MARDİN`DAN ANKARA`YA 23 GÜN PEDAL SÜRDÜ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, sığınmacılara kucak açtığı için minnettarlığını göstermek isteyen ve Mardin'den 23 gün pedal çevirerek Ankara'ya ulaşan Suriyeli Mülhem el Said, ailesiyle  birlikte Ak Parti Genel Başkan Yardımcıları Aktay ve Yılmaz'ı ziyaret etti.

Eşi Mey Besrini, çocukları 3 yaşındaki Hamza ve 7 aylık Huzeyfe ile AK Parti Genel Merkezine gelen Mülhem el Said, Aktay ile Yılmaz tarafından kapıda karşılandı.

Aktay, karşılamanın ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, "Dünyada Suriyelilere, Türkiye'nin dışında çıkar hesabı gütmeden yardım elini uzatan başka bir ülke yok. Bu mesajı ve görüntüyü dünyaya, karınca kararınca biz de bu şekilde vermek istedik. Gerçekten duygulandırıcı bir sahne." ifadesini kullandı.

Dünya ülkelerinin mülteci sorunu konusunda, "Aman biz bir fatura ödemeyelim, bunlar bize bulaşmasın" anlayışı içinde olduğunu bildiren Aktay, Avrupa Birliği ülkelerinin ise bu konuda utanılacak durumda olduğunu belirtti. 

Aktay, Türkiye'nin mülteciler konusundaki tavrının gelecek nesillere iftiharla devredilebilecek en güzel miras olduğunu vurgulayarak, "Belki de dünyanın en zengini değiliz, belki de dünyanın en büyük katliamlarına yol açan silahları biz yapmıyoruz ama insanları kurtaran, insanların canını kurtaran, insanlara insan olarak davranan politikaları biz takip ediyoruz ve bununla gurur duyuyoruz. Bize insan hakları dersleri vermeye kalkışanlara, bizi soykırımlarla suçlayan insanlara bilhassa Avrupalı ülkelere, buradan aslında çok güzel, net bir mesaj çıkıyor." dedi. 

Aktay, Türkiye'de yaşayan yaklaşık 3 milyon mültecinin, Türkiye'nin bu yaklaşımı için büyük bir şükran içinde olduğunu kaydetti. 

"Görevini en iyi yapan ülkelerden biri Türkiye"

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz da Türkiye'nin, dünyada Suriyeli mültecilerle ilgili görevini en iyi yapan ülkelerden biri olduğunu belirtti. 

"Bizden çok daha zengin, çok daha güçlü ülkeler ve uluslararası kurumlar maalesef arzu edilen ölçüde bu insani meseleye el atmış durumda değiller" diyen Yılmaz, Türkiye'nin tarihi bir görev icra ettiğini, bu fedakarlığın tarihe çok güzel bir sayfa olarak geçeceğine işaret etti.  

Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Suriyeli mülteciler sadece bir istatistik değil, Suriyeli mülteciler bir insan ve her birinin bir hikayesi var. Onlarla kurduğumuz ilişki, yaşadıkları, talepleri, fikirleri bizim için son derece değerli. Bu arkadaşlarımız da bir aile olarak yol boyunca uğradıkları her yerden izlenimlerini bize taşıyacaklar. Bunu derleyip getirdiler. Bu çok değerli diye düşünüyorum. Bir gün Suriye'de yaşanan bu insanlık dramı sona erecek, bir gün Suriye yeniden istikrara kavuşacak ve o zaman Suriye'yi işte bu insanlar yeniden imar edecekler. Biz bu çocuklarımızı yetiştirirsek, kayıp bir nesil olmalarına müsaade etmezsek, bu aileleri güçlü tutarsak geleceğin Suriyesini de bu ailelerle, bu çocuklarla inşallah yeniden inşa etme imkanımız olacak. Türkiye ile Suriye arasında bu aileler çok güçlü bir bağ oluşturmuş olacaklar inşallah." 

Mülhem el Said de 23 günlük bisiklet yolculuğu sırasında uğradıkları şehirlerde, görüştükleri Suriyeli sığınmacılar ve öğrencilerin teşekkür mesajlarını bir defterde topladıklarını belirtti.

Kendi yazdığı şiir ile bu defteri Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sunmak ve şükranlarını iletmek istediğini ifade eden el Said, "Aslında Türkiye Cumhuriyeti'nin reisi ama biz onu bütün Arap dünyasının reisi olarak görüyoruz." dedi. 

AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Aktay ve Yılmaz, El Said'in çocukları Hamza ve Huzeyfe ile yakından ilgilendi. El Said ailesine çiçek takdiminin ardından Cevdet Yılmaz, ailenin en küçük ferdi 7 aylık Huzeyfe'yi kucağına alarak sevdi.

El Said ailesi, parti genel merkezinde misafir edildi. 

Suriye'deki savaştan kaçarak üç yıl önce Mardin'in Midyat ilçesine sığınan Mülhem el Said ile eşi Mey Besrini, çocukları 3 yaşındaki Hamza ve 7 aylık Huzeyfe, sığınmacılara kucak açan Cumhurbaşkanı Erdoğan'a teşekkür etmek için ailesiyle yaklaşık bin 200 kilometre pedal çevirerek, 23 günlük yolculuğun ardından  Ankara'ya ulaşmıştı.