Makat çatlakları tuvalete gitmeyi işkenceye dönüştürüyor
Makatın çıkışında oluşan çatlak, dışkılama sırasında ve sonrasında adeta ‘düşmanımın başına gelmesin’ dedirtecek kadar şiddetli bir ağrıyla kendini gösteriyor. Makattaki çatlakların hastalar için tuvalete gitmeyi adeta bir işkenceye dönüştürebildiğini vurgulayan Anadolu Sağlık Merkezi Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Ayhan Erdemir, “Bazen hemoroid ile de karıştırılan anal fissürlerin tedavisinde pek çok seçenek var. Botoks da bunlardan biri. Ancak cerrahi bu hastalıkta en etkili tedavi yöntemidir" açıklamasında bulundu.
Yakın zamanda bildirilen rakamlara göre, 1000 kişide 1,1’lik bir sıklıkta makat çatlaklarının görüldüğünü belirten Anadolu Sağlık Merkezi Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Ayhan Erdemir, “Bu sıklık, yaşam boyu ortalama yüzde 7,8’lik bir risk anlamına geliyor” dedi. Her yaş grubunda görülebilen bu sorunun verdiği ağrıyı hastaların genellikle cam batması olarak tanımladığını söyleyen Dr. Erdemir, “Bu hastalıkta bazen kanamalar da görülüyor” dedi.
Hastalık çok faktörlü
Anal fissürün kökeni konusunda çeşitli teorilerin olmasına rağmen, bunların hiçbirinin neden olarak kabul edilmediğini anlatan Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Ayhan Erdemir, “Hastalık çok faktörlü. Ancak en basit ve ana teori şu; uzun yıllar boyunca sert dışkıların geçişiyle oluşturulan, anal kanalın epitelinde ortaya çıkan travma, bu nedenle dışkının dışarı atılması sırasında acının şiddetlenmesi ve kısır bir döngünün oluşması” dedi. Bu teorinin basit ve anlaşılması kolay olsa da ikna edici olmadığına değinen Dr. Ayhan Erdemir, “Çünkü sert dışkı öyküsü, fissürlü hastaların yüzde 25’inden azında görülüyor. Ayrıca hastaların yaklaşık yüzde 10’unda ishal de var. Anal fissürle ilişkili iki ana faktör ise, iç sfinkter tonunda bir artış ve bunun sonucunda oluşan spazm ile bu bölgedeki kan akışında görülen azalmadır” dedi.
İlk seçenek ameliyatsız tedavi
Anal fissür tedavisinde, diyet değişikliklerinden medikal tedaviye ve cerrahi prosedürlere kadar pek çok seçeneğin bulunduğunu belirten Anadolu Sağlık Merkezi Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Ayhan Erdemir, “Ameliyatsız tedavi ilk seçenek. Anal fissürün başlangıç tedavisinde amaç; dışkının dışarı atılmasını sağlayan kası, anal sfinkter kasını, ılık oturma banyolarıyla gevşetmek. Ayrıca, ağrıyı azaltmak için hem sert dışkılamayı önlemek hem de ishali önlemek önemli” açıklamasında bulundu. Tıbbi girişimin anal kas kasılmasını azaltırken kan akışını artırarak iyileştirmeye katkı sağladığını söyleyen Dr. Ayhan Erdemir, “Ana ilaç tedavilerine bakarsak; nitrik oksit içeren ilaçlar, kalsiyum kanal blokerleri ve botoks uygulanabiliyor” dedi.
En iyi tedavi seçeneği: cerrahi
Tüm bu tedavileri ve yapılan bilimsel araştırma sonuçlarının değerlendirildiğinde cerrahi tedavi seçeneğinin daha üstün olduğunun söylenebileceğini belirten Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Ayhan Erdemir, “Cerrahi seçeneği botoks ile karşılaştırdığımızda da cerrahide daha büyük bir yarar olduğunu, botoksta ise daha yüksek bir nüks saptandığını görmek mümkün. Botoks tedavisinin üstünlüğü, poliklinik ortamında yapılabilir olması. Cerrahi uygulamada ise, genel anesteziyle makatın iç kasının, kesilerek gevşetilmesi sağlanıyor. Bu yolla bölgedeki basınç düşürülüyor. Ameliyat sonrasında da çatlaklar yüzde 97 oranında iyileşiyor” açıklamasında bulundu.
4 basit önlem
Çatlak veya yırtık oluşumunu engellemek için:
Anal fissür ile hemoroid arasındaki farklar
ARTUKLU HABER AJANSI