Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Bir lobi var, bir savaş lobisi var, bir kan lobisi var. İşte biz, bu lobiye imkan tanımayacak, bu lobiye fırsat vermeyeceğiz" dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Bir lobi var, bir savaş lobisi var, bir kan lobisi var. İşte biz, bu lobiye imkan tanımayacak, bu lobiye fırsat vermeyeceğiz" dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bir savaş ve kan lobisi olduğunu belirterek, "Huzurdan, barıştan, bahardan rahatsız olan lobi var, aydınlıktan gözleri kamaşan, karanlığı özleyen bir lobi var, çocuklarımızın, gençlerimizin yaşamasından ve yaşatılmasından rahatsız olan ve onların kanını özleyen bir lobi var. İçeride de böyle bir lobi var, burada da Doğu`da, Batı`da, dışarıda da böyle bir lobi var. Eski günleri özleyen, çatışmayı, gerilimi, şiddeti özleyen bunların yeniden bu bölgeye getirmek isteyen bir lobi var. Terörden beslenen, terörün oluşturduğu puslu havadan beslenen, siyaseti, toplumu dizayn etmeye alışmış bir lobi var. İşte biz, bu lobiye imkan tanımayacak, bu lobiye fırsat vermeyeceğiz" dedi.
Erdoğan, Beşyol Meydanı`ndaki toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, Türkiye`de milletin, kendileriyle iktidara geldiğini, milli iradenin egemen oduğunu söyledi.
Bu yeni süreci halkla birlikte inşa ettiklerini ve birlikte çok daha güçlü hale getireceklerini belirten Erdoğan, "En başta biz sizi seviyoruz. Ama biz sizi Allah için seviyoruz. Biz sizi Kürt olduğunuz için, Türk olduğunuz için, Zaza olduğunuz için değil sadece Yaradan`dan ötürü seviyoruz. Farkımız bu ve onun için de hizmetkar olduk. Bizim muhabbetimizin, bizim gönül dostluğumuzun, bizim kardeşliğimizin arasına girmek gayreti içinde olanlar var. Silaha sarılanlar var, teröre sarılanlar var ama bizim kitabımızda ne terör ne silah olamaz. Silah, şiddet ve terör bugüne kadar hiçbir soruna çözüm getirmedi. Çok kan kaybettik. Artık diyoruz ki kan kaybetmeyelim" diye konuştu
Silahların bugüne kadar sadece kan, ölüm, acı ve gözyaşı getirdiğini vurgulayan Erdoğan, "Son bir yıldır Allah`a hamd olsun terör nedeniyle insanımızı, gençlerimizi kaybetmiyor, terör nedeniyle yeni acılar yaşamıyoruz. 30 yıldır hasretini çektiğimiz bahara kavuşmanın heyecanını, sevincini, coşkusunu hep birlikte yaşıyoruz"
Köylerin, mezraların, dağların, ilçelerin, şehirlerin, esnafın dükkanının, çiftçinin tarlasının, sokakların, caddelerin, en başta da evlerin, gönüllerin yeniden şenlendiğini belirten Erdoğan, 30 yıldır hasreti çekilen huzur, barış, kardeşlik ikiliminin artık yürekleri ısıttığını söyledi.
Bunun sadece bir başlangıç olduğuna işaret eden Erdoğan, "Bu, sürecin sadece bir aşamasıdır. Silahlar sustuğu müddetçe şiddetsiz ve terörsüz bir ortamda siyaset daha da güç kazanacak, sorunlarımız çok daha hızlı şekilde çözüme kavuşacaktır" dedi.
"Bir savaş, kan lobisi var"
Bir savaş ve kan lobisi olduğuna dikkati çeken Erdoğan, "Huzurdan, barıştan, bahardan rahatsız olan lobi var, aydınlıktan gözleri kamaşan, karanlığı özleyen bir lobi var, çocuklarımızın, gençlerimizin yaşamasından ve yaşatılmasından rahatsız olan ve onların kanını özleyen bir lobi var. İçeride de böyle bir lobi var, burada da Doğu`da, Batı`da, dışarıda da böyle bir lobi var. Eski günleri özleyen, çatışmayı, gerilimi, şiddeti özleyen bunların yeniden bu bölgeye getirmek isteyen bir lobi var. Terörden beslenen, terörün oluşturduğu puslu havadan beslenen, siyaseti, toplumu dizayn etmeye alışmış bir lobi var. İşte biz, bu lobiye imkan tanımayacak, bu lobiye fırsat vermeyeceğiz" ifadesini kullandı.
Van`ın arka sokaklarında belediyecilik diye bir şey olmadığını dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu Van`a yakışıyor mu? Van buna layık mı? Bir belediyenin öncelikli hizmeti nedir? Bir temizliktir, iki yol, üç su, yaya kaldırımları, yeşil... Bunlardır ama ne yazık ki gördüğünüz gibi karayollarının dışında, bakıyorsunuz ki belediyenin yaptığı bir şey yok. İşte diyoruz ki Van`a yakışanı aynen yapalım, bu adımları atalım ve artık bu yanlış gidişe Rabia işaretiyle dur diyelim. Bizim gençlerimizin kanı üzerine hesap yapanlara, en başta hep beraber dur diyelim. Bu huzur ve barış ikilimini dağıtmak isteyenlere hep birlikte dur diyelim. Silahı, şiddeti, terörü yeniden egemen kılmak isteyenlere fırsat tanımayalım, düşmanlarımızı sevindirmeyelim, dostlarımızın yüzünü güldürelim. Suriye`de ben 120 bin dedim. Dün İran`dan gelen bir dost dedi ki `ne 120`si, 150 bin`... 150 bin insan öldü Suriye`de. Kim kimi öldürüyor? Müslüman Müslüman`ı öldürüyor? Peki niçin öldürüyor? Bir koltuğu, makamı korumak için. Adeta bir mezhep savaşı başlattılar. Benim ülkemde de aynı şeyler yapılmadı mı? Aynı şeyler yapıldı.
Hepimizin er veya geç gideceği yer neresi? Toprak. Ne kadar yere gömüleceğiz? İki metreküp. Hocaefendi musalla taşına geldiğinde ne diyecek merhuma veya merhumeye? Er kişi niyetine diyecek. Cumhurbaşkanı da olsa er kişi niyetine, meclis başkanı da, başbakan da, bakan da ne olursa olsun, milyarder, trilyarder ne olursa olsun ne diyecek? Er kişi niyetine, hatun kişi niyetine. Gömecekler, gidecekler. Bir daha oraya uğrayan bile olmayacak. Orada hepimiz kendimizle baş başa kalacağız. Öyle mi? Öyleyse bu kavga, kan niye. İşte Mısır. Halkının oylarıyla iktidar olmuş bir Mursi`yi, kendi savunma bakanı, asker olduğu için, darbeyle makamından indirdi. Oradan indirebilirsin ama gönül makamlarından indiremezsin. Aslolan burayı kazanabilmetktir. Şu anda oradaki Sisi`ye birileri `evet` diyebilir, ama Rabia `evet` demiyor, `hayır` diyor. 17 yaşındaki Esma yavrumuzu orada şehit edebilirsin ama onun ruhu er veya geç galip gelecektir. Esma`nın babasını da içeri alırsın..."
"Bütün bunlar bize ibret olmalı"
Erdoğan, 3 gün önce gerçekleştirdiği Kosova ziyaretinde, Türk firması tarafından yapılan havalimanına Kosova`nın milli kahramanı Adem Yaşari`nin adının verildiğini, Yaşari`nin Sırplar tarafından 40 kişilik ailesiyle ramazan günü öldürüldüğünü anımsatarak, "Bunlar, güzel şeyler değildi. Biz, diyoruz ki bütün bunlar bize ibret olmalı, tarihte biz de bunları yaşadık, bize de yaşattılar. Ama Rabia Meydanı artık farklı duruyor, inşallah milli irade, halkın iradesi er veya geç galip gelecektir" dedi.
Vatandaşlardan çözüm sürecine sahip çıkmalarını isteyen Başbakan Erdoğan, "Biz, bu çözüm sürecine elimizi, gövdemizi, bütün bedenimizi koyduk. Biz, bu ülkede baharın kalıcı olmasını istiyoruz. Barış için, kardeşliğimizin kalıcı olması için bu sürece devam edeceğiz, bundan geri adım atmayacağız. Barış için, kardeşlik için, birliğimiz ve dirliğimiz için sonuna kadar mücadele edeceğiz" diye konuştu.
Niyetlerinin hayr olduğunu, akıbetin de hayr olacağını ifade eden Erdoğan, "Sizlerden rica ediyorum; sizin çocuklarınızın canı üzerine hesap yapanlara fırsat tanımayın, bu güzel bahar iklimini sabote etmek isteyenlere kulak asmayın. İçeride ve dışarıda Türkiye`nin geleceği üzerine karanlık senaryolar üretenlere prim vermeyin. Sizlerden rica ediyorum; kalbinizi dinleyin, gönlünüzü dinleyin, vicdanınızın sesine kulak verin ve bu sürece sahip çıkın" ifadesini kullandı.
Bir yıldır silahların sustuğu, terörün son bulduğu, şiddetin sokaklardan çekildiği bir ortamda siyaseti devreye aldıklarını ve çok önemli adımlar attıklarını, çok önemli reformlar gerçekleştirdiklerini vurgulayan Erdoğan, 30 Eylül`de Cumhuriyet tarihinin en kapsamlı reform paketlerinden birini açıkladıklarını hatırlattı. Paket kapsamında yasal düzenleme gerektirenleri süratle Meclis`e getirdiklerini ve kısa zamanda çıkaracaklarını anlatan Erdoğan, ülkeyi, milleti rahatlatmak, Türkiye`nin önünü açmak için gerekli tali adımları attıklarını, çok daha fazlasını da yapacaklarını söyledi. Erdoğan, dün sorun olanları, bugün çözüme kavuşturduklarını, bugünün sorunlarını da inşallah tek tek çözüm yoluna koyacaklarını dile getirdi.
"İdeolojiyle belediyecilik yapılmaz"
Başbakan Erdoğan, Van`da açılışı gerçekleştirilen eser, hizmet ve yatırımların hayırlı olmasını dileyerek, 30 Mart seçimlerinde Van`ın ilk büyükşehir belediye başkanının seçileceğini, Van Belediyesi`nin ödenek ve imkanlarının artacağını, en uzak ve ücra köylere kadar hizmet ve yatırımların daha fazla gideceğini anlattı.
Belediyeciliğin ideolojiyle değil liyakatle, ehliyetle ve beceriyle yapılacağına vurgu yapan Erdoğan, "Belediyecilik hizmet üreterek, yatırım üreterek yapılır. Van, belediyecilik noktasında mevcut manzarayı hak etmiyor, ideloji Van`ın ihtiyaçlarını karşılamıyor. Çevredeki birçok il, Türkiye`deki birçok il kalkınırken, büyürken, çehresi değişirken Van, maalesef yerinde sayıyor, hatta geriye gidiyor. Van`a büyükşehir belediye başkanı seçerken liyakati, ehliyeti, beceriyi, dürüstlüğü gözönünde bulundurmanızı rica ediyorum. Hak ettiğiniz hizmeti ve değeri verecek bir seçim yapmanızı özellikle rica ediyorum" diye konuştu.
Van`daki 2 günlük programı çerçevesinde bugün, Pakistan`ın Pencap Eyaleti Başbakanı Şahbaz Şerif ile görüşeceğini, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesinde yapımı tamamlanan tesislerin açılışı ve fahri doktora törenine katılacağını ve akşam da şehirdeki kanaat önderleri ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya geleceğini anlatan Başbakan Erdoğan, yarın da Özalp ve Erçiş ilçelerine gideceğini söyledi.
Özalp`ın kendisi için ayrı bir öneme sahip olduğunu dile getiren Erdoğan, "Özalp`ın benim tarihimde özel yeri var. 1980 öncesinde tezekten yapılmış bir evde, bir gece misafir edilmiştim. Bir gece, 80 öncesi. O zaman tabii çok daha gençtim. O çok anlamlı bir geceydi ve ben orada Özalp`in ilgi ve alakasını, aşkını, sevdasını gördüm. Yeniden o günleri yaşamak istiyorum Van`da, Özalp`te" dedi.
Notlar
Havalimanından kent merkezine otobüsle geçen Erdoğan, kendisini bekleyen vatandaşların sevgi gösterisiyle karşılaştı. Otobüsten, eşi Emine Erdoğanla vatandaşları selamlayan Erdoğan, çocuklara da oyuncak dağıttı.
Başbakan Erdoğan, Beşyol Meydanı`ndaki törende konuşmasının ardından Van`da yapılan bir okula katkılarından dolayı Pencap Eyaleti Başbakanı Şahbaz Şerif ile bazı eserlerin yapımında emeği olan bazı sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle hayırseverlere plaket verdi.
Erdoğan, daha sonra, Van İmam Hatip Lisesi ve Van Kapalı Olimpik Yüzme Havuzu`nun bulunduğu bölgeye videokonferans sistemiyle bağlandı. İstanbul Büyükşehir Belediyesince yaptırılan İmam Hatip Lisesi`nin kamera görüntülerinden incelerken, Selçuklu mimarisiyle yapılan eserin Van`a tam yakıştığını ifade ederek, "Maşallah...Hayırlı olsun. 32 derslikli, bilgisayar laboravutarlarıyla güçlendirilmiş 300 kişilik de bir yatakhanesi var. Van`a bu yakışır. AK Parti Belediyeciliğine de bu yakışır. Onun için de çok çalışacağız" dedi.
Okulun açılış kurdelesini kesen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş da hizmette ve yardımda sınır tanımayan anlayışıyla hareket ettiklerini, Van ve Erciş depreminin ardından bu bölgeye yardıma koştuklarını söyledi.
Başbakan Erdoğan, ardından Van Kapalı Olimpik Yüzme Havuzu`nun açılışını video konferans sistemi aracılığıyla gerçekleştirdi. Erdoğan, yüzme havuzu ile Vanlı gençlerin yüzmeyi öğrenerek uluslararası yarışmalara katılma imkanı bulacaklarını söyledi.
Kurdelayı kesen Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç ise 2011`de yapımına başlanan ve kısa sürede tamamlanan Van`ın ilk kapalı yüzme havuzunun Vanlı gençlerin hizmetine açıldığını belirtti.
Kılıç, depremden sonra ayrıca Van`a 5 bin kişilik bir spor salonu yapımını başlattıklarını ve inşaatı yüzde 90 oranında tamamlanan bu salona, 2012`de uluslararası yarışmalarda tekvando dalında Türkiye`ye gümüş madalya kazandıran Vanlı Nur Tatar`ın isminin verildiğini bildirdi.
Erdoğan, törende ayrıca yapımı tamamlanan TOKİ konutlarının anahtarını hak sahiplerine teslim etti. Bir hak sahibine konutun anahtarını teslim ederken, kaç çocuğu olduğunu soran Erdoğan, 6 çocuk sahibi olduğunu öğrenince, "Rasim benim nasihatlerimi tutmuş ama sen değil hanım tutmuş. Allah razı olsun, anahtar yengeye" dedi. Erdoğan, konuta yerleşip yerleşmediklerini sorduğu çiftin, okul olmadığı için henüz yerleşemediklerini söylemesi üzerine ilgilire talimat vererek okulun en kısa sürede açılmasını istedi.
Tören, daha sonra tüm eserler için kurdela kesimi yapılmasıyla sona erdi.
Alanda, AK Parti İl Başkanlığınca hazırlanan “Biz Birlikte Türkiyeyiz”, “Hoşgeldiniz Başbakanım” pankartları ile bazı ilçe belediye başkanlıklarınca hazırlanan “Dünya Lideri Hoşgeldiniz” yazılı Kürtçe ve Türkçe dövizler dikkati çekti.
Tören alanında, "Büyük Depremler Yaşadık 20 yılda değil 2 yılda ayağa kalktık", "Analar Ağlamıyorsa, Ocaklar Sönmüyorsa Kardeş Kardeşe Düşmüyorsa Teşekkürler Büyük Başbakan Recep Tayyip Erdoğan", "Sen Başörtümüzü Korudun Rabbim de Seni Korusun", "Van Bir Yana, Can Bir Yana, Sen Bir yana, Hoşgeldin Van`a, Büyük Lider Büyük Usta", "Ey BM, Kırmızı Çizginiz Kandan Daha mı Kırmızı" gibi yazılı pankartlar da açıldı.
Törene, Başbakan Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Pakistan’ın Pencap Eyaleti Başbakanı Şahbaz Şerif, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Van Valisi Aydın Nezih Doğan ile bazı milletvekilleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Pencap Eyaleti Başbakanı Şerif
Törende, Pencap Eyaleti Başbakanı Şahbaz Şerif da konuşma yaptı. Şerif, konuşmasında, bugün havalimanıdan gelirken halkın gösterdiği sevginin, Başbakan Erdoğan’ın halka yaptığı hizmetin ispatı olduğu söyledi.
Türkiye’nin dünyanın 16. büyük ekonomik gücü haline geldiğini, gücünün sadece İslam aleminde değil bütün dünyada kabul edildiğini ifade eden Şerif, "Pakistan`da sel felaketi olduğu zaman Başbakanımız ve kızları oraya gelmiş, orada insanlarla kucaklaşmışlardır. 100’lerce milyon dolarlık yardım yapmışlardır. Bundan biz görebiliyoruz ki Türkiye Pakistan arkadaşlığı canı gönülden ve kıyamete kadar devam edecektir" diye konuştu.
Türk yatırımcılarının Pakistan`daki çalışmalarına da değinen Şerif, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin yardımıyla Lahor kentinin tertemiz hale geldiğini anlattı.
Şerif, konuşmasını, "Yaşasın Türkiye-Pakistan dostluğu" sözleriyle tamamladı.
Başbakan Erdoğan, tören alanının yanında bulunan ve yeni yapılan AK Parti Van İl Başkanlığı binasının da açılışını gerçekleştirdi. Erdoğan, kestiği kurdelayı hatıra alarak Şahbaz Şerif`e verdi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bir savaş ve kan lobisi olduğunu belirterek, "Huzurdan, barıştan, bahardan rahatsız olan lobi var, aydınlıktan gözleri kamaşan, karanlığı özleyen bir lobi var, çocuklarımızın, gençlerimizin yaşamasından ve yaşatılmasından rahatsız olan ve onların kanını özleyen bir lobi var. İçeride de böyle bir lobi var, burada da Doğu`da, Batı`da, dışarıda da böyle bir lobi var. Eski günleri özleyen, çatışmayı, gerilimi, şiddeti özleyen bunların yeniden bu bölgeye getirmek isteyen bir lobi var. Terörden beslenen, terörün oluşturduğu puslu havadan beslenen, siyaseti, toplumu dizayn etmeye alışmış bir lobi var. İşte biz, bu lobiye imkan tanımayacak, bu lobiye fırsat vermeyeceğiz" dedi.
Erdoğan, Beşyol Meydanı`ndaki toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, Türkiye`de milletin, kendileriyle iktidara geldiğini, milli iradenin egemen oduğunu söyledi.
Bu yeni süreci halkla birlikte inşa ettiklerini ve birlikte çok daha güçlü hale getireceklerini belirten Erdoğan, "En başta biz sizi seviyoruz. Ama biz sizi Allah için seviyoruz. Biz sizi Kürt olduğunuz için, Türk olduğunuz için, Zaza olduğunuz için değil sadece Yaradan`dan ötürü seviyoruz. Farkımız bu ve onun için de hizmetkar olduk. Bizim muhabbetimizin, bizim gönül dostluğumuzun, bizim kardeşliğimizin arasına girmek gayreti içinde olanlar var. Silaha sarılanlar var, teröre sarılanlar var ama bizim kitabımızda ne terör ne silah olamaz. Silah, şiddet ve terör bugüne kadar hiçbir soruna çözüm getirmedi. Çok kan kaybettik. Artık diyoruz ki kan kaybetmeyelim" diye konuştu
Silahların bugüne kadar sadece kan, ölüm, acı ve gözyaşı getirdiğini vurgulayan Erdoğan, "Son bir yıldır Allah`a hamd olsun terör nedeniyle insanımızı, gençlerimizi kaybetmiyor, terör nedeniyle yeni acılar yaşamıyoruz. 30 yıldır hasretini çektiğimiz bahara kavuşmanın heyecanını, sevincini, coşkusunu hep birlikte yaşıyoruz"
Köylerin, mezraların, dağların, ilçelerin, şehirlerin, esnafın dükkanının, çiftçinin tarlasının, sokakların, caddelerin, en başta da evlerin, gönüllerin yeniden şenlendiğini belirten Erdoğan, 30 yıldır hasreti çekilen huzur, barış, kardeşlik ikiliminin artık yürekleri ısıttığını söyledi.
Bunun sadece bir başlangıç olduğuna işaret eden Erdoğan, "Bu, sürecin sadece bir aşamasıdır. Silahlar sustuğu müddetçe şiddetsiz ve terörsüz bir ortamda siyaset daha da güç kazanacak, sorunlarımız çok daha hızlı şekilde çözüme kavuşacaktır" dedi.
"Bir savaş, kan lobisi var"
Bir savaş ve kan lobisi olduğuna dikkati çeken Erdoğan, "Huzurdan, barıştan, bahardan rahatsız olan lobi var, aydınlıktan gözleri kamaşan, karanlığı özleyen bir lobi var, çocuklarımızın, gençlerimizin yaşamasından ve yaşatılmasından rahatsız olan ve onların kanını özleyen bir lobi var. İçeride de böyle bir lobi var, burada da Doğu`da, Batı`da, dışarıda da böyle bir lobi var. Eski günleri özleyen, çatışmayı, gerilimi, şiddeti özleyen bunların yeniden bu bölgeye getirmek isteyen bir lobi var. Terörden beslenen, terörün oluşturduğu puslu havadan beslenen, siyaseti, toplumu dizayn etmeye alışmış bir lobi var. İşte biz, bu lobiye imkan tanımayacak, bu lobiye fırsat vermeyeceğiz" ifadesini kullandı.
Van`ın arka sokaklarında belediyecilik diye bir şey olmadığını dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu Van`a yakışıyor mu? Van buna layık mı? Bir belediyenin öncelikli hizmeti nedir? Bir temizliktir, iki yol, üç su, yaya kaldırımları, yeşil... Bunlardır ama ne yazık ki gördüğünüz gibi karayollarının dışında, bakıyorsunuz ki belediyenin yaptığı bir şey yok. İşte diyoruz ki Van`a yakışanı aynen yapalım, bu adımları atalım ve artık bu yanlış gidişe Rabia işaretiyle dur diyelim. Bizim gençlerimizin kanı üzerine hesap yapanlara, en başta hep beraber dur diyelim. Bu huzur ve barış ikilimini dağıtmak isteyenlere hep birlikte dur diyelim. Silahı, şiddeti, terörü yeniden egemen kılmak isteyenlere fırsat tanımayalım, düşmanlarımızı sevindirmeyelim, dostlarımızın yüzünü güldürelim. Suriye`de ben 120 bin dedim. Dün İran`dan gelen bir dost dedi ki `ne 120`si, 150 bin`... 150 bin insan öldü Suriye`de. Kim kimi öldürüyor? Müslüman Müslüman`ı öldürüyor? Peki niçin öldürüyor? Bir koltuğu, makamı korumak için. Adeta bir mezhep savaşı başlattılar. Benim ülkemde de aynı şeyler yapılmadı mı? Aynı şeyler yapıldı.
Hepimizin er veya geç gideceği yer neresi? Toprak. Ne kadar yere gömüleceğiz? İki metreküp. Hocaefendi musalla taşına geldiğinde ne diyecek merhuma veya merhumeye? Er kişi niyetine diyecek. Cumhurbaşkanı da olsa er kişi niyetine, meclis başkanı da, başbakan da, bakan da ne olursa olsun, milyarder, trilyarder ne olursa olsun ne diyecek? Er kişi niyetine, hatun kişi niyetine. Gömecekler, gidecekler. Bir daha oraya uğrayan bile olmayacak. Orada hepimiz kendimizle baş başa kalacağız. Öyle mi? Öyleyse bu kavga, kan niye. İşte Mısır. Halkının oylarıyla iktidar olmuş bir Mursi`yi, kendi savunma bakanı, asker olduğu için, darbeyle makamından indirdi. Oradan indirebilirsin ama gönül makamlarından indiremezsin. Aslolan burayı kazanabilmetktir. Şu anda oradaki Sisi`ye birileri `evet` diyebilir, ama Rabia `evet` demiyor, `hayır` diyor. 17 yaşındaki Esma yavrumuzu orada şehit edebilirsin ama onun ruhu er veya geç galip gelecektir. Esma`nın babasını da içeri alırsın..."
"Bütün bunlar bize ibret olmalı"
Erdoğan, 3 gün önce gerçekleştirdiği Kosova ziyaretinde, Türk firması tarafından yapılan havalimanına Kosova`nın milli kahramanı Adem Yaşari`nin adının verildiğini, Yaşari`nin Sırplar tarafından 40 kişilik ailesiyle ramazan günü öldürüldüğünü anımsatarak, "Bunlar, güzel şeyler değildi. Biz, diyoruz ki bütün bunlar bize ibret olmalı, tarihte biz de bunları yaşadık, bize de yaşattılar. Ama Rabia Meydanı artık farklı duruyor, inşallah milli irade, halkın iradesi er veya geç galip gelecektir" dedi.
Vatandaşlardan çözüm sürecine sahip çıkmalarını isteyen Başbakan Erdoğan, "Biz, bu çözüm sürecine elimizi, gövdemizi, bütün bedenimizi koyduk. Biz, bu ülkede baharın kalıcı olmasını istiyoruz. Barış için, kardeşliğimizin kalıcı olması için bu sürece devam edeceğiz, bundan geri adım atmayacağız. Barış için, kardeşlik için, birliğimiz ve dirliğimiz için sonuna kadar mücadele edeceğiz" diye konuştu.
Niyetlerinin hayr olduğunu, akıbetin de hayr olacağını ifade eden Erdoğan, "Sizlerden rica ediyorum; sizin çocuklarınızın canı üzerine hesap yapanlara fırsat tanımayın, bu güzel bahar iklimini sabote etmek isteyenlere kulak asmayın. İçeride ve dışarıda Türkiye`nin geleceği üzerine karanlık senaryolar üretenlere prim vermeyin. Sizlerden rica ediyorum; kalbinizi dinleyin, gönlünüzü dinleyin, vicdanınızın sesine kulak verin ve bu sürece sahip çıkın" ifadesini kullandı.
Bir yıldır silahların sustuğu, terörün son bulduğu, şiddetin sokaklardan çekildiği bir ortamda siyaseti devreye aldıklarını ve çok önemli adımlar attıklarını, çok önemli reformlar gerçekleştirdiklerini vurgulayan Erdoğan, 30 Eylül`de Cumhuriyet tarihinin en kapsamlı reform paketlerinden birini açıkladıklarını hatırlattı. Paket kapsamında yasal düzenleme gerektirenleri süratle Meclis`e getirdiklerini ve kısa zamanda çıkaracaklarını anlatan Erdoğan, ülkeyi, milleti rahatlatmak, Türkiye`nin önünü açmak için gerekli tali adımları attıklarını, çok daha fazlasını da yapacaklarını söyledi. Erdoğan, dün sorun olanları, bugün çözüme kavuşturduklarını, bugünün sorunlarını da inşallah tek tek çözüm yoluna koyacaklarını dile getirdi.
"İdeolojiyle belediyecilik yapılmaz"
Başbakan Erdoğan, Van`da açılışı gerçekleştirilen eser, hizmet ve yatırımların hayırlı olmasını dileyerek, 30 Mart seçimlerinde Van`ın ilk büyükşehir belediye başkanının seçileceğini, Van Belediyesi`nin ödenek ve imkanlarının artacağını, en uzak ve ücra köylere kadar hizmet ve yatırımların daha fazla gideceğini anlattı.
Belediyeciliğin ideolojiyle değil liyakatle, ehliyetle ve beceriyle yapılacağına vurgu yapan Erdoğan, "Belediyecilik hizmet üreterek, yatırım üreterek yapılır. Van, belediyecilik noktasında mevcut manzarayı hak etmiyor, ideloji Van`ın ihtiyaçlarını karşılamıyor. Çevredeki birçok il, Türkiye`deki birçok il kalkınırken, büyürken, çehresi değişirken Van, maalesef yerinde sayıyor, hatta geriye gidiyor. Van`a büyükşehir belediye başkanı seçerken liyakati, ehliyeti, beceriyi, dürüstlüğü gözönünde bulundurmanızı rica ediyorum. Hak ettiğiniz hizmeti ve değeri verecek bir seçim yapmanızı özellikle rica ediyorum" diye konuştu.
Van`daki 2 günlük programı çerçevesinde bugün, Pakistan`ın Pencap Eyaleti Başbakanı Şahbaz Şerif ile görüşeceğini, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesinde yapımı tamamlanan tesislerin açılışı ve fahri doktora törenine katılacağını ve akşam da şehirdeki kanaat önderleri ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya geleceğini anlatan Başbakan Erdoğan, yarın da Özalp ve Erçiş ilçelerine gideceğini söyledi.
Özalp`ın kendisi için ayrı bir öneme sahip olduğunu dile getiren Erdoğan, "Özalp`ın benim tarihimde özel yeri var. 1980 öncesinde tezekten yapılmış bir evde, bir gece misafir edilmiştim. Bir gece, 80 öncesi. O zaman tabii çok daha gençtim. O çok anlamlı bir geceydi ve ben orada Özalp`in ilgi ve alakasını, aşkını, sevdasını gördüm. Yeniden o günleri yaşamak istiyorum Van`da, Özalp`te" dedi.
Notlar
Havalimanından kent merkezine otobüsle geçen Erdoğan, kendisini bekleyen vatandaşların sevgi gösterisiyle karşılaştı. Otobüsten, eşi Emine Erdoğanla vatandaşları selamlayan Erdoğan, çocuklara da oyuncak dağıttı.
Başbakan Erdoğan, Beşyol Meydanı`ndaki törende konuşmasının ardından Van`da yapılan bir okula katkılarından dolayı Pencap Eyaleti Başbakanı Şahbaz Şerif ile bazı eserlerin yapımında emeği olan bazı sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle hayırseverlere plaket verdi.
Erdoğan, daha sonra, Van İmam Hatip Lisesi ve Van Kapalı Olimpik Yüzme Havuzu`nun bulunduğu bölgeye videokonferans sistemiyle bağlandı. İstanbul Büyükşehir Belediyesince yaptırılan İmam Hatip Lisesi`nin kamera görüntülerinden incelerken, Selçuklu mimarisiyle yapılan eserin Van`a tam yakıştığını ifade ederek, "Maşallah...Hayırlı olsun. 32 derslikli, bilgisayar laboravutarlarıyla güçlendirilmiş 300 kişilik de bir yatakhanesi var. Van`a bu yakışır. AK Parti Belediyeciliğine de bu yakışır. Onun için de çok çalışacağız" dedi.
Okulun açılış kurdelesini kesen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş da hizmette ve yardımda sınır tanımayan anlayışıyla hareket ettiklerini, Van ve Erciş depreminin ardından bu bölgeye yardıma koştuklarını söyledi.
Başbakan Erdoğan, ardından Van Kapalı Olimpik Yüzme Havuzu`nun açılışını video konferans sistemi aracılığıyla gerçekleştirdi. Erdoğan, yüzme havuzu ile Vanlı gençlerin yüzmeyi öğrenerek uluslararası yarışmalara katılma imkanı bulacaklarını söyledi.
Kurdelayı kesen Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç ise 2011`de yapımına başlanan ve kısa sürede tamamlanan Van`ın ilk kapalı yüzme havuzunun Vanlı gençlerin hizmetine açıldığını belirtti.
Kılıç, depremden sonra ayrıca Van`a 5 bin kişilik bir spor salonu yapımını başlattıklarını ve inşaatı yüzde 90 oranında tamamlanan bu salona, 2012`de uluslararası yarışmalarda tekvando dalında Türkiye`ye gümüş madalya kazandıran Vanlı Nur Tatar`ın isminin verildiğini bildirdi.
Erdoğan, törende ayrıca yapımı tamamlanan TOKİ konutlarının anahtarını hak sahiplerine teslim etti. Bir hak sahibine konutun anahtarını teslim ederken, kaç çocuğu olduğunu soran Erdoğan, 6 çocuk sahibi olduğunu öğrenince, "Rasim benim nasihatlerimi tutmuş ama sen değil hanım tutmuş. Allah razı olsun, anahtar yengeye" dedi. Erdoğan, konuta yerleşip yerleşmediklerini sorduğu çiftin, okul olmadığı için henüz yerleşemediklerini söylemesi üzerine ilgilire talimat vererek okulun en kısa sürede açılmasını istedi.
Tören, daha sonra tüm eserler için kurdela kesimi yapılmasıyla sona erdi.
Alanda, AK Parti İl Başkanlığınca hazırlanan “Biz Birlikte Türkiyeyiz”, “Hoşgeldiniz Başbakanım” pankartları ile bazı ilçe belediye başkanlıklarınca hazırlanan “Dünya Lideri Hoşgeldiniz” yazılı Kürtçe ve Türkçe dövizler dikkati çekti.
Tören alanında, "Büyük Depremler Yaşadık 20 yılda değil 2 yılda ayağa kalktık", "Analar Ağlamıyorsa, Ocaklar Sönmüyorsa Kardeş Kardeşe Düşmüyorsa Teşekkürler Büyük Başbakan Recep Tayyip Erdoğan", "Sen Başörtümüzü Korudun Rabbim de Seni Korusun", "Van Bir Yana, Can Bir Yana, Sen Bir yana, Hoşgeldin Van`a, Büyük Lider Büyük Usta", "Ey BM, Kırmızı Çizginiz Kandan Daha mı Kırmızı" gibi yazılı pankartlar da açıldı.
Törene, Başbakan Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Pakistan’ın Pencap Eyaleti Başbakanı Şahbaz Şerif, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Van Valisi Aydın Nezih Doğan ile bazı milletvekilleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Pencap Eyaleti Başbakanı Şerif
Törende, Pencap Eyaleti Başbakanı Şahbaz Şerif da konuşma yaptı. Şerif, konuşmasında, bugün havalimanıdan gelirken halkın gösterdiği sevginin, Başbakan Erdoğan’ın halka yaptığı hizmetin ispatı olduğu söyledi.
Türkiye’nin dünyanın 16. büyük ekonomik gücü haline geldiğini, gücünün sadece İslam aleminde değil bütün dünyada kabul edildiğini ifade eden Şerif, "Pakistan`da sel felaketi olduğu zaman Başbakanımız ve kızları oraya gelmiş, orada insanlarla kucaklaşmışlardır. 100’lerce milyon dolarlık yardım yapmışlardır. Bundan biz görebiliyoruz ki Türkiye Pakistan arkadaşlığı canı gönülden ve kıyamete kadar devam edecektir" diye konuştu.
Türk yatırımcılarının Pakistan`daki çalışmalarına da değinen Şerif, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin yardımıyla Lahor kentinin tertemiz hale geldiğini anlattı.
Şerif, konuşmasını, "Yaşasın Türkiye-Pakistan dostluğu" sözleriyle tamamladı.
Başbakan Erdoğan, tören alanının yanında bulunan ve yeni yapılan AK Parti Van İl Başkanlığı binasının da açılışını gerçekleştirdi. Erdoğan, kestiği kurdelayı hatıra alarak Şahbaz Şerif`e verdi.
9367,77%3,72
34,47% 0,05
36,42% 0,21
2956,00% 0,72
4956,37% 0,55