Mardin Sağlık İl Müdürü Dr. Mehmet Derviş, Ramazan ayının sıcak günlere denk gelmesi nedeniyle vatandaşları dengeli beslenme konusunda uyardı.
Mardin Sağlık İl Müdürü Dr. Mehmet Derviş, Ramazan ayının sıcak günlere denk gelmesi nedeniyle vatandaşları dengeli beslenme konusunda uyardı.
Derviş, süt ve süt ürünleri, et, yumurta, kuru baklagiller, sebze ve meyve gruplarında yer alan besinlerden yeterli miktarlarda tüketilmesi gerektiğini söyledi.
Sahur ve iftardaki 2 ana öğünün yanı sıra, iftardan sonra 1-1.5 saat aralıklarla 2 ara öğün daha düşünülebileceğini kaydeden Dr. Derviş, "Oruç tutanların mutlaka imsak saatine yakın bir zamanda sahur yapmaları gerekir. Sahurda sadece su içerek niyetlenmenin veya gece yatmadan önce sahur yapmanın zararlı olduğu unutulmamalıdır. Çünkü bu beslenme tarzı yaklaşık 12 saat olan açlığı, ortalama 18 saate çıkarmaktadır. Bu da açlık kan şekerinin daha erken saatlerde düşmesine neden olmaktadır." dedi.
Sahurda, süt, yumurta, domates, salatalık, yeşil sebzeler ve tercihen tam buğday unundan yapılmış ekmekten oluşan hafif bir kahvaltı tercih edilmesini isteyen Dr. Mehmet Derviş, bunlarla birlikte çorba, sebze ve zeytinyağlı yemeklerden oluşan bir öğünün de tercih edilebileceğini söyledi. Derviş, vücut direncini artırmak ve vücuda yeterli miktarda vitamin ve mineral alınmasını sağlamak için sebze ve meyvelerin sık tüketilmesini önerdi.
Aşırı yağlı, tuzlu, şekerli ve unlu gıdalardan uzak durulmasını tavsiye eden Derviş, "İftara ise peynir, domates, zeytin gibi kahvaltılıklar veya çorba gibi hafif yemeklerle başlanması, 10-15 dakika sonra az yağlı et yemeği, sebze yemeği veya salatayla devam edilmesi uygundur. Yine enerji veren ancak kan şekerini dengeli bir biçimde yükselten besinler (beyaz ekmek, pirinç pilavı gibi glisemik indeksi yüksek olan gıdalar) yerine bulgur pilavı, tam buğday ekmeği veya kepekli makarna gibi posalı besinler tercih edilmelidir. Hava sıcaklığı nedeniyle kaybolan su ve mineral kaybını yerine koyabilmek amacıyla iftardan itibaren sahur sonuna kadar bol su ve sıvı (ayran, taze sıkılmış meyve suları, sebze suları gibi) alımına özen gösterilmelidir." şeklinde konuştu.
SÜTLÜ TATLILARI TERCİH EDİN
İftarda aşırı şerbetli tatlılar yerine sütlaç, güllaç ve muhallebi gibi sütlü tatlıların tercih edilmesini öneren Dr. Derviş, yemeklerin yavaş yenilmesini, besinlerin ağızda iyice çiğnendikten sonra yutulmasını istedi.
İftardan sonra kısa mesafeli yürüyüşler yapmanın sindirime yardımcı olduğunu belirten Derviş, "İftar ve sahur sofralarında yağlı besinlerden, kızartmalardan kaçınılmalı, yemekler bitkisel sıvı yağlar ile pişirilmeli, salatalarda zeytinyağı kullanımına özen gösterilmelidir. Yemekleri pişirirken kızartma ve kavurma yerine haşlama, ızgara ve fırında pişirme yöntemleri tercih edilmelidir." dedi.
BESLENME UYARISI
Oruç tutanların dengeli ve yeterli beslenmesi gerektiğini, ramazan nedeniyle bireylerin günlük yaşantıları ve beslenme alışkanlıklarında büyük değişiklikler görüldüğünü belirten Derviş, şu bilgileri verdi:
"Yeterli ve dengeli beslenmeyi Ramazan ayında da devam ettirebilmek için günün oruç tutulmayan bölümünde en az 3 öğünü tamamlamak gerekir. Özellikle sahuru atlamamak metabolik dengenin korunması açısından önem taşımaktadır. Sahurda sadece su içerek niyetlenmek gün içerisinde açlık kan şekerinin daha erken saatlerde düşmesine ve buna bağlı olarak günün daha verimsiz geçmesine neden olmaktadır. Bütün bunları önlemek için sahura mutlaka kalkılmalı ve sahurda yumurta, süt, yoğurt, peynir gibi bol proteinli besinlerden oluşan bir kahvaltı öğünü tercih edilmelidir."
Gün boyu süren açlıktan sonra hızlı ve fazla miktarda besin tüketilmesinin yavaşlamış olan metabolizmaya ağır bir yük getirdiğini dile getiren Derviş şunları kaydetti:
"Bunu önlemek için iftarı geniş bir zaman dilimine yaymak gerekir. İftara hafif yemeklerle (hurma,1 kase çorba,1 dilim ekmek) başlayıp 15-20 dakika sonra ana yemeklere geçilmelidir. İftarda aşırı şerbetli, yağlı tatlılar yerine sütlü tatlılar (sütlaç, güllaç, muhallebi vb.) veya meyve tatlıları tercih edilmelidir. İftar ve sahur arasında mümkün oldukça bol su tüketilmelidir. İftar yemeğinden 30-45 dk sonra biraz hareket etmek, kısa mesafeli yürüyüşler yapmak sindirime yardımcı olması açısından yararlı olmaktadır. Oruç tutmak sağlıklı bir insanın metabolizmasını çok fazla etkilememektedir, ancak bazı hastalıklarda (şeker hastalığı, hamilelik vb. gibi özel durumlarda) kötü sonuçlar ortaya çıkarabilmektedir. Kronik hastalığı olan bireylerin hekime danışmadan oruç tutmamaları önerilir."
|
``HABERİN OLDUĞU HER YERDE`` ARTUKLU HABER AJANSI-MARDİN |