Tarih: 05.04.2024 11:08

Lenin anlatıyor: 'Mustafa Kemal sosyalist değil ama… '

Facebook Twitter Linked-in

Lenin anlatıyor: “Mustafa Kemal sosyalist değil ama…”

 

“Mustafa Kemal tabii sosyalist değil. Fakat görülüyor ki, iyi bir teşkilatçı. Yüksek anlayışlı bir lider. Milli burjuva ihtilalini idare ediyor. İlerici, iyi düşünceli, akıllı bir devlet adamı. Bizim de Sosyalist ihtilalimizin' manasını anlamış olup, Sovyet Rusya hakkında olumlu hareket ediyor. O… Soygunculara karşı bir kurtuluş harbi yapıyor. Halkın ona inandığını söylüyorlar. Ona yardım etmek gerek. Yani Türk inkılabına yardım. İşte sizin işiniz budur.”

O zaman Şuralar Birliği İcra Komiserleri Heyeti Başkanı ve Sovyet İhtilalinin Lideri Vladimir İlyiç Ulyanof Lenin, Ankara’ya büyükelçi tayin edilen Aralov ile görüşmesinde, Türk milli mücadelesini ve Mustafa Kemal’i bu sözlerle tarif ediyor. Lenin’in bu bakış açısı, Türk Kurtuluş Savaşı’nın geleceğini derinden etkileyecektir.
 

Yazar Tayfun Çavuşoğlu anlatıyor:
 

 

İngilizlerin Sevr dayatmasına karşı çıkan Ankara bir yandan işgalcilerle bir yandan İstanbul hükümetlerinin ihanet şebekeleriyle mücadele halindedir… Yunan ordusu Ankara’da Polatlı’ya kadar gelmiş, Trakya, İstanbul, Ege- immat lazım. Eksikler bitmiyor, üstelik kasa tamtakır… Tüm bu sorunlara rağmen, ordu canını dişine takarak Sakarya Meydan Muharebesini kazanıyor. İşte talihin döndüğü günler o günlerdir…

Sakarya Savaşının kazanılmasından sonra Sovyetlerin Türkiye'ye karşı görüşleri değişti. Moskova, Semyon İvanoviç Aralov’u Ankara'ya Büyükelçi olarak tayin etti.

Aralov; Moskova'dan Ankara'ya hareket etmeden önce Rus Hariciye Komiseri Çiçerin ve İcra Komiserleri Başkanı Vladimir İlyiç Lenin ile yaptığı görüşmeleri anılarını yayınladığı kitabında aktarıyor.

Aralov’un aktardığına göre, Lenin şunları söylemiştir:

Türkler, kendi milli kurtuluşları için dövüşüyorlar. Askerlik işini de bildiğiniz için, işte bu sırada Merkez Komitesi sizi oraya sefir olarak seçti. Emperyalistler, Türkiye'yi yağma ettiler. Hala da ediyorlar. Ama sabır bardağı taştı. Mustafa Kemal tabii sosyalist değil. Fakat görülüyor ki, iyi bir teşkilatçı. Yüksek anlayışlı bir lider. Milli burjuva ihtilalini idare ediyor. İlerici, iyi düşünceli, akıllı bir devlet adamı. Bizim de Sosyalist ihtilalimizin' manasını anlamış olup, Sovyet Rusya hakkında olumlu hareket ediyor. O… soygunculara karşı bir Kurtuluş Harbi yapıyor. Emperyalistlerin gururunu kıracağına ve Sultanı da yaranıyla birlikte alt edeceğine inanıyorum. Halkın ona inandığını söylüyorlar. Ona yardım etmek gerek. Yani Türk inkılabına yardım. İşte sizin işiniz budur. Kendimizin de fakir olduğumuza bakmayarak, Türkiye' ye materyal yardımı yapabiliriz. Moral yardımı, dostluk müşterek duygusu ise, üç kat daha büyük bir yardımdır.”

Lenin'in Aralov’a tavsiyeleri dikkat çekicidir.

Lenin Aralov’a; Türk dilini öğrenmesi, çocuklarına da öğrettirmesi, eski Çar elçileri gibi etrafına kale duvarları çekerek kendisini hapsetmemesini öneriyor.

Türkiye'yle Sovyetler Birliği arasındaki ilişkiler, bildiğimiz olumlu yönde gelişti ve bütün Atatürk devrinde süregelen anlayışlı münasebetler bu hava içinde yürüdü.

Bu karşılıklı iyi ilişkiler, Stalin-Molotof devri idarecilerinin Türk Sovyet dostluk anlaşmalarını tek taraflı olarak bozmalarına ve 2. Dünya savaşının sonlarına doğru Türkiye'den üs ve toprak istemelerine kadar sürdü.

Silah, mühimmat ve para yardımlarına gelince, Anadolu'nun istediği para yardımı, İstiklal Savaşının devamı süresince yılda 10 milyon altın Rus rublesi (yani 1.250.000 Osmanlı altını) idi. Bu paradan 1920 için 5 milyon kadar ruble, 1921- 1922 devresinde ise bir yıllık, taahhüde karşılık olacak 10’ar milyon altın rublenin ödendiği anlaşılmaktadır.
Ayrıca 100.000 tüfek, 300 mitralyoz, her tüfeğe 10.000 ve her mitralyoza 100.000 mermi ve mermileriyle 60 obus topu, Bakü'daki 13 İngiliz topu, 100 cebel topu, 100.000 mermi, 5 uçaksavar batarya, ayrıca Alman tüfek ve cephanesi, 5.000 kılıç, 100.000 bomba, imalatı harbiye, telsiz, saraçhane ve kumaş imalathaneleri tesisleri, kablolar benzin ifadeleri çeşitli listelerde mevcuttur.

Bu miktarlara 1922'de, Ukrayna Başkumandanı General Frunze ile Ankara'da yapılan askeri yardım konuşmaları ve bu çerçevede sağlanan yardımlar dahil değildir. Sözü fazla uzatmazsak, Sovyet askeri yardımları bizim için o dönemde hayati önemdedir.

 

 

ARTUKLU HABER AJANSI

HABER;TAYFUN ÇAVUŞOĞLU




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —