Mersin Barosu Başkanlığı’ndan, Başbakan Erdoğan’ın, “Paralel yapı Mersin’de yasa dışı dinleme yapmış” açıklamalarına büyük tepki geldi.
Partisinin grup toplantısında konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Bakın bunu da buradan açıklıyorum; Mersin`de validen belediye başkanına, Ak Parti İl Başkanlığı`ndan CHP`ye, MHP`den BDP`ye kadar tüm partiler dinlenmiş ve bunlar kaydedilmiş. Bunlar şantaj amacıyla kullanılmış” açıklamasına Mersin Barosu Başkanlığı’ndan tepki geldi.
17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonu sonrası ‘hükümet-cemaat’ kavgasında hukukun ayaklar altına alındığını ve her gün ortaya çıkan yeni vahim iddiaların gidişata yönelik kaygıları arttırdığını belirten Baro Başkanı avukat Alpay Antmen, “Ülkemizin, demokratik bir hukuk devleti olması yolunda adım atılması gerekirken yaşananlar, hukuki anlamda, inanılması güç bir trajedidir.
17 Aralık’ta yapılan yolsuzluk ve rüşvet operasyonundan bu yana, siyasi iktidar kendisi ile 17 Aralık gününe kadar beraber yürüyen; Balyoz, Ergenelon, KCK, davalarında etken olan bir grubu kamuoyuna şikayet ediyor; sayın Başbakan ‘herkes dinleniyor’ diyerek, kimi kime şikayet ediyor? Ülkeyi yönetenler, ‘paralel devletlerle’ boğuştuğunu iddia ediyor. Peki bu paralel yapı kurulurken, siyasi iktidar sizler neredeydiniz?
Bizler hukuk bir gün herkese lazım olacak derken, sizler ne yaptınız? Bu vahim iddialar nedir böyle, altında ne vardır, sorumluları kimdir? Bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni yıkmaya yönelik bir niyet mi vardır? Mersin’de sayın Vali, bazı hakim ve savcılar ile siyasi parti yöneticileri kimler tarafından, neden dinlenmiştir? Yasa dışı dinlemelere bu güne kadar göz yumulmuş, sahte deliller ile insan cezaevlerine çürümeye terk edilmişse de, bu gün çıkarlar ters düşünce mi hukuka sığınılarak adalet çağrısı yapılmaktadır?
Malum olduğu üzere Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun 135.maddesi gereğince bir suç dolayısıyla yapılan soruşturma ve kovuşturmada, ilk olarak suç işlendiğine ilişkin kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve sonrada başka suretle delil elde edilmesi imkanının bulunmaması durumunda; hakim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde cumhuriyet savcısının kararıyla şüpheli veya sanığın telekomünikasyon yoluyla iletişimi tespit edilebilir, dinlenebilir, kayda alınabilir ve sinyal bilgileri değerlendirilebilir. Bu iki koşulun aynı anda gerçekleşmemesi halinde kişilerin haberleşme hürriyetleri ve özel hayatın dokunulmazlığına müdahale edilemez. Bu bağlamda hangi suç için, hangi kuvvetli emarelerle, başkaca hangi delil elde edilemeyeceğinin nazara alındığının; kimin dinlendiğinin, dinlemenin kimler tarafından talep edildiğinin ve kimin buna karar verdiğinin, gerekli yasal sürelerde bu izinlerin tekrar verilip verilmediğinin, dinleme kayıtlarında bir suç unsuruna rastlanıp rastlanmadığının ve en önemlisi bu kayıtların kimlerin elinde olduğunun derhal yargı tarafından tespit edilerek gerekli tüm yasal kovuşturmanın en kısa zamanda yapılması ve olayın sorumlularının adalet önüne çıkarılması ivedi önem arz etmektedir.
Sayın Başbakanın bu açıklamaları bir suç duyurusudur.``Denildi.
ARTUKLU HABER AJANSI-MERSİN