Mardin Milletvekili Beritan Güneş Altın' çocuk yoksulluğuna dair TBMM Başkanlığına araştırma önergesi verdi.
Mardin Milletvekili Beritan Güneş Altın' çocuk yoksulluğuna dair TBMM Başkanlığına araştırma önergesi verdi.
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Türkiye’de derinleşen ekonomik krizden en çok toplumdaki hassas grupların başında gelen çocuklar etkilenmektedir. TÜİK 2022 verilerine göre Türkiye’de yoksulluk ve sosyal dışlanma altında olan çocukların oranı %42,7 olarak açıklanmıştır, yani neredeyse her iki çocuktan birisinin ciddi yoksulluk şartlarında yaşadığı belirtilmiştir. Yoksulluk halinin çocuklarda ciddi fiziksel, ruhsal ve bilişsel sorunlara sebep olduğu düşünülürse, çocuk yoksulluğu ile salt nakdi yardımlarda bulunmak gibi bir yöntemle mücadele etmek mümkün değildir. Hak temelli bütüncül yaklaşımla hareket ederek çocuk yoksulluğunun, bunun yarattığı nesiller boyu sürebilecek problemlerin, çözümüne dair gerekli tedbirlerin alınması amacıyla Anayasa’nın 98’nci, İçtüzüğün 104’ncü ve 105’nci maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını arz ve teklif ederim.
Beritan GÜNEŞ ALTIN
Mardin Milletvekili
TÜİK’in hazırladığı İstatistiklerle Çocuk verilerine göre 2022 yılı sonu itibariyle Türkiye’nin toplam nüfusu 85 milyon 279 bin 553 kişi iken bunun 22 milyon 578 bin 378’i çocuklardan oluşmaktadır.
Türkiye’de uzun zamandır devam eden ve son zamanlarda iyice derinleşen ekonomik kriz, her gün bir yenisine uyanılan zamlar ve yoksulluğun derinleşmesiyle beraber yurttaşlar temel gıda ürünlerine dahi ulaşmakta zorlanmaktadırlar. İrrasyonel ve yalnızca “şanslı bir azınlığa refah sunmak için” yılladır uygulanan ekonomi politikaları ile “baş edilemez” bir hal alan ekonomik krizin yarattığı tahribatlardan en fazla toplumdaki hassas grupların başında gelen çocuklar etkilenmektedir. Özellikle 0-3 yaşlar arası ise zihinsel gelişimin en önemli evresi olmasından ve erişkinlik dönemine de bir nevi temel oluşturmasından ötürü ayrıca bir öneme sahiptir. Yoksulluk hali çocuklarda, yetişkinlik çağlarına da devrettiği, ciddi fiziksel, ruhsal ve bilişsel problemlere sebebiyet vermektedir.
Güvenilirliğinin ve hesaplama yöntemlerinin objektifliğine dair uzun süredir yoğun tartışmaların olduğu TÜİK, bu yıl ilk kez göreli yoksulluk, maddi-sosyal yoksunluk ve düşük iş yoğunluğu göstergelerinin en az birinden yoksun olma durumu olarak açıkladığı “yoksulluk veya sosyal dışlanma” altında olanların oranını açıkladı. Buna göre yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında olan çocukların oranı %42,7 olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu oran, bizlere neredeyse her iki çocuktan birisinin ciddi yoksulluk şartlarında yaşadığı ve sosyal dışlanma riski altında olduğunu göstermektedir.
TÜİK’in verilerinde bir diğer dikkat çekici husus ise 2022 yılı boyunca çocukların yaşadıkları en büyük işlevsel zorlukların kaygı ve depresyon olduğu yönündedir. Verilere göre her 100 çocuktan 7’si kaygı, 5’i ise depresyon sorunu ile baş etmeye çalışmaktadır. Bu oran da bizlere “gelecek namına” alarm zillerinin çaldığını çok açık bir şekilde göstermektedir.
Derinleşen yoksulluk, çocukları pek çok riske de açık hale getiriyor; çocuklar eğitim hayatlarından koparılıyor, çalışmak zorunda bırakılıyor ve sağlıklı büyüme hakları ellerinden alınıyor. UNICEF’in ilgili raporlarında da belirtildiği gibi eşitsiz koşullarda ve yoksulluk içinde büyüyen her üç çocuktan birisi yoksulluğu aileden devralarak “ömür boyu sırtlarında taşımak” zorunda bırakılıyor, bu da sonuç olarak nesiller arası yoksulluk ve zorluklar döngüsüne yol açıyor.
Çocuk hakları alanında çalışan uzmanlar, çocuk yoksulluğunu önlemede en etkin yolun önleyici ve koruyucu sosyal politikalar olduğunu belirtmektedir. Çocuk yoksulluğu başta olmak üzere çocukların yaşadıkları tüm problemlerin ancak hak temelli bütüncül bir yaklaşımın benimsenmesiyle çözüleceği aşikar olmasına rağmen Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Sosyal ve Ekonomik Destek Hizmeti uygulamasından 2023 yılının ilk 5 ayında 178 bin çocuğun yararlandığını ve çocuk yardımı ödemelerine “zam” yapıldığını adeta “gururla” açıklamaktadır.
Tüm bunlardan hareketle, derin ekonomik kriz ve çocuk yoksulluğunun çocuklar ve “toplumun geleceği” üzerindeki etkilerinin araştırılması, çocuk yoksulluğu ile etkin mücadele için gerekli politikaların belirlenmesi ve uygulanması maksadıyla Meclis araştırma komisyonu kurulması zaruridir.''Dedi.
ARTUKLU HABER AJANSI-ANKARA