10. Kocaeli Kitap Fuarı Akçakoca Konferans Salonunda yazarlar okuyucularıyla buluşuyor. Gün boyu süren konferanslarda yazarlar birbirinden farklı konularda konferanslarda okuyucularıyla bir araya geliyor. Yazarlar Sevda Türküsev, Kürşat Biçici, Taylan Katak ve İlker Belek okurlarıyla konferansta buluştu.
MEDYANIN GÖRÜNMEYEN YÜZÜ
Gazeteci Sevda Türküsev ve Kanal 7?de Gezelim Görelim Programı yapan Halk Müziği Sanatçısı Kürşat Biçici, 10. Kocaeli Kitap Fuarı Akçakoca Konferans Salonu?nda medyanın görünmeyen yüzünü anlattı. Sevda Türküsev konferansta yaptığı konuşmada, ?Medyada iyileri kötü, kötüleri iyi gösteren bir yapı oluştu. TV eğlence aracı olarak hayatımıza sokuldu. İnternet 15 Temmuzda bu ülkenin kaderini değiştirdi. Sosyal medya doğru kullanılmalı. Medya ve sosyal medya dostlukları yozlaştırıyor. TV, internet beyni yavaşlatıyor, sağlığa zararlı. Bizim gibi hayata bakmayanlar sosyal medyayı algı operasyonlarıyla kullanıyorlar? dedi. Kürşat Biçici, ?Anadolu?yu ve kültürümüzü yaptığım programla anlatıyorum. Ünlü olmak artık çok kolaylaştı. Bir anda star olanlar şöhretlerini kaybettiklerinde psikolojileri bozuluyor? ifadelerini kullandı.
POLİTİKAYA ESTETİK BAKIŞ
ADD Kocaeli Şubesi eski Başkanı Taylan Katak, Politikaya Estetik Bir Bakış konulu konferans verdi. 10. Kocaeli Kitap Fuarı Akçakoca Konferans Salonu?nda gerçekleştirilen konferansta Katak, ?Hayatın her alanında sanatın etkisi olmuştur. Sanat insanlık tarihi kadar eskidir. Sanat insanı insan yapan en temel faktörlerdendir. Sanata değer vermeyen toplumların bilimde, teknolojide ileri toplumlar tarafından sömürüldüğünü görüyoruz. Sanat estetik açıdan, mantıksal açıdan gelişmeye sebep olur. Siyaset topluma ve ülkeye katkı sunmak, hizmet etmektir. Bu anlamda sanatla ortak noktaları vardır? dedi.
TARİHSEL AÇIDAN AYDINLANMA
Yazar İlker Belek Akçakoca Konferans Salonunda verdiği konferansta aydınlanma mücadelesini anlattı. Aydınlanma kavramı 18. yy?da onun öncesinde ise ilk sınıflı toplumların oluşmasıyla ortaya çıktığını ifade eden Belek, ?Sümer kent devletlerinde ve eski yunan kent devletlerinde metafizik idealist felsefeciler değişime karşı çıkmışlardır. Diyalektik değişimden yanadır. Batıda gelişen sekülerizm endüstri devrimi ile feodalitenin durağanlığını altüst etmiştir. Endüstri işçisinin daha iyi üretmesi için aklını kullanması gereklidir. İşçinin özgür olması ve aklını kullanarak daha iyiyi daha çok üretmesi için bu özgürlüğü kapitalizm sağlamıştır. Burjuvazi emek gücünü özgürleştirmiştir. Kilise bu yüzden kapitalizme karşı çıkmıştır? dedi.