MERSİN BAROSUNDAN ``ÇOCUK HAKLARI GÜNÜ``AÇIKLAMASI

Çocuk Hakları Bildirgesi'ne 20 yıl önce imza atmasına rağmen Türkiye'nin bu alandaki karnesinin kötü olduğunu söyleyen Baro Başkanı Antmen, Devlet göz yummamalı, çözüm üretmeli” dedi.

20.11.2014 13:42:20 0
MERSİN BAROSUNDAN ``ÇOCUK HAKLARI GÜNÜ``AÇIKLAMASI

Çocuk Hakları Bildirgesi’ne 20 yıl önce imza atmasına rağmen Türkiye’nin bu alandaki karnesinin kötü olduğunu söyleyen Baro Başkanı Antmen, “Devlet göz yummamalı, çözüm üretmeli” dedi.

 “20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü” dolayısıyla yazılı bir basın açıklaması yapan Mersin Barosu Başkanı Alpay Antmen, Birleşmiş Milletler’in (BM), 25 yıl önce hazırladığı bir sözleşmeyle dünya çocuklarının temel haklarının korunmasını sözüm ona garanti altına aldığını anımsattı.

“Sözüm ona çünkü uygulanmayan bir bildirgenin bir kıymet-i harbiyesi var mı?” diyen Başkan Antmen, bugün dünyadaki çocuk işçilerin sayısının 250 milyonu aştığını işaret etti. Uluslararası Çalışma Örgütü’nün, yaşları 5 ila 14 olan 132 milyon çocuğun tarım sektöründe çalışmaya zorlandığına ve bu nedenle eğitim ve sağlık olanaklarından yoksun kaldığına dikkat çektiğin bildiren Alpay Antmen, “Ayrıca çocuklar mafya ve çetelerin elinde; zorla gasp ve yankesicilik suçlarına yönlendiriliyor. 6-11 yaş arası 130 milyondan fazla çocuk okuldan yoksun kalıyor” dedi.

 TÜRKİYE’NİN KARNESİ KÖTÜ

 Türkiye’de de dünyadakine benzer bir tablonun yaşandığını işaret eden Başkan Antmen, “Ne yazık ki ülkemizin çocuk hakları ile ilgili karnesinde pek çok zayıf bulunuyor. TÜİK çocuk işgücü anketine göre, Türkiye genelinde 6-17 yaş grubundaki çocuk sayısı, 15.3 milyon kişi. Bu çocukların yüzde 8.5’i okula devam etmiyor. Okula devam etmeyenlerin oranı özellikle 15-17 yaş grubunda yüzde 25’i aşıyor. Türkiye’de 1 milyon dolayında çocuk işçi bulunuyor. Araştırma, yasak olmasına rağmen çocuk işçiliğinin artarak devam ettiğini gösteriyor. Ekonomik faaliyette çalışan 6-17 yaş grubundaki çocukların istihdam oranı yüzde 6 dolayında bulunuyor. Çocuk işçilerin yaklaşık yüzde 45’i tarım, yüzde 24’ü sanayi ve yüzde 31’i hizmet sektöründe. Çalışan çocukların yüzde 53’ü ücretli veya yevmiyeli, yüzde 46’sı ise ücretsiz aile işçisi. Türkiye genelinde 6-17 yaş grubunda istihdam edilen çocukların yüzde 44.8’i kentsel, yüzde 55.2’si kırsal yerlerde yaşıyor. Bu çocukların, yüzde 68.8’i erkek ve yüzde 31.2’si ise kız. Çocukların istihdam oranı, 6-14 yaş grubunda yüzde 2.6 olurken 15-17 yaş grubunda yüzde 15.6’ya ulaşıyor.

 “ÇOCUKLARIN YARISI OKUL SONRASINDA İŞE GİDİYOR”

 Çalışan çocukların yüzde 49.8’i aynı zamanda okula devam ederken, yüzde 50.2’si herhangi bir okula devam etmiyor. 6-14 yaş grubundaki çalışan çocukların yüzde 81.8’inin, 15-17 yaş grubundaki çalışan çocukların ise yüzde 34.3’ünün okula devam etmediği görülüyor. Bu çocuklar; yaşamları boyu kalıcı sağlık sorunları ve daha da kötüsü eğitimsiz kalacakları için kalıcı yoksulluğa mahkûm edilmiş bulunuyorlar. Okula devam eden 6-17 yaş grubundaki çocukların yüzde 3.2’si ekonomik işlerde, yüzde 50.2’si ev işlerinde; aynı yaş grubunda okula devam etmeyen çocukların ise yüzde 34,5’i ekonomik işlerde ve yüzde 38,8’i ev işlerinde faaliyet gösteriyor. Görüyoruz ki; kamunun izleme, denetleme ve kayıt altına alma mekanizmalarının işlemediği ülkemizde çocuk işçiliği ciddi bir sosyal yaraya dönüşmüş bulunuyor.

 

“İKTİDAR ÇOCUK İŞÇİLİĞİNE GÖZ YUMUYOR”

 AKP, Türkiye’de 8 yıllık zorunlu eğitimi yok ederek 4+4+4 şeklinde olmak üzere üç bölüme ayırdı. Yasayı değiştirirken ‘zorunlu eğitimi uzatıyoruz’ dediler, peki bu durum 18 yaşına kadar her çocuğun eğitimini eksiksiz biçimde sürdürmesini mi sağladı, hayır! Türkiye taahhütlerini ihmal ediyor, iktidar yaşanan yasa dışı çocuk işçiliğine göz yumuyor. Mevsimlik tarım işçilerinin çocukları 8-9 yaşlarından itibaren, her yıl eğitim döneminin en az yarısını evlerinden uzakta, fındıktan, pamuğa, şeker pancarından, narenciyeye çeşitli ürünlerin üretiminde, çok olumsuz koşullarda, ağır ve tehlikeli işlerde çalışarak geçiriyor. Çocuklar haftada en az 6 gün, günde 9 saat çalıştırılıyor.

 YILDA 40 BİN ÇOCUK GELİN!!

 Evet ülkemizde çocukların en büyük sorunu eğitim… Ama bununla da kalmıyor;  kız çocuklarının yüzde 14’ü erken yaşta evlendiriliyor. Her yıl çocuk yaşta ortalama 40 bin kız çocuğu “gelin” oluyor. Bu yüzden intiharlar yaşanıyor. Türkiye çocuk gelin sorununu çözemiyor. Çocuk işçiliği gibi çocuk istismarı ve çocuklara yönelik şiddet olayları da yaygın… Her 100 çocuktan 80’i şiddet görüyor. Her yıl binlerce çocuğumuz bonzai vb. uyuşturucu madde bağımlılığının pençesine düşürülmektedir.

 “DEVLET ÇÖZÜM ÜRETMELİ”

 Yani; Eğitime katılımı olmayanlar, suça karışan çocuklar, ana-baba bakımından yoksun olanlar, şiddete maruz kalanlar, erken ve zorla evlendirilen kız çocukları, nüfusa kayıtlı olmayanlar, cinsel istismara; dinȋ, toplumsal ve sınıfsal çeşitli baskılara maruz kalanlar, göçmenler, anadil sorunu yaşayanlar, engelli çocuklar sorunları için bizlerden çözüm bekliyor. Devletin elini uzatmasını bekliyor. Devlet çocuklara yönelik olarak ciddi ve köklü politikalar geliştirmeli ve bunlar kalıcı hale getirmelidir. Ana baba rolü ve sorumluluğunun ihmal edildiği durumlarda devletin rolü ve sorumluluğu devreye girmelidir. Devlet çocuklara; yaşama ve gelişme;  sağlık hizmetlerine, eğitime, insana yakışır bir yaşam standardına erişim; eğlence, dinlenme ve kültürel etkinlikler için zamana sahip olma; istismar ve ihmalden, uyuşturucu bağımlılığından ve ekonomik sömürüden korunma hakkı sağlamalıdır.  Daha da ilerisi çocuklarımıza kendileriyle ilgili konularda görüşlerini dile getirme ve ifade özgürlüğü tanınmalıdır. Özel gereksinimleri olan ve engelli çocukların hakları devlet tarafından öncelikli olarak sağlanmalıdır” diye konuştu.


ARTUKLU HABER AJANSI-MERSİN

 


38.6° / 25.9°
  • BIST 100

    10668,54%-0,11
  • DOLAR

    33,00% 0,38
  • EURO

    35,32% 0,13
  • GRAM ALTIN

    2455,11% 0,14
  • Ç. ALTIN

    3987,57% 0,00