CHP Mersin Milletvekili Hüseyin Çamak tarafından Başbakan Davutoğlu tarafından yanıtlanmak üzere TBMM Başkanlığına verdiği soru önergesinde:``Gurbetçiye, Suriyeliye verildiği gibi geçici plaka verecek misiniz?``Diye sordu.
İlhan KARAÇAY yazdı...
CHP Mersin Milletvekili Hüseyin Çamak tarafından Başbakan Davutoğlu tarafından yanıtlanmak üzere TBMM Başkanlığına verdiği soru önergesinde:''Gurbetçiye, Suriyeliye verildiği gibi geçici plaka verecek misiniz?''Diye sordu.
İki hafta önce yayınladığımız 'Gurbetçiye tu kaka, Suriyeli'ye 'Ehlen sehlen' başlıklı haberimizde belirttiğimiz gibi, gurbetçi vatandaşlara uygulanan 6 aylık triptik kuralının, çarpıklıklarla dolu olduğu, vatandaşa sınırlı hak verilirken, Suriyeli'ye tam hak verilişinin yarattığı haksızlık, CHP Mersin Milletvekili Hüseyin Çamak tarafından Başbakan Davutoğlu'na, Meclis Başkanı kanalıyla aktarıldı.
Milletvekili Çamak'ın, Meclis Başkanına gönderdiği ve Başbakan Ahmet Davutoğlu tarafından yazılı olarak cevaplandırmasını istediği mektubun tam metni şöyle:
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Aşağıdaki sorularımın Başbakan Sayın Ahmet Davutoğlu tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Hüseyin ÇAMAK
Mersin Milletvekili
Yazılı basına yansıdığı haliyle;
Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 51.maddesinde yapılan değişiklikle;
3 Nisan/31 Temmuz 2015 tarihleri arasında mülteci Suriyelilerin araçlarına geçici plaka uygulaması başlatılmış, uygulamanın bitişi, Mültecinin ülkeyi terk edinceye kadar ile sınırlandırılmıştır.
Bu duruma istinaden; TC. Vatandaşı Gurbetçi Göçmen yurttaşlarımızın "Triptikli araç" uygulamasından vazgeçilerek "Geçici Plaka" uygulamasından yararlandırılma talepleri söz konusu olmuştur.
1. Ülkemizde Suriyeli mültecilere ait kaç araç vardır?
2. İller bazında Suriyelilere dağıtılan geçici plaka sayısı nedir?
3. Devreye konulan geçici plaka uygulaması ile ulaşılmak istenilen amaç nedir?
Amaca ulaşılmış mıdır?
4. Halen yürürlükte olan Triptikli araç uygulaması ile ulaşılmak istenilen amaç nedir?
5. Türkiye vatandaşı olmayan Suriyeli mültecilere geçici plaka uygulaması getirilerek mültecilerin Türkiye de araçlarıyla bulunmaları konusunda tanınan bu kolaylık neden TC. Vatandaşı gurbetçi göçmen vatandaşlarımıza uygulanamamaktadır?
6. Gurbetçi Göçmen vatandaşlarımıza geçici plaka uygulanmasında ne gibi bir sakınca söz konusudur?
7. Gurbetçi Göçmen vatandaşlarımızın araçlarıyla ülkeye girme girişimlerinde, Türkiye'de araçsız olarak bulundukları sürenin 6 aylık yasal sürelerinden düşülerek, ülkeye girişlerinin ve bulunma sürelerinin kısıtlandığı konusundaki şikâyetleri bilinmekte midir?
Gurbetçi Göçmen vatandaşlarımızın bu şikâyetlerini sonlandırmak amaçlı ne gibi girişimlerde bulunulmuştur?
8. Bir kaç yıl önce Çalışma Bakanı Faruk Çelik "Triptikle otolara Türkiye'ye giriş yaptıktan sonra yılda 6 ay değil, 2 yıl kalınabilecek kanun yapıyoruz" demiş iken aynı kabinenin Gümrük Bakanı Hayati Yazıcı " Otomotiv sektörümüz zarar görür, böyle bir yenilik düşünmüyoruz" diyerek tepki göstermiştir. Bu iki farklı söylem arasında ortak bir yol bulma ve eyleme geçirmek için yapılan çalışmalar nelerdir? Yoksa bu sorun rafa mı kaldırılmıştır?
Geçen yıl Türkiye'nin Hollandalılar'a sınır kapılarında vize vermeyeceği ve bu işlemin 10 Nisan'da başlayacağı haberimiz üzerine turizm dünyası çalkalanmıştı. Uygulamadaki eksikliklerin Bakanlığa şikayeti sonucunda e-vize işlemi 1 Kasım'a ertelenmişti.
Sevinç yaratan bu haberden sonra 1 Kasım 2014'te e-vize işlemi başladı ve sınır kapılarındaki vize verme işlemi de durduruldu.
E-vize uygulamasındaki en büyük şikayet, ödeme seçeneğinde sadece Visa, Master ve Debit Card'ın oluşuydu. Ne var ki, ödeme sırası geldiği zaman Debit card devre dışı kalıyordu. Yani Hollandalılar kendi bankaları kanalıyla ödeme yapamıyorlardı. En azından iDEAL kanalıyla bir ödeme yapabilme imkanı yaratılmalıydı.
Hollanda halkı kredi kartı kullanımını lüks olarak kabul ediyor ve genellikle banka kartları ile ödeme yapıyorlar.
Yapılan açıklamalarda bu eksikliğin 1 Kasım'a kadar giderileceği belirtiliyordu.
Ne var ki, E-vize uygulamasında, Hollandalılar'ın kendi banka kartlarıyla ödeme yapamadıkları bugüne kadar gözümüzden kaçmış. Bunu bir gazetecilik aciziyeti olarak kabul ediyor ve özür diliyorum.
Türkiye'ye gitmek için e-vize başvurusunda bulunanların kredi kartları yoksa, hala vize alamıyorlar.
Bu durumu iyi değerlendiren uyanık girişimciler, kendilerinin devreye soktukları web sayfaları kanalıyla isteyene vize almaya başladılar. Tabii ki daha fazla ödeme yaptırılarak.
Vizeyi devletimizden direkt alanlar 20 euro öderlerken, uyanık girişimciler işe 27 euro ile başladılar. Bu konuda rekabet arttıkça fiyatlar da düşmeye başladı. Şimdilerde 21.75 euroya vize alan da var.
Devletimizin hatasından doğan boşluktan yararlanarak, her biri onbinlerce kişiye vize alan uyanık girişimciler, böylelikle yüzbinlerce euro kazanmaya başladılar.
E-Vize veren web sayfalarından biri, bu ayki duyurusunda, 'Bu ay 38.398 kişiye vize aldık' diyordu. Yani her vizede 23.95 euro alan bu uyanık girişimci, sadece bir ay içinde 151.672 euro para kazanmış. (Bu durumu görebilmek için Google'a girin ve sadece e-visa yazın)
Bu uyanık girişimci sadece Türkiye için mi vize almış bilemiyoruz ama, bir başka uyanık ağustos ayında '13.971 kişiye vize aldık' diye ilan etmiş. Her vize için 24.95 euro alan bu kişi de ağustos ayında 69.156 euro kar etmiş.
Türkiye devletinden direkt vize alamadıkları için, kendi adlarına rahatça vize alanlara milyonlarca ödeme yapan Hollandalılar bu durumdan çok rahatsızlar.
Hollanda'daki Türk Hava Yolları, internet üzerinden satış yaptığı zaman banka kartlarından ödeme alabiliyor. THY'nın berecerebildiği bir işlemi bizim Dışişleri Bakanlığı'mız ayarlayamıyor mu? Ne yazık ki aynı durum Başkonsolosluklarımızda da sıkıntı yaratıyor. Zira Başkonsolosluklarımızda her ödeme cash (peşin para) yapılmak mecburiyetinde.
Peki Türk Devleti bu kadar aciz mi? Bir ödeme sistemi nedeniyle başkalarına milyonlarca para kazandıran Türk Devleti'ne bu yakışıyor mu?''Diye sordu
ARTUKLU HABER AJANSI-MERSİN
HABER:İLHAN KARAÇAY