yapmadılar, görmezden gelmediler. Devrimciliklerinin gereğini yerine getirdiler, direndiler, mücadele ettiler ve kazandılar.

Çünkü slogan belli, Hz. Muhammed’in sözü: “Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır.”

Çünkü slogan belli, Hz. Ali’nin sözü: “Haksızlık karşısında susarsanız, hakkınızla birlikte şerefinizi de kaybedersiniz.”

Çünkü slogan belli, Kahraman Gerilla Che’nin sloganı: “Dünyanın öbür ucunda bile olan bir haksızlık karşısında öfkeden tir tir titreyebiliyorsanız, o zaman yoldaşız demektir ki, bu hepsinden önemlidir.”

Petlas/AKO İşçileri; en doğal hakları olan sendikaya üye olma hakkını kullandıkları için, yıllardır alınterlerlerinin karşılığı verilmemesine, kendilerine yıllardır yapılan zulme ve haksızlığa karşı isyan ettikleri için işten atıldılar.

Sanmasın Petlas/AKO patronu, işçi artık eski işçi... O işçiler artık örgütlü, hem de Nakliyat-İş’te örgütlü. Gerçek bir sınıf örgütünde örgütlü. İşgallerin, grevlerin, direnişlerin ustası Nakliyat-İş’le tanıştı artık Petlas İşçisi. Artık bu İşçi korkmaz, sinmez, geri adım atmaz, direnişten vazgeçmez. Ve peşin peşin söyleyebiliriz;Petlas/AKO işçisi kazandı. Ve Direniş sadece Petlas/AKO işyeri ile sınırlı kalmadı, artık direniş “Hasretin bağrımda derin Kırşehir”in her yerine yayılıyor. Kırşehir Halkı Petlas işçilerinin gönüllerini titreten Nakliyat-İş’i yalnız bırakmayacak, haklarını arayan Emekçilerin yanında saf tutacaktır. Ve Kırşehir Emekçi Halkı, Petlas/AKO işçileri ve Nakliyat-İş hep birlikte Petlas/AKO Patronuna seslenecekler, Neşet Ertaş’ın ağzından:

“İnsanlar kendini bilebilseydi

Dünyada haksızlık kavga olmazdı

İnsan doğan yine insan ölseydi

Belki de dünyada hayvan kalmazdı”

Halkın Kurtuluş Partisi olarak Türkiye İşçi Sınıfı Hareketinin yüz akı Nakliyat-İş’i ve direnen Petlas/AKO işçilerini selamlıyoruz.

Bu örgütlenmenin, bu direnişin her aşamasında vardık, var olmaya devam edeceğiz.

 

 

ARTUKLU HABER AJANSI